Kıbrıs'a ayak basan ilk askerlerden biri Emekli Albay İbrahim Neşet İkiz'di

TURİZM/GEZİ/MACERA (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 20.07.2018 - 10:38, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:38 1759+ kez okundu.
 

Kıbrıs'a ayak basan ilk askerlerden biri Emekli Albay İbrahim Neşet İkiz'di

Kıbrıs Barış Harekatı’nın komutanlarından Emekli Deniz Albay İbrahim Neşet İkiz tarihi geceyi anlattı.
Kıbrıs Barış Harekatı’nın kritik unsurlarından biri Amfibi Deniz Piyade Alayı’ydı. Türk askeri, çıkarma gemileri ile Kıbrıs’a ayak basmış ve bu sayede harekatın kırılma anlarından biri yaşanmıştı. Kıbrıs’a ilk çıkan birliğin komutanı Emekli Gazi Deniz Güverte Kıdemli Albay İbrahim Neşet İkiz’di. İkiz, zihninde ilk günkü berraklığı ile sakladığı anıları TRT Haber’le paylaştı. Kıbrıs Barış Harekatı için nasıl bir hazırlık sürecinden geçildi? Çıkarma Birlikleri Komutanı Tuğamiral Emin Göksan, derhal İskenderun ve Mersin’e intikal etmemizi istedi. Çıkarma ilk olarak Boğazköy ve Magosa plajlarına planlanmıştı. Burada, harekatın kaderini değiştiren bir komutan vardır... Bu komutan, İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Suat Aktulga’dır. “Girne’nin doğusu veya batısından gidelim” dedi. Bu düşünce Kıbrıs Barış Harekatı’nın kaderini değiştirdi. Şaşırtmaca yapıldı yani… Biz karşı tarafın hazırlıklarını ve Kıbrıs kıyılarının nasıl takip edildiğini çok iyi biliyorduk. Hiç beklenilmeyen bir yerden vurmalıydık. Bunun için Çıkarma Gemileri Komodoru Deniz Güverte Kurmay Albay Ahmet Özon’la birlikte Girne’nin batısındaki Pladini Levend Plajı’nı seçtik. Kıbrıs Barış Harekatı’ndaki "sahte konvoy" sizin fikrinizdi bildiğimiz kadarıyla... Planlama için Deniz Kuvvetleri Harekat Daire Başkanı Tümamiral Nejat Serim gelmişti Mersin’e. Ondan şunu istirham ettim; “Doktrine göre aldatma harekatını uygulayalım amiralim” dedim. “Neşet yarbayımız, imkanı yok” dedi. “Amiralim bakın Kıbrıs son derece bilinçli tahkim edilmiş durumda. 30-35 bin kişilik bir güç var karşımızda. Sahte konvoy harekatını uygulamazsak şansımız sıfırda kalır diye korkuyorum” dedim. Eksik olmasın olanaklarımızın azlığına rağmen eldeki gemilerle sahte konvoyu uyguladılar. Bunun üzerine beklenmedik çıkarma noktasına yöneldiniz... Çıkarmayı hiç beklenilmeyen Pladini Levend Plajı’na yaptık. İnanın Pentagon, Londra, Atina ve Moskova şaşırmıştı. Biz Amfibi Deniz Piyade Alayı olarak Sancak gemisi Ertuğrul’daydık. Çıkarma nizamı 56 gemiden müteşekkildi. Harekat için yola çıktığınız günü anlatır mısınız biraz? Mersin’de olağanüstü bir durum vardı. Mersin halkının coşkusu, bize olan sempatisi unutulamaz. Mersin’i marşlarla terk ettik. Köprü üstünde Çıkarma Komutanı Tuğamiral Emin Göksan’a “Kumandanım şu halka bakın, bizi nasıl uğurluyor, askerin coşkusuna bakın, Kıbrıs Harekatı bitmiştir, kimse bizi durduramaz” dedim. Gece hepimiz ayaktaydık ve büyük bir heyecan vardı. Cumhuriyet ordusunun en büyük harekatıydı. Kıbrıs’a ilk çıkan birlik sizin birliğinizdi değil mi? İlk dalgayı biz teşekkül ettik. Personeli toparladım, helalleştim ve sonra baskın şeklinde bir çıkarma için ne mümkünse yaptım. Olağanüstü bir dirençle de karşılaşabilirdik. “Yüce Allah’a inanıyorum, yardımcımız olacaktır” dedim. Bot toplanma bölgesine ve oradan randevu bölgesine giderek harekete geçtik. Saat tam olarak kaçta Kıbrıs’a ayak bastınız? Harekat ancak 8.47'de tecelli edebildi. Biz sahile yaklaşırken sahilde fevkalade zengin bir bitki örtüsü vardı ve arasından ateşler açıldı. Kontrol gemimiz ve muhripler, ateşlerin açıldığı yere derhal mukabele ederek susturmaya çalıştılar. Bir baskın şeklinde beli aşan sularda fileden inerek plaja sıfır zayiatla çıktık. Buna bütün dünya şaşırdı. Kara manevra planında bizim görevimiz sahildeki diğer harekata geçiş için kıyı başını tutmaktı. Kıyı başını tutacağız ki diğer gelen malzeme ve birlikler emniyetli bir şekilde çıksınlar ve müteakip harekatı geliştirsinler.  Kaç kişilik bir ekiple kıyıya çıktınız? İlk dalgada 768 kişiydik. Amfibi deniz piyade olağanüstü deneyimliydi. Allah Allah sesleri bölgeyi çınlattı. Ve kıyı başını tutmak için rüzgar gibi çıktık. Biz 8.47’de sahile çıktık. 9.50’de sancak gemisindeki komutanlarımıza kıyı başını tuttuğumuzu rapor ettik. Saat 10.00’a doğru 50. Alay muharebe grubu geldi. Bölgede olağanüstü bitki örtüsü vardı, sızma teşebbüsleri vardı ve yangınlar başlamıştı. O sırada şiddetli çatışmalar da yaşandı değil mi? Öğlene doğru düşman toparlandı ve tam taarruza geçti. 50. Alay Amfibi Deniz Piyade Alayı olarak tanklarımız, law silahlarımız ve olanaklarımızla, bu zırhlı araçların taarruzunu defettik. Karşı taraf ilk andan itibaren her şeyiyle bizi yanıltmaya çalıştı. Gece olunca düşman yalnız plaj bölgesinde değil, her tarafta olağanüstü bir savaşa mazhar oldu. Şafağa kadar çatışmalar devam etti. Şafakla uçaklar görününce ferahladık. Kaynak: TRT Haber
Kıbrıs Barış Harekatı’nın komutanlarından Emekli Deniz Albay İbrahim Neşet İkiz tarihi geceyi anlattı.

