Kimse benim işçi kardeşlerimi mal gözüyle göremez

YURT HABERLERİ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 31.07.2018 - 20:25, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:38 1910+ kez okundu.
 

Kimse benim işçi kardeşlerimi mal gözüyle göremez

Tüm iş konfederasyonu başkanı Mahmut Şahin işçiye mal ifadesi kullanan Mazhar Yıldırımhan'a sosyal medya hesabından cevap verdi
Tüm iş konfederasyonu başkanı Mahmut Şahin işçilere kardeşlerim ifadesini kullandı Ben kardeşlerime Mal dedirtmem diyen Mahmut Şahin sosyal medya hesabından ateşli ama bir kadar da seviyeli  cevap verdi Mahmut Şahin in sosyal medya hesabından verdiği cevap ;Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan, 8 Mayıs tarihinde Çalışma Bakanlığı olarak İLO ile yapmış olduğunuz Wyndham oteldeki programda, 3 sendika başkanı ile birlikte 20 dakika kadar bir görüşmemiz oldu. Görüşmenin iyi geçmediğini daha önce  Facebook hesabımda paylaşmıştım. Verilen tepkiler üzerine sokak ağzıyla  şahsıma yaptığınız hakaretlerle  konuyu örtbas etmeye çalışmanız  devlet adamlığı ciddiyetiyle  bağdaşmadığı gibi; hukuka sığınıyormuş  gözükme gayretiniz de hiç inandırıcı değildi. Önce facebook paylaşımım ardından da  taşeron işçilerimizin sayfasından paylaştığınız yazınızı ele alacağım: O günkü sohbetimizde kadro konusunda "red" yiyen işçilerimiz için  "ama biz onları personel olarak değil, mal ve hizmet olarak gördüğümüz için kadroya almadık" dediğinizde çok iyi hatırlıyorsunuz ki "bu ifadeniz ve bakış  açınız yanlış, kanunen ifade böyle olsa da o işçilerin tamamı personel olarak çalışıyor, zaten bu kardeşlerimiz red yedikleri için  üzgün ve küskün bir de mal ve hizmet diyerek onları aşağılamayın" demiştim. "Komik ve acı" bir şekilde inkar ettiniz. Alçak dediniz, Aşağılık dediniz, Şarlatan dediniz, Yalancı dediniz, Sahtekar dediniz, Müfteri dediniz, Provokatör dediniz, Ağzınıza yakışan her şeyi dediniz. Bir işçi Konfederasyonu Başkanına bu kadar "pis" sözü söyleyen bir adamın taşeron işçilere "mal" deme ihtimalini  10 kişiye soralım isterseniz(!) Hadi o sohbette söyledikleriniz kayda alınmadı. İnkar etmek kolay olabilir ama  sokak ağzıyla bana söylediğiniz bütün "kem" sözleriniz kendi sosyal medya hesabınızda duruyor.  Hırsınız ve öfkeniz fotoğrafta 4 kişi olduğunu görmenizi engellemiş sanırım. Gerçekler ortaya çıksın diye  verdim ha veriyorum ha, ceza davası da açacağım, tazminat davası da açacağım yazdığınız için bir ayı geçkin bir süre bekledim ama açmadınız. O zaman ben hukuka taşıyayım dedim. Benim savcılığa vermemin ardından bir de duydum ki mahkemeden benim Facebook  paylaşımıma erişimin engellenmesi  kararını çıkarttırmışsınız.  