İzmir Karabağlar'da Köy Enstitüleri buluşması

İzmir'de Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, Eğit-Der Köy Enstitüleri kuruluş yıldönümü etkinliğine katıldı.İZMİR (İGFA) - İzmir'in Karabağlar ilçesinde Eğit-Der Şube Başkanı Nevzat Çakmak’ın katılımıyla gerçekleşen etkinliğe çok sayıda emekli eğitimci katıldı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren Nevzat Çakmak, konuşmasının başında bugün yalnızca Köy Enstitüleri’nin 84. Yaşını kutlamadıklarını, aynı zamanda Karabağlar Belediye Başkanı seçilen Helil Kınay’ı da kutladıklarını belirterek, 31 Mart’ta yerel yönetimlerde demokrasiye damga vurmayı da kutladıklarının altını çizdi. Köy Enstitüleri denince aklına eğitim için üretim, yaşayarak öğrenmek, aydınlık, ufku açık öğretmenler, Fakir Baykurtlar, Hasan Ali Yüceller, Mustafa Necatiler ve şu günlerde hala demokrasi mücadelesi veren insanlar, öğretmenler, aydınlar, şairler, birlikte mücadele verirken kaybedilen ulu çınarların geldiğini ifade etti. EĞİTİMCİLERLE BU ANI PAYLAŞMAK ÇOK DEĞERLİ Nevzat Çakmak’ın konuşmasının ardından söz alan Başkan Kınay, bu özel günde hayata anlam katan eğitimcilerle bu anı paylaşmanın çok değerli olduğunu belirterek teşekkür etti. Karabağlar’da 31 Mart itibariyle Eğit-Der’e daha önce gerçekleştirdiği ziyaretlerinde konuştuğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti’ne, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve mücadele arkadaşlarına saygı ve minnetle söze başladı. Bir kadın belediye başkanı olarak Karabağlar’daki vatandaşların verdikleri destek ve güvenleriyle birlikte bu unvanı alıyor olmanın onun için çok değerli olduğunu ifade etti. Konuşmasını sürdüren Başkan Kınay, “Özgür olmanın ve haklara sahip çıkmanın en büyük güç olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ve halkıyla beraber eşitlik çerçevesi içinde devrimleriyle beraber Cumhuriyet’in bir parçası olarak 100 yıl önce açılan yolun içerisinde her bir vatandaşın eşit olduğu, kimsenin öteki olmadığı, değerli olduğu ve bu değeri cumhuriyetin değerlerine katarak ülke için, vatan için, bu topraklar içerisindeki herkes için bir fırsat eşitliği yaratan Köy Enstitüleri benim için aydınlık demek, eşitlik demek, özgürlük demek, laiklik demek” ifadelerini kullandı. KÖY ENSTİTÜLERİ’Nİ ÇOK DAHA FAZLA ANLAMAK GEREKİYOR Köy Enstitülerini, bir tebaa toplumu olarak görülen Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaş olma hakkını geri alan tüm insanlara kendi değerini ve gücünü göstermesi anlamında önemli adımlardan birisi olduğunu belirten Kınay, “Bu süreçler içerisinde 100 yıl sonra ne yazık ki bu ülkede tartıştığımız, cumhuriyetin temel değerlerini konuştuğumuz, 100 yıl önce kazandığımız haklarımızı savunmak zorunda kaldığımız bir mücadelenin içinde Köy Enstitüleri’ni de Cumhuriyet’i de temel değerleri de çok daha fazla anlamak, daha fazla sahip çıkmak ve mücadeleyi de çok daha güçlü bir şekilde dile getirerek büyütmek gerekiyor” dedi. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde hala halktan yana mücadelesini yürüten bir avuç insanın dayanışmasıyla sokağa kamuya sivil toplum kuruluşlarıyla omuz omuza bir süreç yürütüyorsa bunun temel taşlarına bakıldığında yolun mutlaka Köy Enstitüleri ile kesiştiğini ifade eden Başkan Kınay, onun ruhunu almış ve bir parçasını kendinde taşıyan pek çok mücadele arkadaşıyla beraber bu sürecin içerisinde olduklarını vurguladı. KARABAĞLAR’DAN İZMİR’E, İZMİR’DEN TÜM TÜRKİYE’YE AYDINLIK BİR YOL AÇAN SÜRECİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ Bir değişim oluşturmak zorunda olduklarının altını çizen Kınay, 100 yıl sonra karşı karşıya kalınan, yozlaştırılmış ve umudu kırılmış bir toplumun içerisinde Köy Enstitüleri ruhunu ve o fırsat eşitliğini herkes için yeniden büyütmek zorunda olduklarını belirterek, “Karabağlar’a baktığımız zaman aynı mücadelenin bir parçası olarak görüyorum. Çünkü 58 mahallemizin içerisinde bu fırsat eşitliğine ihtiyacı olan, görünmesi ve elinden tutulması gereken pek çok vatandaşımız var. Biz Karabağlar’da Köy enstitüleri ruhuyla beraber her bir mahallemizdeki her bir insanımıza dokunacağımız, emeğimizi paylaşacağımız sorgulayan ve hakkını savunan, Karabağlar’dan İzmir’e, İzmir’den de tüm Türkiye’ye doğru aydınlık bir yol açan bir süreci gerçekleştireceğiz” dedi.