“Mobbing ile mücadelede kararlıyız”

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 06.02.2020 - 22:48, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:40 2122+ kez okundu.
 

“Mobbing ile mücadelede kararlıyız”

Türk Büro-Sen Nevşehir İl Başkanı Mehmet Burunkaya, “Mobbing ile mücadelede kararlı olduklarını ifade etti.
Türk Büro-Sen Nevşehir İl Başkanı Mehmet Burunkaya, gerek kamu gerek özel sektörde çalışma hayatının önemli sorunlarından birisi olarak kabul edilen mobbingin, her kademedeki çalışanın karşılaşması muhtemel bir olumsuzluk olduğunu söyledi. Özellikle liyakat ve ehliyet ilkelerinin çalışma ortamlarında zedelendiğine dikkat çeken Burunkaya şunları söyledi: “Özellikle kontrol mekanizmasının yetersiz olduğu, liyakat ve adalet ilkelerinin zedelendiği ortamlarda sıkça görülen ve gücü elinde bulunduran kişinin ya da grubun kişilere sistematik olarak baskı uygulaması durumunu ifade eden mobbing kesinlikle bir insanlık suçudur.   Mobbing, duygusal bir saldırıdır ve yaş, ırk, cinsiyet ayırımı gözetmeden; taciz, rahatsız etme ve kötü davranış yoluyla herhangi bir kişiye ya da gruba yönelir. Rasgele olmayıp kasıtlı ve planlı olan “mobbing”in amacı, kişiyi ya da grubu iş yaşamından dışlamak, pasif hale getirmek ve yıpratmaktır.” Kamu Kurumlarında hızla artan mobbingin çalışanların verimini düşürdüğünü vurgulayan Burunkaya, “bununla birlikte psikolojik taciz olgusunun tek bir nedenle açıklanamayacak kadar kapsamlı ve karmaşık olan yapısı, olayların tespiti ve değerlendirilmesi noktasında birçok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır Ülkemizde bu konuya ilişkin yaptırım içeren, detaylı mevzuat eksikliği, belirsizlik ortamında çalışanlara her türlü baskının rahatlıkla yapılabildiği bir durum yaratmıştır” diyerek mevzuat eksikliğine değindi. SENDİKAL AYRIMCILIK, ESNEK İSTİHDAM, GÜVENCESİZ ÇALIŞMA MOBBİNGE ÇANAK TUTMAKTADIR Kamuda sendikal ayrımcılık noktasında ciddi sıkıntıların olduğunu belirten Başkan Burunkaya, sözlerine şöyle devam etti; “Ortaya çıkan boşluk, kamu kurum ve kuruluşlarında sendika üyeliğinden, siyasi görüş ayrılıklarına kadar birçok nedenden dolayı kamu görevlilerinin işyerlerinde psikolojik tacize maruz kalmalarına neden olmaktadır. Kamu hizmetlerinin siyasi müdahalelere açık yapısı, kamu görevlilerinin tayin, atanma, terfi, yer değişikliği, görev gibi konularda ağırlıklı olarak idarenin takdir yetkisine bağlı olması, psikolojik tacizin yaygınlaşmasının başlıca nedenleri arasında gösterilebilir.  Bilhassa son dönemde sendikal ayrımcılık noktasında karşılaşılan sorunlardan bir tanesi de idarenin istediği sendikaya üye olmayan kamu görevlilerine, verilen geçici görevlendirmeler yoluyla uyguladığı tacizler olmaktadır. Kamuda yaygınlaşan esnek istihdam biçimi, gerekli güvencelerden yoksun bir çalışma sistemi önermesi nedeniyle çalışanları psikolojik taciz karşısında korumasız bırakmaktadır.” Konuşmasında geçtiğimiz günlerde, yaşadığı Mobbing yüzünden hayatına son veren Saadet Öğretmeni de saygıyla yad eden Burunkaya;   “Daha geçtiğimiz Kasım ayında, gençliğinin baharında hayatına son veren Saadet öğretmen, mobbingin çalışanlarımızı ne denli acı bir sona götürdüğünü en açık şekliyle ortaya koymuştur. Özellikle öğretmenimizin intiharından önce öğrencilerine bıraktığı not tam anlamıyla bir ibret vesikasıdır.  Saadet öğretmen; “Öğrencilerim haklarını helal etsinler, gözüm gibi baktım hepsine üzülmesinler, ben yapamadım mobbinge uğramaktan. Allah'a emanetsiniz canım öğrencilerim” diyerek maruz kaldığı baskıdan canına kıyarak kurtulma yolunu seçmiştir.  Öğretmenimizin intihar nedeninden birinin de idarecilerin, “Memurluk hayatınız pamuk ipliğine bağlı. Sizi bitiririz.” yönündeki söylemleri olduğu ortaya çıkmıştır” dedi. Mobbingin tespiti ve yargı sürecinin uzun sürmesinden kaynaklı sıkıntılar olduğuna işaret eden Kahveci, “dileğimiz ve çabamız, çalışanlarımızın her türlü baskıdan uzak, güvenceli işlerde, verimli ve mutlu bir şekilde istihdam edilmeleridir” diyerek konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Kuşkusuz ki, mobbingin en yaygın olarak yaşandığı yerler kamu işyerleri olmakla birlikte, mobbingin tespiti ve yargı sürecinin uzun sürmesi, çalışanın iş yaşamını olumsuz etkileyeceği, tacizin artarak devam edeceği, çalışanın işyerinin değiştirileceği, daha zor görevlere verileceği ya da eğitim düzeyi ve mesleki becerilerine uygun olmayan işlerde görevlendirileceği endişesi ile kamu görevlilerinin bu yöndeki şikâyetlerinin sınırlı kalmasına neden olmaktadır.’’ Diyen Başkan Burunkaya, ‘’Son zamanlarda Kamu Kurumlarında çalışan personellerden Mobbingle alakalı Sendikamıza gelen şikayetlerin sayısında artış olduğunu gözlemliyoruz, Türk Büro-Sen olarak konunun takipçisi olacağız ve Kurumlarda mobbingi komple yok edene kadar da mücadeleye devam edeceğiz’’ diyerek bir nebze olsun Kamu çalışanlarının yüreğine su serpti.
Türk Büro-Sen Nevşehir İl Başkanı Mehmet Burunkaya, “Mobbing ile mücadelede kararlı olduklarını ifade etti.

