Pandemi Stresini Çocuklarınıza Yansıtmayın

Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya, pandemi şartlarından dolayı uzun süredir evde olan ve sosyalleşemeyen öğrencilerde; depresyon, panik atak ve kaygı bozuklukları görülmeye başlandığını söyledi. Çetinkaya, bu süreci sağlıklı atlatabilmek için öğrencilere ve ailelerine önerilerde bulundu.

Pandemi sürecinden en fazla etkilenenlerin başında, okullarına devam edemeyen ve eve kapanmak zorunda kalan öğrenciler geliyor. Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya, online derslere mahkum olan, arkadaşlarıyla görüşemediği için sosyalleşemeyen öğrencilerde; depresyon, panik atak ve kaygı bozuklukları görülmeye başlandığını söyledi, Çetinkaya, pandemi dolayısıyla psikolojik destek alan öğrenciler ve ailelerin sayısında artış olduğunu dile getirdi. Ebeveynlerin pandemiden kaynaklı panik ve kaygı durumlarının, çocukların toz pembe dünyalarının zedelenmesine ve depresif belirtiler göstermelerine sebep olduğunu kaydeden Çetinkaya, bu yüzden içinde yaşanılan psikolojik durumu çocuğa yansıtmamak gerektiğini dle getirdi.  Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya, pandemi sürecini sağlıklı bir şekilde geçirebilmek için şu önerilerde bulundu: Çocukların yanında haberleri seyretmemeli, onların yanında gündemden ve pandeminin yarattığı üzücü sonuçlardan bahsetmemelisiniz.  Ebeveynlerin yaşadığı panik ve korku aynı zamanda eşler arasında anlaşmazlıklara sebep olabilir. Covid sürecinde sağlıklı bir ruh hali için aile üyeleri olarak birbirinize daha toleranslı davranmalı, hoşgörülü olmalısınız.  Herkes kendinden sorumludur. Siz eğer kendi üzerinize düşeni yapıyor; hijyene, sosyal mesafeye ve maske takmaya dikkat ediyorsanız o halde endişelenmenize gerek yok, içiniz rahat olsun. Her şeyi kontrol edemezsiniz, Yaşadığınız stresi gidermek adına nefes ve gevşeme egzersizleri yapabilirisiniz. Bu egzersizlere Youtube üzerinden ulaşabilirsiniz.  Kşisel bakımınıza önem vermelisiniz. Kendinizin çok değerli olduğunu hatırlayın ve her ne olursa olsun yaşamın devam ettiğini ve hiçbirşeyin sizden önemli olmadığını bilin.  Zihninizi kitap okumak ya da film izlemek gibi bir şeylerle meşgul edin. Pozitif ve eğlenceli filmler izleyin. Kendinize muhakkak bir hobi bulmanızı tavsiye ederim. Bu maket yapma olabilir, aile bireyleriyle satranç oynama olabilir. Yemek öğünlerini atlamamaya çalışın. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeye çalışın.  Sizi mutsuz eden, canınızı sıkan şeyleri biriyle paylaşmaya çalışın, içinize atmayın. Olumsuz düşünce esnasında  sevdiğiniz şeylerin isimlerini sesli bir şekilde söyleyebilirsiniz. Olumsuz düşünceler aklınıza geldiğinde gözlerinizi kapatıp sevdiğiniz bir yeri hayal edebilirsiniz. Yapmayı isteyip de fırsat bulamadığınız, evde yapibileceğiniz faaliyetleri bir deftere yazın ve onları yapmaya çalışın. Çocuklarınızdan sevginizi esirgemeyin. Hele ki bu süreçte onları koşulsuz kabul ettiğinizi hissettirin. Çocukların, gençlerin dünyası toz pembedir ve bunu bozmamak gerekir. Stresi sevgiyle değiştirelim ve bu süreci lehimize çevirelim. Stresimiz motivasyonumuz olsun. Yapabileceğimiz en güzel şey anı yaşamak ve  sevdiklerimizin yanımızda olmasından keyif almaktır.