Derme çatma barakada yaşam mücadelesi veriyor
YURT HABERLERİ
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
14.03.2023 - 11:10, Güncelleme:
14.03.2023 - 10:41 1884+ kez okundu.
Derme çatma barakada yaşam mücadelesi veriyor
Derme çatma barakada yaşam mücadelesi veriyor
Sinop’un Ayancık ilçesinde köydeki yerine kendi imkânlarıyla yaptığı barakada yaşayan 70 yaşındaki Nazım Öztürk, soğuk kış günleri ve geçirdiği rahatsızlıklar nedeniyle zorlandığını belirterek imkânı olanlardan yardım istiyor.Sinop’un Ayancık ilçesine yaklaşık 10 kilometre uzaklıktaki Zaviye köyünde yaşayan Nazım Öztürk, 2 yıldır kendi imkânlarıyla yaptığı naylon barakada yaşam mücadelesi veriyor. Rahatsızlıkları nedeniyle zaman zaman zor günler yaşayan Öztürk, soğuk kış günlerinde barakasının yeterli gelmediğini kaydetti. Kar yağdığında kapısının önünün kapandığını ve barakanın yaşamaya uygun olmadığını söyleyen Öztürk, imkânı olan ve yardım etmek isteyenlerden köyündeki babadan kalma arazisine tek katlı bir ev yapılmasını istiyor.“Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben”Aldığı engelli maaşıyla 2 yıldır eline para geçtikçe barakasına ek yaparak geliştirdiğini söyleyen Nazım Öztürk, “Yaradanıma şükür, şikâyetim yok. Bana diyorlar ki ’televizyona çık, yardım iste’ ama kul kuldan bir şey istemez kul Allah’tan ister, Allah da seni bana gönderir. Ben Allah’tan isterim, kuldan istemem. Yüzde 85 engeli raporum var. Dünyanın en sağlıklı adamı da benim, en zengin adamı da benim. Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben” diye konuştu.Doğumundan 1980 yılına kadar Zaviye köyünde yaşayıp ardından çalışmak için 16 sene Ayancık ilçe merkezine yerleştiğini kaydeden Öztürk, çocuklarının eğitimi için İstanbul’a taşındı. 26 yılın ardından köyüne geri dönerek yaşadığı barakayı yaptığını söyledi.“Yapmam gereken bir şey yoksa yatarım”Yaşı ve rahatsızlıkları nedeniyle çok hareket edemediğini ve yiyecek özel bir şey aramadığını söyleyen Öztürk, “Ben şunu yedim bunu yedim diyemem, o gün için kısmetimde ne varsa onu yedim. Özel bir şey aramam, zamanı gelir ekmeğimi çaya banar yerim ve onunla karnım doyar Allah’a şükrederim. Uğraşacak durumda değilim, eğer zaruri yapmam gereken bir şey yoksa yatarım. Sağlığım izin vermiyor, yüzde 85 raporluyum. Tavuklarım çoktu, kestim yedim dolaba koydum. Şimdi 1 tavuk, 2 horozum var. Bir tane yumurta yapıyor, o da dünyaya yetiyor” dedi.Şeker hastası olduğunu söyleyen Öztürk, yaklaşık 2 gün yataktan çıkamadığı zamanlar olduğunu ifade etti. Yaşadığı her güne şükreden Öztürk, ezberlediği ve kendi yazdığı şiirleri okumayı da es geçmedi. Mutluluğun kalpte olduğunu anlatan Öztürk, kış günleri naylon barakada yaşamının zorlu geçtiğini belirterek imkanı olanlardan yardım istedi. Öztürk, “Benim imkânım var, ben bu kardeşime yardım etmek istiyorum’ diyen birisi varsa 35-40 metrekare gönlünden ne kopuyorsa bana buraya bir barınak yaptırsın istiyorum. Kat kat istemiyorum, tek katlı yeter. Prefabrik ve konteyner geçici bir çözüm, kalıcı bina olmaz. Tek katlı bir bina yeter, saray lazım değil bana” şeklinde konuştu.
Derme çatma barakada yaşam mücadelesi veriyor
Sinop’un Ayancık ilçesinde köydeki yerine kendi imkânlarıyla yaptığı barakada yaşayan 70 yaşındaki Nazım Öztürk, soğuk kış günleri ve geçirdiği rahatsızlıklar nedeniyle zorlandığını belirterek imkânı olanlardan yardım istiyor.
Sinop’un Ayancık ilçesine yaklaşık 10 kilometre uzaklıktaki Zaviye köyünde yaşayan Nazım Öztürk, 2 yıldır kendi imkânlarıyla yaptığı naylon barakada yaşam mücadelesi veriyor. Rahatsızlıkları nedeniyle zaman zaman zor günler yaşayan Öztürk, soğuk kış günlerinde barakasının yeterli gelmediğini kaydetti. Kar yağdığında kapısının önünün kapandığını ve barakanın yaşamaya uygun olmadığını söyleyen Öztürk, imkânı olan ve yardım etmek isteyenlerden köyündeki babadan kalma arazisine tek katlı bir ev yapılmasını istiyor.
“Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben”
Aldığı engelli maaşıyla 2 yıldır eline para geçtikçe barakasına ek yaparak geliştirdiğini söyleyen Nazım Öztürk, “Yaradanıma şükür, şikâyetim yok. Bana diyorlar ki ’televizyona çık, yardım iste’ ama kul kuldan bir şey istemez kul Allah’tan ister, Allah da seni bana gönderir. Ben Allah’tan isterim, kuldan istemem. Yüzde 85 engeli raporum var. Dünyanın en sağlıklı adamı da benim, en zengin adamı da benim. Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben” diye konuştu.
