(Özel) Hallaçcılığın son temsilcileri teknolojiye direniyor

FİNANS/EKONOMİ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 20.05.2019 - 11:14, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:39 2409+ kez okundu.
 

(Özel) Hallaçcılığın son temsilcileri teknolojiye direniyor

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde her geçen gün sayıları azalan hallaçcılar el emeği işledikleri yorganlarla teknolojiye direnmeye çalışıyor. Manisa’da sayıları her geçen gün daha da azalan el emeği ustaları hallaçcılar teknolojiye...
Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde her geçen gün sayıları azalan hallaçcılar el emeği işledikleri yorganlarla teknolojiye direnmeye çalışıyor. Manisa’da sayıları her geçen gün daha da azalan el emeği ustaları hallaçcılar teknolojiye direniyor. Sanayileşmeyle birlikte insanların el emeği yün işçiliği yerine markaları tercih etmesi hallaçcıları olumsuz etkiledi. Emeklerinin artık karşılığını alamayan hallaçcılar artık çırak da yetiştirmemeye başladı. Manisa’da mesleğin son temsilcileri olan hallaçcılar, kendilerinden sonra mesleği yapacak kimsenin olmadığını söyledi. 1976’dan bu yana Manisa’da hallaçcılık yapan Şerif Gocuklu, "1976’dan bu yana bu mesleği yapıyorum. Ağabeyimden kalma bir meslek olduğundan dolayı geçimimizi bununla temin ettik. Bundan sonra emekli olduğumuz için bu işi artık hobi olarak yapıyorum. Ev geçindirme durumu zayıfladığı için meslek biraz geride kaldı. Ev geçindirmediği için bizler bunu hobi olarak yapıyoruz. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz desek yeridir. Sanayileşmeden dolayı her şey fabrikasyona döndü. Mesleğe de bir ilgi yok" diye konuştu. "Çırak gelse ilk ben kovalayacağım" 1957 yılından beri mesleğini sürdüren Kemal Çelebi mesleğin artık ev geçindirmediğini belirterek "5 sene öncesine kadar emekli oldum. Yorgancılığı bıraktım. arkadaşların yanında yardımcı olarak geliyorum. Bir türlü mesleğimi bırakamadım. Pirli meslek kaybolmaz denirdi ustalarımız tarafından. Ama nesil yetişmiyor. Yetişmediği için kalfa çırak gelmiyor. Bu ne kadar devam eder bilmiyorum. Ben arkadaşımın yanına yardıma geliyorum yevmiyem 30-35 lira. Bu yevmiyeyle bu esnaflık çoluk çocuk bakılmaz. Emeğini diktiren yok. Bunu yapan kişi soruyor bize ’Kaç paraya yorgan dikiyorsunuz?’ 80 lira, ’Yüzü pamuğu içinde mi?’ Şu yorgan en azından 50 sene yaşıyor. Herkesin evinde 40-50 senelik yorgan var. Bunu kimse bilmez. 15 seneden beri çırak soran yok. Sorsalar da çırağı ilk peşin ben kovalayacağım. O da karnını doyuramayacak. Çünkü rüzgarlı olan bir meslek değil. Bunun sermayesi iğne iplik. Bunun dışında sermaye yok. Sermayesi el emeği" ifadelerini kullandı.
Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde her geçen gün sayıları azalan hallaçcılar el emeği işledikleri yorganlarla teknolojiye direnmeye çalışıyor. Manisa’da sayıları her geçen gün daha da azalan el emeği ustaları hallaçcılar teknolojiye...

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde her geçen gün sayıları azalan hallaçcılar el emeği işledikleri yorganlarla teknolojiye direnmeye çalışıyor.

Manisa’da sayıları her geçen gün daha da azalan el emeği ustaları hallaçcılar teknolojiye direniyor. Sanayileşmeyle birlikte insanların el emeği yün işçiliği yerine markaları tercih etmesi hallaçcıları olumsuz etkiledi. Emeklerinin artık karşılığını alamayan hallaçcılar artık çırak da yetiştirmemeye başladı. Manisa’da mesleğin son temsilcileri olan hallaçcılar, kendilerinden sonra mesleği yapacak kimsenin olmadığını söyledi.

1976’dan bu yana Manisa’da hallaçcılık yapan Şerif Gocuklu, "1976’dan bu yana bu mesleği yapıyorum. Ağabeyimden kalma bir meslek olduğundan dolayı geçimimizi bununla temin ettik. Bundan sonra emekli olduğumuz için bu işi artık hobi olarak yapıyorum. Ev geçindirme durumu zayıfladığı için meslek biraz geride kaldı. Ev geçindirmediği için bizler bunu hobi olarak yapıyoruz. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz desek yeridir. Sanayileşmeden dolayı her şey fabrikasyona döndü. Mesleğe de bir ilgi yok" diye konuştu.

"Çırak gelse ilk ben kovalayacağım"

1957 yılından beri mesleğini sürdüren Kemal Çelebi mesleğin artık ev geçindirmediğini belirterek "5 sene öncesine kadar emekli oldum. Yorgancılığı bıraktım. arkadaşların yanında yardımcı olarak geliyorum. Bir türlü mesleğimi bırakamadım. Pirli meslek kaybolmaz denirdi ustalarımız tarafından. Ama nesil yetişmiyor. Yetişmediği için kalfa çırak gelmiyor. Bu ne kadar devam eder bilmiyorum. Ben arkadaşımın yanına yardıma geliyorum yevmiyem 30-35 lira. Bu yevmiyeyle bu esnaflık çoluk çocuk bakılmaz. Emeğini diktiren yok. Bunu yapan kişi soruyor bize ’Kaç paraya yorgan dikiyorsunuz?’ 80 lira, ’Yüzü pamuğu içinde mi?’ Şu yorgan en azından 50 sene yaşıyor. Herkesin evinde 40-50 senelik yorgan var. Bunu kimse bilmez. 15 seneden beri çırak soran yok. Sorsalar da çırağı ilk peşin ben kovalayacağım. O da karnını doyuramayacak. Çünkü rüzgarlı olan bir meslek değil. Bunun sermayesi iğne iplik. Bunun dışında sermaye yok. Sermayesi el emeği" ifadelerini kullandı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.