BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi:"98 günlük suyumuz var"
ÇEVRE/DOĞA/HAVA
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
23.03.2023 - 14:12, Güncelleme:
23.03.2023 - 13:53 1425+ kez okundu.
BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi:"98 günlük suyumuz var"
BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi:"98 günlük suyumuz var"
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Gıda ve Tarım Uzmanlık Grubu tarafından organize edilen, “Bursa’da Suyu Konuşuyoruz: Su Varsa Hayat Var”’ paneli dün BUSİAD Evi’nde gerçekleştirildi.Bursa Uludağ Üniversitesi Doç Dr. Efsun Dindar yönetiminde gerçekleştirilen panelde konuşan BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi, Türkiye’nin su stresi çeken bir ülke konumunda olduğunu söyledi. İzgi, Bursa’nın günlük su tüketiminin 425 bin metreküp olduğunu 2050 yılında bu rakamın 600 bin metreküp olmasının beklendiğini ifade ederek, Çınarcık Barajı’nın 2025’te şebekeye su vermesiyle birlikte, Bursa’nın içme suyu konusunda ciddi bir rahatlama yaşayacağını da söyledi.İzgi, şu anda 174 bin 800 metreküpü barajlardan barajlardan, 84 bin 300 metreküpü pınar kaynaklarından ve 128 bin 200 metreküpü yer altı sularından olmak üzere Bursa’ya 387 bin metreküp içme suyu verildiğini söyledi. İzgi, bu haliyle Bursa’nın 98 günlük suyu olduğunu da kaydederek, baraj suyunun bitmesi halinde kentin su ihtiyacının ancak yarısının pınar ve yeraltı sularından karşılanabileceğini de kaydetti. İzgi, kayıp kaçak oranın azaltılması, yağmur suyu yönetiminin yapılması, gri su kullanımı, tarımsal suyun etkin kullanımı ve halkın bilgilendirilmesinin gerçekleştirilmesi gerektiğini de ifade etti.TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı, Dr. Fevzi Çakmak ise, dünyanın yüzde 97’sinin su olmasına rağmen içilebilir suyun sadece yüzde 0.3 olduğunu bu nedenle su sıkıntısı yaşandığını kaydetti. Türkiye’nin su stresi çeken değil su fakiri olduğunu da kaydeden Çakmak, “85 milyon nüfusa göre su stresi çeken ülkeyiz deniliyor ama turistler ve mülteciler de hesaba katılınca aslında su kıtlığı çeken ülkelerden olduğumuz ortada” dedi. Suyun yüzde 77’sinin tarımsal sulamada kullanıldığını kaydeden Çakmak, asıl tasarrufun burada yapılabileceğini kaydetti. “Çiftçiyi eğitmezseniz en iyi sulama sistemlerinde bile kayıp kaçağı düşüremezsiniz” diyen Çakmak, “Vahşi sulamadan vazgeçilmeli, çiftçi eğitilmeli, yağmur suyu hasadı yapılmalı” ifadelerini kullandı. Tarımsal sulamada modern sulama tekniklerinin kullanılması halinde 3’te 2 tasarruf sağlanabileceğini de belirtti.Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan ise, Türkiye’nin plansız bir yapısının olduğunu ifade ederek, “Sürekliliği olmayan bir yerde kayıplar yaşanınca çözüm aranır” diye konuştu.“Üreticinin beyni gözündedir. Görmeden inanmaz” diyen Prof. Dr. Yazgan, “İlkokuldan itibaren sadece su değil, tüm kaynakların kullanımı konusunda eğitilmesi gerekir” ifadesini kullandı. Yazgan, çözümün; eğitim, liyakat, doğru yönetim ve planlamada yattığını da kaydetti.Katılımcıların sorularını da yanıtlayan konuşmacılara daha sonra ÇEK Kır Çiçekleri Okusun Diye kampanyasına adlarına yapılan bağışın sertifikası verildi.
BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi:"98 günlük suyumuz var"
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Gıda ve Tarım Uzmanlık Grubu tarafından organize edilen, “Bursa’da Suyu Konuşuyoruz: Su Varsa Hayat Var”’ paneli dün BUSİAD Evi’nde gerçekleştirildi.
Bursa Uludağ Üniversitesi Doç Dr. Efsun Dindar yönetiminde gerçekleştirilen panelde konuşan BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi, Türkiye’nin su stresi çeken bir ülke konumunda olduğunu söyledi. İzgi, Bursa’nın günlük su tüketiminin 425 bin metreküp olduğunu 2050 yılında bu rakamın 600 bin metreküp olmasının beklendiğini ifade ederek, Çınarcık Barajı’nın 2025’te şebekeye su vermesiyle birlikte, Bursa’nın içme suyu konusunda ciddi bir rahatlama yaşayacağını da söyledi.