Facebook'tan kaldırdınız diyelim  bu kadar insanın ve benim kafamdan nasıl  kaldıracaksınız? Ardından da eklemişsiniz: "5 kuruşluk dava açtım" Şimdi bu 5 kuruş konusunu açıklamanız lazım. Eğer yazdığım şeyleri size hakaret ve iftira  olarak kabul ettiyseniz, bu iftiraların karşılığını 5 kuruş olarak mı hesapladınız? Yoksa 5 kuruşun sizin için ayrı bir önemi mi var? Yargının 5 kuruşluk davalardan daha önemli işleri var. IBAN numaranızı gönderin 10 kuruş göndereyim, yargıyı meşgul etmeyin. makbuzunu da buradan paylaşırım, herkes sizin istediğiniz 5 kuruşu iki kere  tahsil ettiğinizi görür,  siz de amacınıza ulaşırsınız. ... Yöneticiliğini Ayşe hanımın yaptığı facebook sayfasında yazdıklarınıza gelince: Çalışma Bakanlığında müsteşar yardımcısısınız. Üstelik işçi sendikalarından sorumlusunuz. Türkiye de 4 tane işçi konfederasyonu var. 4 de genel başkan var. Ben de bunlardan birisiyim. Ve siz beni hiç tanımadığınızı, daha önce hiç adımı duymadığınızı söylüyorsunuz. Şimdi bu benim bir eksiğim mi? yoksa sizin işinizi düzgün yapmadığınızın mı göstergesi? Konuya ne kadar yabancı olduğunuzu ne  kadar da belli ediyorsunuz? Daha sonradan benim bir sendika başkanı olduğumu öğrendiğinizi yazmışsınız. Pes yani... Konfederasyon ve sendika arasındaki farkı da bilmiyorsanız ben sizin hangi yanlışınızı düzelteyim? Yakamda kocaman bir kart ve üzerinde de  Tüm İş Konfederasyonu Genel Başkanı yazıyordu. Siz de benimle konuşmaya başladığınızda  dikkatlice bu kartı okumuş ve ondan sonra konuşmaya başlamıştınız. Bu kadar olayı hatırlamayan birisinin  red yiyen işçilere  mal dediğini hatırlamamasına ne denir ki? Düştüğün zavallı konuma bak ki  Cumhurbaşkanına saldırdığımı yazmışsın. Bununla mı kurtulacak ve üste çıkacaksın? Benim sosyal medya hesabımda Cumhurbaşkanımıza saldırdığım haberini hangi geri zekalı söyledi sana? Okuduğunu ya da gördüğünü anlamayan  zeka yoksunları ile mi çalışıyorsun? Yazık ki çok yazık... Devletim adına utandığım anlardan  birini yaşattın bana. Ama bozuk saat misali bu kadar yanlış içerisinde bir doğrun da var.  Onu da yazmadan geçemeyeceğim: "Bu işçi kardeşlerimizle ilgili MAL ifadesini  kullanmak en büyük ahlaksızlıktır."   Doğru yerde, Doğru zamanda, Sözünün arkasında olanlardan olmak dileği ile...
Tüm iş konfederasyonu başkanı Mahmut Şahin işçiye mal ifadesi kullanan Mazhar Yıldırımhan'a sosyal medya hesabından cevap verdi