Doğumundan 1980 yılına kadar Zaviye köyünde yaşayıp ardından çalışmak için 16 sene Ayancık ilçe merkezine yerleştiğini kaydeden Öztürk, çocuklarının eğitimi için İstanbul’a taşındı. 26 yılın ardından köyüne geri dönerek yaşadığı barakayı yaptığını söyledi.
“Yapmam gereken bir şey yoksa yatarım”
Yaşı ve rahatsızlıkları nedeniyle çok hareket edemediğini ve yiyecek özel bir şey aramadığını söyleyen Öztürk, “Ben şunu yedim bunu yedim diyemem, o gün için kısmetimde ne varsa onu yedim. Özel bir şey aramam, zamanı gelir ekmeğimi çaya banar yerim ve onunla karnım doyar Allah’a şükrederim. Uğraşacak durumda değilim, eğer zaruri yapmam gereken bir şey yoksa yatarım. Sağlığım izin vermiyor, yüzde 85 raporluyum. Tavuklarım çoktu, kestim yedim dolaba koydum. Şimdi 1 tavuk, 2 horozum var. Bir tane yumurta yapıyor, o da dünyaya yetiyor” dedi.
Şeker hastası olduğunu söyleyen Öztürk, yaklaşık 2 gün yataktan çıkamadığı zamanlar olduğunu ifade etti. Yaşadığı her güne şükreden Öztürk, ezberlediği ve kendi yazdığı şiirleri okumayı da es geçmedi. Mutluluğun kalpte olduğunu anlatan Öztürk, kış günleri naylon barakada yaşamının zorlu geçtiğini belirterek imkanı olanlardan yardım istedi. Öztürk, “Benim imkânım var, ben bu kardeşime yardım etmek istiyorum’ diyen birisi varsa 35-40 metrekare gönlünden ne kopuyorsa bana buraya bir barınak yaptırsın istiyorum. Kat kat istemiyorum, tek katlı yeter. Prefabrik ve konteyner geçici bir çözüm, kalıcı bina olmaz. Tek katlı bir bina yeter, saray lazım değil bana” şeklinde konuştu.
Sinop’un Ayancık ilçesine yaklaşık 10 kilometre uzaklıktaki Zaviye köyünde yaşayan Nazım Öztürk, 2 yıldır kendi imkânlarıyla yaptığı naylon barakada yaşam mücadelesi veriyor. Rahatsızlıkları nedeniyle zaman zaman zor günler yaşayan Öztürk, soğuk kış günlerinde barakasının yeterli gelmediğini kaydetti. Kar yağdığında kapısının önünün kapandığını ve barakanın yaşamaya uygun olmadığını söyleyen Öztürk, imkânı olan ve yardım etmek isteyenlerden köyündeki babadan kalma arazisine tek katlı bir ev yapılmasını istiyor.
“Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben”
Aldığı engelli maaşıyla 2 yıldır eline para geçtikçe barakasına ek yaparak geliştirdiğini söyleyen Nazım Öztürk, “Yaradanıma şükür, şikâyetim yok. Bana diyorlar ki ’televizyona çık, yardım iste’ ama kul kuldan bir şey istemez kul Allah’tan ister, Allah da seni bana gönderir. Ben Allah’tan isterim, kuldan istemem. Yüzde 85 engeli raporum var. Dünyanın en sağlıklı adamı da benim, en zengin adamı da benim. Benim gönlüm zengin, dünyaya yeterim ben” diye konuştu.
Doğumundan 1980 yılına kadar Zaviye köyünde yaşayıp ardından çalışmak için 16 sene Ayancık ilçe merkezine yerleştiğini kaydeden Öztürk, çocuklarının eğitimi için İstanbul’a taşındı. 26 yılın ardından köyüne geri dönerek yaşadığı barakayı yaptığını söyledi.
“Yapmam gereken bir şey yoksa yatarım”
Yaşı ve rahatsızlıkları nedeniyle çok hareket edemediğini ve yiyecek özel bir şey aramadığını söyleyen Öztürk, “Ben şunu yedim bunu yedim diyemem, o gün için kısmetimde ne varsa onu yedim. Özel bir şey aramam, zamanı gelir ekmeğimi çaya banar yerim ve onunla karnım doyar Allah’a şükrederim. Uğraşacak durumda değilim, eğer zaruri yapmam gereken bir şey yoksa yatarım. Sağlığım izin vermiyor, yüzde 85 raporluyum. Tavuklarım çoktu, kestim yedim dolaba koydum. Şimdi 1 tavuk, 2 horozum var. Bir tane yumurta yapıyor, o da dünyaya yetiyor” dedi.
Şeker hastası olduğunu söyleyen Öztürk, yaklaşık 2 gün yataktan çıkamadığı zamanlar olduğunu ifade etti. Yaşadığı her güne şükreden Öztürk, ezberlediği ve kendi yazdığı şiirleri okumayı da es geçmedi. Mutluluğun kalpte olduğunu anlatan Öztürk, kış günleri naylon barakada yaşamının zorlu geçtiğini belirterek imkanı olanlardan yardım istedi. Öztürk, “Benim imkânım var, ben bu kardeşime yardım etmek istiyorum’ diyen birisi varsa 35-40 metrekare gönlünden ne kopuyorsa bana buraya bir barınak yaptırsın istiyorum. Kat kat istemiyorum, tek katlı yeter. Prefabrik ve konteyner geçici bir çözüm, kalıcı bina olmaz. Tek katlı bir bina yeter, saray lazım değil bana” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.