İzgi, şu anda 174 bin 800 metreküpü barajlardan barajlardan, 84 bin 300 metreküpü pınar kaynaklarından ve 128 bin 200 metreküpü yer altı sularından olmak üzere Bursa’ya 387 bin metreküp içme suyu verildiğini söyledi. İzgi, bu haliyle Bursa’nın 98 günlük suyu olduğunu da kaydederek, baraj suyunun bitmesi halinde kentin su ihtiyacının ancak yarısının pınar ve yeraltı sularından karşılanabileceğini de kaydetti. İzgi, kayıp kaçak oranın azaltılması, yağmur suyu yönetiminin yapılması, gri su kullanımı, tarımsal suyun etkin kullanımı ve halkın bilgilendirilmesinin gerçekleştirilmesi gerektiğini de ifade etti.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı, Dr. Fevzi Çakmak ise, dünyanın yüzde 97’sinin su olmasına rağmen içilebilir suyun sadece yüzde 0.3 olduğunu bu nedenle su sıkıntısı yaşandığını kaydetti. Türkiye’nin su stresi çeken değil su fakiri olduğunu da kaydeden Çakmak, “85 milyon nüfusa göre su stresi çeken ülkeyiz deniliyor ama turistler ve mülteciler de hesaba katılınca aslında su kıtlığı çeken ülkelerden olduğumuz ortada” dedi. Suyun yüzde 77’sinin tarımsal sulamada kullanıldığını kaydeden Çakmak, asıl tasarrufun burada yapılabileceğini kaydetti. “Çiftçiyi eğitmezseniz en iyi sulama sistemlerinde bile kayıp kaçağı düşüremezsiniz” diyen Çakmak, “Vahşi sulamadan vazgeçilmeli, çiftçi eğitilmeli, yağmur suyu hasadı yapılmalı” ifadelerini kullandı. Tarımsal sulamada modern sulama tekniklerinin kullanılması halinde 3’te 2 tasarruf sağlanabileceğini de belirtti.
Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan ise, Türkiye’nin plansız bir yapısının olduğunu ifade ederek, “Sürekliliği olmayan bir yerde kayıplar yaşanınca çözüm aranır” diye konuştu.
“Üreticinin beyni gözündedir. Görmeden inanmaz” diyen Prof. Dr. Yazgan, “İlkokuldan itibaren sadece su değil, tüm kaynakların kullanımı konusunda eğitilmesi gerekir” ifadesini kullandı. Yazgan, çözümün; eğitim, liyakat, doğru yönetim ve planlamada yattığını da kaydetti.
Katılımcıların sorularını da yanıtlayan konuşmacılara daha sonra ÇEK Kır Çiçekleri Okusun Diye kampanyasına adlarına yapılan bağışın sertifikası verildi.
Bursa Uludağ Üniversitesi Doç Dr. Efsun Dindar yönetiminde gerçekleştirilen panelde konuşan BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Devrim İzgi, Türkiye’nin su stresi çeken bir ülke konumunda olduğunu söyledi. İzgi, Bursa’nın günlük su tüketiminin 425 bin metreküp olduğunu 2050 yılında bu rakamın 600 bin metreküp olmasının beklendiğini ifade ederek, Çınarcık Barajı’nın 2025’te şebekeye su vermesiyle birlikte, Bursa’nın içme suyu konusunda ciddi bir rahatlama yaşayacağını da söyledi.
İzgi, şu anda 174 bin 800 metreküpü barajlardan barajlardan, 84 bin 300 metreküpü pınar kaynaklarından ve 128 bin 200 metreküpü yer altı sularından olmak üzere Bursa’ya 387 bin metreküp içme suyu verildiğini söyledi. İzgi, bu haliyle Bursa’nın 98 günlük suyu olduğunu da kaydederek, baraj suyunun bitmesi halinde kentin su ihtiyacının ancak yarısının pınar ve yeraltı sularından karşılanabileceğini de kaydetti. İzgi, kayıp kaçak oranın azaltılması, yağmur suyu yönetiminin yapılması, gri su kullanımı, tarımsal suyun etkin kullanımı ve halkın bilgilendirilmesinin gerçekleştirilmesi gerektiğini de ifade etti.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı, Dr. Fevzi Çakmak ise, dünyanın yüzde 97’sinin su olmasına rağmen içilebilir suyun sadece yüzde 0.3 olduğunu bu nedenle su sıkıntısı yaşandığını kaydetti. Türkiye’nin su stresi çeken değil su fakiri olduğunu da kaydeden Çakmak, “85 milyon nüfusa göre su stresi çeken ülkeyiz deniliyor ama turistler ve mülteciler de hesaba katılınca aslında su kıtlığı çeken ülkelerden olduğumuz ortada” dedi. Suyun yüzde 77’sinin tarımsal sulamada kullanıldığını kaydeden Çakmak, asıl tasarrufun burada yapılabileceğini kaydetti. “Çiftçiyi eğitmezseniz en iyi sulama sistemlerinde bile kayıp kaçağı düşüremezsiniz” diyen Çakmak, “Vahşi sulamadan vazgeçilmeli, çiftçi eğitilmeli, yağmur suyu hasadı yapılmalı” ifadelerini kullandı. Tarımsal sulamada modern sulama tekniklerinin kullanılması halinde 3’te 2 tasarruf sağlanabileceğini de belirtti.
Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan ise, Türkiye’nin plansız bir yapısının olduğunu ifade ederek, “Sürekliliği olmayan bir yerde kayıplar yaşanınca çözüm aranır” diye konuştu.
“Üreticinin beyni gözündedir. Görmeden inanmaz” diyen Prof. Dr. Yazgan, “İlkokuldan itibaren sadece su değil, tüm kaynakların kullanımı konusunda eğitilmesi gerekir” ifadesini kullandı. Yazgan, çözümün; eğitim, liyakat, doğru yönetim ve planlamada yattığını da kaydetti.
Katılımcıların sorularını da yanıtlayan konuşmacılara daha sonra ÇEK Kır Çiçekleri Okusun Diye kampanyasına adlarına yapılan bağışın sertifikası verildi.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.