Türk Büro-Sen Nevşehir İl Başkanı Mehmet Burunkaya, gerek kamu gerek özel sektörde çalışma hayatının önemli sorunlarından birisi olarak kabul edilen mobbingin, her kademedeki çalışanın karşılaşması muhtemel bir olumsuzluk olduğunu söyledi. Özellikle liyakat ve ehliyet ilkelerinin çalışma ortamlarında zedelendiğine dikkat çeken Burunkaya şunları söyledi: “Özellikle kontrol mekanizmasının yetersiz olduğu, liyakat ve adalet ilkelerinin zedelendiği ortamlarda sıkça görülen ve gücü elinde bulunduran kişinin ya da grubun kişilere sistematik olarak baskı uygulaması durumunu ifade eden mobbing kesinlikle bir insanlık suçudur.   Mobbing, duygusal bir saldırıdır ve yaş, ırk, cinsiyet ayırımı gözetmeden; taciz, rahatsız etme ve kötü davranış yoluyla herhangi bir kişiye ya da gruba yönelir. Rasgele olmayıp kasıtlı ve planlı olan “mobbing”in amacı, kişiyi ya da grubu iş yaşamından dışlamak, pasif hale getirmek ve yıpratmaktır.”

Kamu Kurumlarında hızla artan mobbingin çalışanların verimini düşürdüğünü vurgulayan Burunkaya, “bununla birlikte psikolojik taciz olgusunun tek bir nedenle açıklanamayacak kadar kapsamlı ve karmaşık olan yapısı, olayların tespiti ve değerlendirilmesi noktasında birçok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır Ülkemizde bu konuya ilişkin yaptırım içeren, detaylı mevzuat eksikliği, belirsizlik ortamında çalışanlara her türlü baskının rahatlıkla yapılabildiği bir durum yaratmıştır” diyerek mevzuat eksikliğine değindi.