Kıbrıs Barış Harekatı’nın kritik unsurlarından biri Amfibi Deniz Piyade Alayı’ydı. Türk askeri, çıkarma gemileri ile Kıbrıs’a ayak basmış ve bu sayede harekatın kırılma anlarından biri yaşanmıştı. Kıbrıs’a ilk çıkan birliğin komutanı Emekli Gazi Deniz Güverte Kıdemli Albay İbrahim Neşet İkiz’di. İkiz, zihninde ilk günkü berraklığı ile sakladığı anıları TRT Haber’le paylaştı.

Kıbrıs Barış Harekatı için nasıl bir hazırlık sürecinden geçildi?

Çıkarma Birlikleri Komutanı Tuğamiral Emin Göksan, derhal İskenderun ve Mersin’e intikal etmemizi istedi. Çıkarma ilk olarak Boğazköy ve Magosa plajlarına planlanmıştı. Burada, harekatın kaderini değiştiren bir komutan vardır... Bu komutan, İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Suat Aktulga’dır. “Girne’nin doğusu veya batısından gidelim” dedi. Bu düşünce Kıbrıs Barış Harekatı’nın kaderini değiştirdi.

Şaşırtmaca yapıldı yani…

Biz karşı tarafın hazırlıklarını ve Kıbrıs kıyılarının nasıl takip edildiğini çok iyi biliyorduk. Hiç beklenilmeyen bir yerden vurmalıydık. Bunun için Çıkarma Gemileri Komodoru Deniz Güverte Kurmay Albay Ahmet Özon’la birlikte Girne’nin batısındaki Pladini Levend Plajı’nı seçtik.

Kıbrıs Barış Harekatı’ndaki "sahte konvoy" sizin fikrinizdi bildiğimiz kadarıyla...

