Başına miğfer vurulan askerin ölümünde, astsubaya 10 yıl hapis istemi

BURSA'nın Gemlik ilçesinde, vatani görevini yapan er Gökhan Kılıç'ın (20) nöbet sırasında başına miğfer ile vurarak, ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılanan Astsubay Başçavuş Osman Hancı'nın duruşma savcısı, 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasını istedi. Savcı, Hancı'nın TSK'dan ihracını da talep etti.

Gemlik Askeri Veteriner Okulu'nda vatani görevini er olarak yapan Gökhan Kılıç, 7 Ekim 2017'de, nöbet dönüşü fenalaştı. Muradiye Devlet Hastanesi'ne kaldırılan erin, beyin kanaması geçirdiği tespit edildi. Ameliyat edilen Gökhan Kılıç, tedavi altına alındığı yoğun bakım servisinde 54 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti. Açılan soruşturma kapsamında er Kılıç'ın başına Astsubay Başçavuş Osman Hancı'nın nöbet sırasında miğfer ile vurduğu öne sürüldü. Gözaltına alınan Hancı, ifadesinde, "Kompozit başlığı(miğfer) yerinden çıkarmadan yavaşça kafasına sürttüm" dedi. Osman Hancı, tutuklanarak, cezaevine konuldu. “MANEVİ ACILAR YAŞIYORUM” Osman Hancı hakkında Bursa 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'ölüme neden olmak' suçundan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın bugün görülen duruşmasına tutuklu sanık Hancı, avukatı Reşit Azmi Bilgin ile ölen Gökhan Kılıç’ın eşi Belma Kılıç, babası Halis Kılıç, avukatları Mustafa Göktürk Karaca ve yakınları katıldı. Duruşmada söz alan Belma Kılıç, “Ben eşimi kaybettiğimde 20 yaşındaydım. Eşim, vatani görevini yapmak için gitti. Sonra ölüm haberini aldım. Bu olaydan dolayı çok büyük manevi acılar yaşadım. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” dedi. TSK’DAN ÇIKARILMASINI İSTEDİ Duruşmada mütaalasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı Metin Ünal, sanığın, cep telefonu görüşmesine kızdığı Gökhan Kılıç’ın omzundaki tüfeğinin dipçik kısmında bulunan miğferi alıp, kafasına vurarak ölümüne neden olduğunun sabit olduğunu bildirdi. Savcı Ünal, sanığın 1632 Sayılı Askeri Ceza Kanunun 118/4 maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasını, talep edilen hapis cezasının 1 yıldan fazla olması nedeniyle TSK’dan çıkarılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Sanık avukatının savunma için süre talep etmesi üzerine, mahkeme duruşmayı 5 Şubat tarihine erteledi.