SENDİKAL AYRIMCILIK, ESNEK İSTİHDAM, GÜVENCESİZ ÇALIŞMA MOBBİNGE ÇANAK TUTMAKTADIR

Kamuda sendikal ayrımcılık noktasında ciddi sıkıntıların olduğunu belirten Başkan Burunkaya, sözlerine şöyle devam etti; “Ortaya çıkan boşluk, kamu kurum ve kuruluşlarında sendika üyeliğinden, siyasi görüş ayrılıklarına kadar birçok nedenden dolayı kamu görevlilerinin işyerlerinde psikolojik tacize maruz kalmalarına neden olmaktadır. Kamu hizmetlerinin siyasi müdahalelere açık yapısı, kamu görevlilerinin tayin, atanma, terfi, yer değişikliği, görev gibi konularda ağırlıklı olarak idarenin takdir yetkisine bağlı olması, psikolojik tacizin yaygınlaşmasının başlıca nedenleri arasında gösterilebilir.  Bilhassa son dönemde sendikal ayrımcılık noktasında karşılaşılan sorunlardan bir tanesi de idarenin istediği sendikaya üye olmayan kamu görevlilerine, verilen geçici görevlendirmeler yoluyla uyguladığı tacizler olmaktadır. Kamuda yaygınlaşan esnek istihdam biçimi, gerekli güvencelerden yoksun bir çalışma sistemi önermesi nedeniyle çalışanları psikolojik taciz karşısında korumasız bırakmaktadır.”

Konuşmasında geçtiğimiz günlerde, yaşadığı Mobbing yüzünden hayatına son veren Saadet Öğretmeni de saygıyla yad eden Burunkaya;   “Daha geçtiğimiz Kasım ayında, gençliğinin baharında hayatına son veren Saadet öğretmen, mobbingin çalışanlarımızı ne denli acı bir sona götürdüğünü en açık şekliyle ortaya koymuştur. Özellikle öğretmenimizin intiharından önce öğrencilerine bıraktığı not tam anlamıyla bir ibret vesikasıdır.  Saadet öğretmen; “Öğrencilerim haklarını helal etsinler, gözüm gibi baktım hepsine üzülmesinler, ben yapamadım mobbinge uğramaktan. Allah'a emanetsiniz canım öğrencilerim” diyerek maruz kaldığı baskıdan canına kıyarak kurtulma yolunu seçmiştir.  Öğretmenimizin intihar nedeninden birinin de idarecilerin, “Memurluk hayatınız pamuk ipliğine bağlı. Sizi bitiririz.” yönündeki söylemleri olduğu ortaya çıkmıştır” dedi.

Mobbingin tespiti ve yargı sürecinin uzun sürmesinden kaynaklı sıkıntılar olduğuna işaret eden Kahveci, “dileğimiz ve çabamız, çalışanlarımızın her türlü baskıdan uzak, güvenceli işlerde, verimli ve mutlu bir şekilde istihdam edilmeleridir” diyerek konuşmasını şu şekilde tamamladı:

“Kuşkusuz ki, mobbingin en yaygın olarak yaşandığı yerler kamu işyerleri olmakla birlikte, mobbingin tespiti ve yargı sürecinin uzun sürmesi, çalışanın iş yaşamını olumsuz etkileyeceği, tacizin artarak devam edeceği, çalışanın işyerinin değiştirileceği, daha zor görevlere verileceği ya da eğitim düzeyi ve mesleki becerilerine uygun olmayan işlerde görevlendirileceği endişesi ile kamu görevlilerinin bu yöndeki şikâyetlerinin sınırlı kalmasına neden olmaktadır.’’ Diyen Başkan Burunkaya, ‘’Son zamanlarda Kamu Kurumlarında çalışan personellerden Mobbingle alakalı Sendikamıza gelen şikayetlerin sayısında artış olduğunu gözlemliyoruz, Türk Büro-Sen olarak konunun takipçisi olacağız ve Kurumlarda mobbingi komple yok edene kadar da mücadeleye devam edeceğiz’’ diyerek bir nebze olsun Kamu çalışanlarının yüreğine su serpti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.