İzmir Yahudi Kültür Mirası Merkezi Projesi: Gerçek Bir Restorasyon Çabası mı, Yoksa Gizli Bir İsrail Projesi mi?
İzmir Yahudi Kültür Mirası Merkezi Projesi: Gerçek Bir Restorasyon Çabası mı, Yoksa Gizli Bir İsrail Projesi mi?
İzmir Yahudi Kültür Mirası Merkezi Projesi, tarihi sinagogların ve Yahudi kültürünün korunmasını hedefleyen bir çalışma olarak tanıtılsa da, projeye dair ciddi soru işaretleri bulunuyor.
İsrail merkezli vakıfların ve TARKEM’in rolü, kamu kaynaklarının kullanım şekli ve projeye dair şeffaflık eksikliği, bu girişimin gerçekten İzmir'in kültürel mirasını koruma amacına hizmet edip etmediği konusunda şüphe uyandırıyor.
İsrailli Vakıfların Projede Üstlendiği Rol Projeye destek veren İsrail Tel Aviv merkezli bir vakıf ve Rothschild Vakfı’nın, İzmir Musevi Cemaati’ne ve kentin kültürel mirasına sahip çıkma amacı taşıdığı söyleniyor. Ancak bu vakıfların finansman sağlarken projeye doğrudan müdahil olmaları ve geçmişte İzmir’de yaptıkları ziyaretlerin perde arkasındaki nedenler, projeye başka bir açıdan bakmamıza neden oluyor. İsrail’in bölgesel stratejilerine hizmet eden bir iskan politikası güdülüp güdülmediği konusu, açıklık kazanmayı bekleyen önemli bir detay.
TARKEM ve Şeffaflık Sorunu TARKEM’in, İzmir’deki birçok projede rol almasına karşın, bu süreçlerde şeffaflıkla hareket etmediği eleştirileri geçmişten beri gündemde. Özellikle İzmir Yahudi Kültür Mirası Merkezi Projesi’ndeki varlığı, kamu kaynaklarının İsrail merkezli bir plan için mi kullanıldığı sorusunu beraberinde getiriyor. TARKEM’in projedeki etkisi, kamuoyunun projeye duyduğu güveni zedeliyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Duruşu Belediyenin bu projede aktif olarak yer alması, kamuoyunda projeye dair güven artırmayı hedefliyor olabilir. Ancak belediyenin, İsrail bağlantılı vakıflarla iş birliği içinde olması, projelerin kime hizmet ettiği sorusunu güçlendiriyor. Projeye dahil olan İsrailli akademisyenlerin etkin rolü, kültürel mirasın korunması amacı taşıdığını öne sürse de, asıl amacın daha büyük bir stratejik planın parçası olup olmadığı sorgulanıyor.
Sinagoglar: Kültürel Miras mı, Stratejik Alanlar mı? Restorasyon çalışmaları kapsamında, sinagogların ibadethane yerine kültür merkezi olarak kullanılacağı belirtiliyor. Bu durum, Yahudi cemaatinin ibadethane talepleriyle örtüşmüyor ve sinagogların kültürel miras adı altında stratejik bir iskan politikasının parçası haline getirilip getirilmediği tartışmasını başlatıyor.
Şüpheler ve Sorular Artıyor Projenin başından itibaren gündeme gelen şüpheler, kamu kaynaklarının nasıl ve kimler için kullanıldığına dair belirsizliklerle derinleşiyor. İsrail bağlantılı vakıfların projeye müdahil olması ve TARKEM’in şeffaflık sorunları, İzmir halkında artan bir endişe yaratıyor: Bu proje gerçekten kültürel mirası korumak için mi yoksa İzmir’i İsrail’in kontrolü altına alacak gizli bir planın parçası mı?
Bu yazı dizisi, İzmir Yahudi Kültür Mirası Merkezi Projesi’nin perde arkasında yatan gerçekleri sorgulamaya devam edecek. İzmir halkı olarak kamu kaynaklarının amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını takip etmek hepimizin görevi.
Devam Edecek…
Metin nvarnyokizmir yazarı Muhammed Çopur un yazısından kaynak alınarak hazırlanmıştır.
İletişim: nvarnyokizmir@gmail.com
Sancak Muhafızları ekibine destekleri için teşekkür ederim
İzmir HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.