Kan donduran vahşi cinayette yeni detaylar ortaya çıktı!

Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar’ın 19 yaşındaki oğlu Muhammet Nur Kasadar’ı boğarak öldürdükten sonra cesedini parçalara ayıran şüpheli Hakan Öztürk, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, vahşet evinin detayları da ortaya çıktı.

Habergündemim - İstanbul’da 11 Temmuz’da polise başvuran Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar, 19 yaşındaki oğlu Muhammet Nur Kasadar’dan haber alamadığını ve bir kişinin kendisini arayarak 40 bin dolar fidye istediğini söyledi. Hemen soruşturma başlatan polis Kasadar’dan telefondaki kişiyle iletişimde kalmasını ve buluşma yeri ayarlamasını söyledi. Sultangazi ilçesinde bir parkta ayarlanan buluşma öncesi polis tarafından geniş güvenlik önlemleri aldı. Şüpheli parayı almak için geldiğinde polisler tarafından yakalandı.   Yakalanan kişinin Mustafa Kasadar’ın sahibi olduğu yayınevinde bir süre çalışıp işten ayrılan 28 yaşındaki Hakan Öztürk olduğu belirlendi. Polisler tarafından yakalanan Öztürk, Muhammet Nur Kasadağ’ın nerede olduğu sorusuna ise, “Evde” diye yanıt verdi. Ev için arama kararı çıkaran polis hemen eve gitti. İlk bakışta temiz ve normal görünen evde arama yapan polis korkunç manzara ile karşılaştı.   Yapılan aramalarda 19 yaşındaki Muhammet Nur Kasadağ’ın başı derisi yüzülmüş bir şekilde buzdolabında diğer yiyeceklerin yanında bulundu. Kol ve bacakları da küçük bir dondurucuda bulundu. Kol bacakların donmuş olduğu belirlenince, organlar dondurucu ile birlikte Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. Kasadar’ın gövdesi ise evdeki bir valizde bulundu. Bozulmaya başlayan gövdenin bir kısmının da derisinin yüzüldüğü belirlendi. Şüpheli yüzdüğü derileri de çöpe attığını söyledi. Yapılan tüm aramalara rağmen deri parçalarına ulaşılamadı.   Şüpheli Hakan Öztürk ifadesinde, Muhammet Nur Kasadar ile birlikte nargile içtiklerini bir süre sonra tartıştıklarını söyledi. Tartışma sonrası Kasadar’ı iple boğduğunu ve sonrasında cesetten kurtulmak için parçalara ayırdığını söyleyen Öztürk, Neden derisini yüzdüğü sorusunu ise cevapsız bıraktı. Evde kan izine rastlanılmaması cinayetin başka bir yerde işlenmiş olabileceği sorularını da akla getirdi. Evde silinen kan izlerinin tespit edilmesi için de inceleme yapılacağı öğrenildi. Öte yandan evde bulunan iki ekmek bıçağı ve bir meyve bıçağına da incelenmesi için el koyuldu.   Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli Hakan Öztürk, ifadeye girmeden önce koridorda bekletildi. Şüphelinin yüzünü elleriyle kapatarak duvara döndüğü görüldü. Muhammed Nuh Kasadar’ın ölümüne ilişkin adliyeye sevk edilen şüpheli tutuklandı.   Şüpheli Hakan Öztürk hakimlikteki sorgusunda, Mustafa Kasadar’ı sohbetlerine katıldığı için oğullarını da mahalleden tanıdığını söyledi. Mustafa Kasadar’ın kitapevinde daha önceden çalıştığını söyleyen Öztürk, “Ancak çalıştığım zamanlarda mesai ücretlerimi vermiyorlardı ama ben bunu fazla dert etmiyordum. Çünkü işverenlerimi seviyordum. Ancak daha sonra bir arkadaşım yanıma gelerek, ‘bunlar seni kullanıyor’ dedi. Ben de kullanıldığımı anlayıp işten ayrıldım” dedi.   Muhammet Nur Kasadar ile birlikte çalıştıklarını ve aralarının çok iyi olduğunu söyleyen Öztürk, “Kimseye anlatamadıklarını bana anlatırdı. Bundan iki hafta önce kendime kedi almak istedim. Muhammet’le daha önce kedi aldığımız için onunla iletişime geçtim. O da bana ‘ben kendime de alacağım sana da alırım’ dedi. Daha sonra kendisi bana, ‘bir ara buluşup yemek yiyelim’ dedi. Ben de olay tarihinde müsait olduğumu söyledim” dedi.   Buluşup yemek yediklerini ve nargile içmek için eve geçtiklerini anlatan Öztürk, “Bu arada Muhammet’in sevgilisi aradı. İkimizin fotoğrafını çekip sevgilisine attı. Daha sonra kendisine telefon aldığını telefonun yarı parasını ağabeyi Ömer’in vereceğini söyledi. Ben de, “Vermez” diyerek küfür ettim. O da benim burnuma yumruk attı. Sonra biz boğuşmaya başladık. Boğuşma sırasında kendimi durduramıyordum. Daha sonra balkon sepeti için aldığım kırmızı renkli ipi alıp boynuna geçirdim ve bütün gücümle 4-5 dakika sıktım. Suratına baktığımda öldüğünü fark ettim” dedi.   Cesedi yok etmesi gerektiğini düşündüğünü söyleyen Öztürk, “İzlediğim filmlerden ve dizilerden cesedi bavula koyup kurtuldukları aklıma geldi. Bu işin parasız olamayacağı ve kira borcum olduğu için fidye istemek aklıma geldi” dedi. Cesedi parçalamak için plan yaptığını anlatan Öztürk, “Parçalamadan önce fidyeyi alabilmek için Muhammet Nuh’un fotoğraflarını çektim. Sonrasında banyoya götürüp duşakabine soktum ve parçalara ayırdım” dedi.