Planlama için Deniz Kuvvetleri Harekat Daire Başkanı Tümamiral Nejat Serim gelmişti Mersin’e. Ondan şunu istirham ettim; “Doktrine göre aldatma harekatını uygulayalım amiralim” dedim. “Neşet yarbayımız, imkanı yok” dedi. “Amiralim bakın Kıbrıs son derece bilinçli tahkim edilmiş durumda. 30-35 bin kişilik bir güç var karşımızda. Sahte konvoy harekatını uygulamazsak şansımız sıfırda kalır diye korkuyorum” dedim. Eksik olmasın olanaklarımızın azlığına rağmen eldeki gemilerle sahte konvoyu uyguladılar.

Bunun üzerine beklenmedik çıkarma noktasına yöneldiniz...

Çıkarmayı hiç beklenilmeyen Pladini Levend Plajı’na yaptık. İnanın Pentagon, Londra, Atina ve Moskova şaşırmıştı. Biz Amfibi Deniz Piyade Alayı olarak Sancak gemisi Ertuğrul’daydık. Çıkarma nizamı 56 gemiden müteşekkildi.

Harekat için yola çıktığınız günü anlatır mısınız biraz?

Mersin’de olağanüstü bir durum vardı. Mersin halkının coşkusu, bize olan sempatisi unutulamaz. Mersin’i marşlarla terk ettik. Köprü üstünde Çıkarma Komutanı Tuğamiral Emin Göksan’a “Kumandanım şu halka bakın, bizi nasıl uğurluyor, askerin coşkusuna bakın, Kıbrıs Harekatı bitmiştir, kimse bizi durduramaz” dedim. Gece hepimiz ayaktaydık ve büyük bir heyecan vardı. Cumhuriyet ordusunun en büyük harekatıydı.

Kıbrıs’a ilk çıkan birlik sizin birliğinizdi değil mi?

İlk dalgayı biz teşekkül ettik. Personeli toparladım, helalleştim ve sonra baskın şeklinde bir çıkarma için ne mümkünse yaptım. Olağanüstü bir dirençle de karşılaşabilirdik. “Yüce Allah’a inanıyorum, yardımcımız olacaktır” dedim. Bot toplanma bölgesine ve oradan randevu bölgesine giderek harekete geçtik.

Saat tam olarak kaçta Kıbrıs’a ayak bastınız?

Harekat ancak 8.47'de tecelli edebildi. Biz sahile yaklaşırken sahilde fevkalade zengin bir bitki örtüsü vardı ve arasından ateşler açıldı. Kontrol gemimiz ve muhripler, ateşlerin açıldığı yere derhal mukabele ederek susturmaya çalıştılar. Bir baskın şeklinde beli aşan sularda fileden inerek plaja sıfır zayiatla çıktık. Buna bütün dünya şaşırdı. Kara manevra planında bizim görevimiz sahildeki diğer harekata geçiş için kıyı başını tutmaktı. Kıyı başını tutacağız ki diğer gelen malzeme ve birlikler emniyetli bir şekilde çıksınlar ve müteakip harekatı geliştirsinler. 

Kaç kişilik bir ekiple kıyıya çıktınız?

İlk dalgada 768 kişiydik. Amfibi deniz piyade olağanüstü deneyimliydi. Allah Allah sesleri bölgeyi çınlattı. Ve kıyı başını tutmak için rüzgar gibi çıktık. Biz 8.47’de sahile çıktık. 9.50’de sancak gemisindeki komutanlarımıza kıyı başını tuttuğumuzu rapor ettik. Saat 10.00’a doğru 50. Alay muharebe grubu geldi. Bölgede olağanüstü bitki örtüsü vardı, sızma teşebbüsleri vardı ve yangınlar başlamıştı.

O sırada şiddetli çatışmalar da yaşandı değil mi?

Öğlene doğru düşman toparlandı ve tam taarruza geçti. 50. Alay Amfibi Deniz Piyade Alayı olarak tanklarımız, law silahlarımız ve olanaklarımızla, bu zırhlı araçların taarruzunu defettik. Karşı taraf ilk andan itibaren her şeyiyle bizi yanıltmaya çalıştı. Gece olunca düşman yalnız plaj bölgesinde değil, her tarafta olağanüstü bir savaşa mazhar oldu. Şafağa kadar çatışmalar devam etti. Şafakla uçaklar görününce ferahladık.

Kaynak: TRT Haber

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.