Nevşehir’deki oda başkanları şu krizli günlerde nerede?
Nevşehir’deki oda başkanları şu krizli günlerde nerede?
Sosyal medyada “Hayırlı Kandiller”, “Hayırlı Cumalar”, “Ankara’dan SGK ve Bağ-Kur’la ilgili şu son dakika bilgisi geldi” demek dışında esnaf için ne yapıyorlar?
Misal, dükkânı kapalı olduğu için evine ekmek götüremeyen esnaf için dükkan sahipleriyle, SGK ile görüşmeyi düşünüyorlar mı?
Darda, zorda olan esnaf için neler yapıyorlar? Bir dükkân sahibi ile kiracı arasında geçen diyalog ise aynen şu şekilde…
-Kirayı ne zaman ödeyebilirsin?
-Şu an dükkân kapalı. Kaç gündür açamıyorum. İş yapamıyorum ki kirayı vereyim.
-Orasını bilmem. Benim de ödemelerim var. Birkaç gün içinde halledersen sevinirim.
Kiracı da haklı, mal sahibi de.
Hangisine ne diyebilirsin?
Kiracı esnaf, mal sahibine resti çekemiyor, çünkü kriz bittiğinde dükkanını açmak, iş yapmak, evine ekmek götürmek zorunda. Bunu mülk sahibi de çok iyi biliyor, kiracıyı sıkıştırıyor, “ne koparabilirsem kâr” diyor, o da haklı, belki tek geçim kaynağı o dükkândan gelen kira. İşte oda başkanlarının bu safhada devreye giriyor olmaları gerek. Kamuoyundan gizli bir çalışma yapıyorlar ve bu çalışmalar hedefine ulaşıyorsa amenna. Yok, eğer sadece aidat alan, sosyal medyada günlük bir iki paylaşım yapan bir yapıyı muhafaza etmeyi sürdürüyorlarsa, bunu da üyelerin takdirine bırakıyorum. Dükkânlar kapalı, yasak kapsamına girmeyip açık olanlar siftah yapamadan kepenk kapatıyor. Fakat kira işliyor, krize hazırlıksız yakalanan esnafın cebinde para yok, evine ekmeği zor alıyor, temel tüketim malzemelerini kredi kartının limiti kadar karşılayabiliyor, kredi kartı ödeme günü geldiğinde faturaya kırk takla attırıyor, asgari ödeme tutarını yatırıp “Gerisi Allah kerim” diyor.
Özetleyecek olursa.
“Gün birlik olma günüdür” diyorsak, aidatını tıkır tıkır aldığımız esnaf için de bazen “futbol tabiriyle” tekmeye kafa uzatmak gerekir. Ankara’ya bağırın çağırın, esnafı galeyana getirin” demiyoruz elbette. Haşa! Fakat ara sıra çıkın, hepinizin sosyal medya hesabı var, esnafın yanında olduğunuzu gösteren bir iki açıklama yapın da Nevşehir’de oda başkanı olduğunu anımsayalım, anımsatalım. Şu anki oda başkanlarının çoğu beni iyi tanır, ben de onları iyi bilirim. Çoğu beni sever, ben de çoğunu sever, takdir ederim. Ama dost acı söyler. Bu sözlerime kızmasınlar, gücenmesinler. Hadi oda başkanım. Söz sırası şimdi sende. Devekuşu misali bu krizli ortamda kafayı kuma gömerek gizlenmek olmaz. Çıkın, Ankara ise Ankara’ya, hangi bakanlıksa o bakanlığa bir çağrıda bulunun. Hatta günümüzde çok sık kullanılmaya başlanan telekonferans yöntemiyle buluşun, ortak bir deklarasyon yayınlayın, hepinizin adı tarihe geçsin. Yok eğer “Ankara’yla ters düşmeyelim, ne şiş yansın ne kebap” derseniz, o da sizin takdiriniz. Fakat Nevşehir in esnafı bu kışı geçirir ama yediği bu ayazı da unutmaz. Benden söylemesi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.