İstinaftan kayınpederini öldüren kadına 15 yıl hapis cezası

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Beykoz'da tacizine uğradığını iddia ettiği kayınpederini silahla vurarak ölümüne neden olan kadına, yerel mahkemenin meşru müdafaa kapsamında verdiği beraat kararını kaldırarak, 15 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Beykoz'da tacizine uğradığını iddia ettiği kayınpederini silahla vurarak ölümüne neden olan kadına, yerel mahkemenin meşru müdafaa kapsamında verdiği beraat kararını kaldırarak, 15 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Esma Yeşilbaş ile avukatı katıldı. Savunması alınan sanık Yeşilbaş, suç kastının olmadığını belirterek, "Meşru müdafaa kapsamında hareket ettim. İlk derece mahkemesinin kararı doğrudur. İstinaf talebinin reddini talep ederim." dedi. Duruşmada daha sonra Cumhuriyet Savcısı Ali Parlar, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, her ne kadar ilk derece mahkemesince sanık Yeşilbaş'ın üzerine atılı suçu meşru savunma ve zorunluluk koşullarına göre işlediği belirtilerek beraatine karar verilmişse de meşru savunma halinin kabulü için öngörülen saldırı ve savunmanın eş zamanlı olması koşulunun bu somut olayda gerçekleşmediğinin anlaşıldığı belirtildi. Sanığın olay öncesi veya olay günü kendisine yönelik haksız tahrik koşulları altında atılı suçu işlediği ve tahrikin ulaştığı boyut gözetilerek üst derecede indirim yapılmasının isabetli olacağı kaydedilen mütalaada, bu nedenle sanığın "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan cezalandırılması talep edildi. Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan sanık Yeşilbaş'ın avukatı Aydın Mollaoğlu, yerel mahkemenin verdiği beraat kararının onanmasını isteyerek, şunları söyledi:  "Olayda ölen Ahmet Yeşilbaş, çevresindeki ve karşılaştığı kadınlara karşı cinsel yönden rahatsızlık vermeyi yoğun şekilde yapmaktadır. Nitekim sanığa karşı da devamlı suretle onun hayatını çekilmez bir hal alacak şekilde saldırıda bulunmuştur. Sanık belirli bir süre direndiyse de maktulün devam eden cinsel taciz ve saldırıları çekilmez bir hal aldığından ve başkaca kurtuluş umudu kalmadığından eylemi gerçekleştirmiştir. Sanık zayıf ve korunaksız bir durumdadır. Maktulün devam eden saldırılarının önüne geçmek için eylemini gerçekleştirmiştir. Daha önce sabıkası olmayan bir eş, bir anne var karşımızda. Maktul daha 11 aylık bir çocuğu olan anneye saldırmıştır. Olayda meşru müdafaa şartları mevcuttur." "BAŞKA ÇAREM KALMAMIŞTI" Son sözü sorulan sanık Esma Yeşilbaş ise "Defalarca tecavüze uğradığım için yapmak zorundaydım. Başka çarem kalmamıştı." dedi. Sanık Yeşilbaş'ın bu sırada ağladığı görüldü. Davayı karara bağlayan ceza dairesi, İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesince sanık Esma Yeşilbaş hakkında verilen beraat hükmünün kaldırılmasına karar verdi. Sanık Yeşilbaş'ın, kayınpederi Ahmet Yeşilbaş'ı uyku halindeyken öldürdüğünün sabit görüldüğünü belirten ceza dairesi, sanığı bu nedenle "çocuk ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığın eylemini ağır tahrik altında işlediği gerekçesiyle cezayı 18 yıla indiren ceza dairesi, sanığın duruşmadaki iyi hal ve tavırlarını takdiri indirim nedeni sayarak 15 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Sanık Yeşilbaş'ın tutuksuz yargılanacağını belirten Ceza Dairesi Başkanı Mehmet Selçuk, Yargıtay'a itiraz etme haklarının bulunduğunu da taraflara bildirdi. DAVANIN GEÇMİŞİ Beykoz'da Esma Yeşilbaş (35), 6 Şubat'ta kendisini taciz ettiği iddiasıyla kayınpederi 69 yaşındaki Ahmet Yeşilbaş'ı silahla ateş ederek yaralamış, Beykoz Devlet Hastanesine kaldırılan Ahmet Yeşilbaş olaydan 3 gün sonra hayatını kaybetmişti. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Esma Yeşilbaş'ın "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. İddianameyi kabul eden Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 Nisan'da açıkladığı kararında sanığın eyleminin meşru savunma kapsamında kaldığı gerekçesiyle oy çokluğuyla beraatine karar vermişti. Bu karara, duruşma savcısı itiraz etmiş, dava dosyasının geldiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi de yargılamanın yeniden yapılması için duruşma günü vermişti.