Tüm iş konfederasyonu başkanı Mahmut Şahin işçilere kardeşlerim ifadesini kullandı

Ben kardeşlerime Mal dedirtmem diyen Mahmut Şahin sosyal medya hesabından ateşli ama bir kadar da seviyeli  cevap verdi

Mahmut Şahin in sosyal medya hesabından verdiği cevap ;Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan,

8 Mayıs tarihinde Çalışma Bakanlığı olarak
İLO ile yapmış olduğunuz Wyndham oteldeki
programda, 3 sendika başkanı ile birlikte
20 dakika kadar bir görüşmemiz oldu.
Görüşmenin iyi geçmediğini daha önce 
Facebook hesabımda paylaşmıştım.
Verilen tepkiler üzerine sokak ağzıyla 
şahsıma yaptığınız hakaretlerle 
konuyu örtbas etmeye çalışmanız 
devlet adamlığı ciddiyetiyle 
bağdaşmadığı gibi; hukuka sığınıyormuş 
gözükme gayretiniz de hiç inandırıcı değildi.
Önce facebook paylaşımım ardından da 
taşeron işçilerimizin sayfasından paylaştığınız
yazınızı ele alacağım:
O günkü sohbetimizde kadro konusunda
"red" yiyen işçilerimiz için 
"ama biz onları personel olarak değil,
mal ve hizmet olarak gördüğümüz için
kadroya almadık" dediğinizde çok iyi
hatırlıyorsunuz ki "bu ifadeniz ve bakış 
açınız yanlış, kanunen ifade böyle olsa da
o işçilerin tamamı personel olarak çalışıyor,
zaten bu kardeşlerimiz red yedikleri için 
üzgün ve küskün bir de mal ve hizmet
diyerek onları aşağılamayın" demiştim.
"Komik ve acı" bir şekilde inkar ettiniz.
Alçak dediniz,
Aşağılık dediniz,
Şarlatan dediniz,
Yalancı dediniz,
Sahtekar dediniz,
Müfteri dediniz,
Provokatör dediniz,
Ağzınıza yakışan her şeyi dediniz.
Bir işçi Konfederasyonu Başkanına
bu kadar "pis" sözü söyleyen bir adamın
taşeron işçilere "mal" deme ihtimalini 
10 kişiye soralım isterseniz(!)
Hadi o sohbette söyledikleriniz kayda alınmadı.
İnkar etmek kolay olabilir ama 
sokak ağzıyla bana söylediğiniz bütün "kem" sözleriniz kendi sosyal medya hesabınızda duruyor. 
Hırsınız ve öfkeniz fotoğrafta 4 kişi olduğunu
görmenizi engellemiş sanırım.
Gerçekler ortaya çıksın diye 
verdim ha veriyorum ha,
ceza davası da açacağım,
tazminat davası da açacağım yazdığınız için
bir ayı geçkin bir süre bekledim ama açmadınız.
O zaman ben hukuka taşıyayım dedim.
Benim savcılığa vermemin ardından bir de
duydum ki mahkemeden benim Facebook 
paylaşımıma erişimin engellenmesi 
kararını çıkarttırmışsınız. 
Facebook'tan kaldırdınız diyelim 
bu kadar insanın ve benim kafamdan nasıl 
kaldıracaksınız?
Ardından da eklemişsiniz:
"5 kuruşluk dava açtım"
Şimdi bu 5 kuruş konusunu açıklamanız lazım.
Eğer yazdığım şeyleri size hakaret ve iftira 
olarak kabul ettiyseniz, bu iftiraların karşılığını
5 kuruş olarak mı hesapladınız?
Yoksa 5 kuruşun sizin için ayrı bir önemi mi var?
Yargının 5 kuruşluk davalardan daha önemli işleri var.
IBAN numaranızı gönderin 10 kuruş göndereyim,
yargıyı meşgul etmeyin.
makbuzunu da buradan paylaşırım,
herkes sizin istediğiniz 5 kuruşu iki kere 
tahsil ettiğinizi görür, 
siz de amacınıza ulaşırsınız.
...
Yöneticiliğini Ayşe hanımın yaptığı facebook sayfasında yazdıklarınıza gelince:
Çalışma Bakanlığında müsteşar yardımcısısınız.
Üstelik işçi sendikalarından sorumlusunuz.
Türkiye de 4 tane işçi konfederasyonu var.
4 de genel başkan var.
Ben de bunlardan birisiyim.
Ve siz beni hiç tanımadığınızı,
daha önce hiç adımı duymadığınızı söylüyorsunuz.
Şimdi bu benim bir eksiğim mi?
yoksa sizin işinizi düzgün yapmadığınızın mı göstergesi?
Konuya ne kadar yabancı olduğunuzu ne 
kadar da belli ediyorsunuz?
Daha sonradan benim bir sendika başkanı
olduğumu öğrendiğinizi yazmışsınız.
Pes yani...
Konfederasyon ve sendika arasındaki farkı da
bilmiyorsanız ben sizin hangi yanlışınızı düzelteyim?
Yakamda kocaman bir kart ve üzerinde de 
Tüm İş Konfederasyonu Genel Başkanı yazıyordu.
Siz de benimle konuşmaya başladığınızda 
dikkatlice bu kartı okumuş ve ondan sonra
konuşmaya başlamıştınız.
Bu kadar olayı hatırlamayan birisinin 
red yiyen işçilere 
mal dediğini hatırlamamasına ne denir ki?
Düştüğün zavallı konuma bak ki 
Cumhurbaşkanına saldırdığımı yazmışsın.
Bununla mı kurtulacak ve üste çıkacaksın?
Benim sosyal medya hesabımda
Cumhurbaşkanımıza saldırdığım haberini
hangi geri zekalı söyledi sana?
Okuduğunu ya da gördüğünü anlamayan 
zeka yoksunları ile mi çalışıyorsun?
Yazık ki çok yazık...
Devletim adına utandığım anlardan 
birini yaşattın bana.
Ama bozuk saat misali bu kadar yanlış içerisinde
bir doğrun da var. 
Onu da yazmadan geçemeyeceğim:
"Bu işçi kardeşlerimizle ilgili MAL ifadesini 
kullanmak en büyük ahlaksızlıktır."  
Doğru yerde,
Doğru zamanda,
Sözünün arkasında olanlardan olmak dileği ile...

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.