Şuan dünyadaki en iyi teknolojileri üretiyoruz

Türkiye’nin ilk ve tek havacılık ve uzay teknolojileri Festivali’ne bir gün kala, Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye’nin ilk milli SİHA-İHA sistemlerinin mimarı Selçuk Bayraktar, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde düzenlenen Milli Teknoloji Hamlesi’nin Bayraktarı Selçuk Bayraktar DEÜ’de’ isimli etkinliğe katıldı.

Yoğun bir katılımın olduğu programa Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, AK Parti Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, DEÜ Rektör Yardımcıları ve akademisyenler ile öğrenciler katıldı. Sabancı Kültür Sarayı’ndaki etkinlik DEÜ Konservatuvar dinletisi ile başladı. Ardından ‘Milli Teknoloji Hamlesi’nin Bayraktarı: Selçuk Bayraktar’ adlı kısa film ve DEÜ Elektronik Malzemeler Üretim ve Uygulama Merkezi’nde (EMUM) Selçuk Bayraktar ismi verilen İnce Film Laboratuvarı tanıtım videosu gösterimi gerçekleştirildi. Rektör Hotar, Selçuk Bayraktar ve beraberindekiler daha sonra İzmir’in ve Ege Bölgesi’nin İlk ‘Formula Student’ aracı ‘DFR-1 Efes’i üreten, ilk yarışı olan “Formula Student Romania 2023’ten 3 ödülle dönen IEEE DEU PELS Formula Racing Team ve DEÜ Mühendislik Fakültesi’nde 2003 yılında üretilip güncellenen elektrikli araçları üreten Solaris Güneş Arabaları ekibi ile bir araya gelerek sohbet etti. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Selçuk Bayraktar’ın; milli savunma sanayinin gelişmesinde, güçlenmesinde ve bugünlere gelmesinde öncülük eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çizdiği vizyonu takip eden bir isim olduğunu belirterek, “Sayın Bayraktar, Türkiye’nin Milli Teknoloji Hamlesi’nin ve Türkiye Yüzyılı’nın emektarıdır” dedi. Rektör Hotar, “Bugünkü toplantımızın amacı hem geçmişten günümüze savunma sanayimize emek veren gizli kahramanlara minnetimizi sunmak hem de Teknofest’in, Kızılelma’nın, Akıncı’nın, Bayraktar’ın ve bunların ardındaki gerçekliğin bilinmesine aracılık etmektir. Bu etkinlik, aynı zamanda Türkiye Yüzyılına güç ve yön veren düşüncelerin anlaşılmasını sağlamaktır” diye konuştu. “Muhterem Cumhurbaşkanımız bağımsız ve güçlü Türkiye’nin yerli ve milli sanayisinin olması gerektiğine dikkat çekmekte; bu konudaki ulusal ve uluslararası yatırım ve projeleri teşvik etmektedir” diyen DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Kamu kurumlarını ve özel sektör temsilcilerini ilgilendiren bu yaklaşım, ülkemizin kalkınma ve büyüme stratejilerinin de temelini oluşturmaktadır. Elbette bu prensipte, yükseköğretim kurumlarına, araştırmacılara ve girişimcilere de önemli sorumluluklar düşmektedir. Sonuçta, ekonomide dışa bağımlılığın azaltılması; milli teknoloji hamlesinin toplum tarafından desteklenmesine bağlıdır. O yüzden küresel rekabetin olduğu; milyarlarca dolarlık pazar payının bulunduğu; nitelikli insan gücünün ve istihdamın ön plana çıktığı bir alanda atılacak her adım, Türkiye için değerlidir” şeklinde konuştu. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Türkiye, son 20 yılda kabiliyetlerini keşfederek, gençlere ve milli değerlere yatırım yaparak önemli yol kat etmiştir. Sayın Selçuk Bayraktar gibi başarılı insanlarımız, ülkemizi küresel ölçekte temsil etmektedir. Gönlü zengin milletimiz de kendi evlatlarını bağrına basmaktadır. İnsansız hava aracı teknolojilerini geliştirmek ve bunu ihraç edebilmek muazzam bir başarıdır. Geçmişte böyle bir şeyi bırakın yapmayı; hayali bile çok uzaktı. Esas başarı, özgüveni yüksek, bilgili ve donanımlı insanları topluma kazandırmaktır. Türkiye Yüzyılı’nın idelojik arka planı zaten budur. Sayın Bayraktar’da bu sürecin emektarıdır” ifadelerini kullandı. DEÜ’nün devletin ve özel sektörün ihtiyaç duyduğu alanlarda nitelikli öğretim ve araştırma faaliyetleri yürüttüğünü dile getiren Rektör Hotar, “İnsana yatırım yapan kurumumuz, özellikle yetiştirdiği mühendisleri ile milli savunma sanayinde yer alan firmalara insan kaynakları noktasında rehberlik etmektedir. Teknofest’in kurumsal paydaşı olan Üniversitemiz, öğrencileri ve bilim insanları ile buradaki etkinlikleri ilgiyle takip etmektedir” diye konuştu. Rektör Hotar, DEÜ’nün bugüne kadar yüz milyonlarca liralık yatırımı ülkeye kazandırdığını belirterek, “Bilimi adil ve eşit şekilde herkesin ulaşabileceği noktaya getirdik. Bunun sebebi, Türkiye’nin kaybettiği yılları telafi edecek yeni kuşakları topluma kazandırmaktı. Bunda başarılı olduğumuzu düşünüyoruz. Üniversitemizin küresel başarısı ortadadır. Biz daha fazlasını yapmak istiyoruz. Bu yüzden fiziki, teknik ve insan altyapısı son derece güçlü olan araştırma üniversitesi olarak işbirliğine her zaman açığız” dedi. Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü; “Ülkemizin kırmızı çizgisi olan ve ‘milli güvenlik’ kavramına karşılık gelen havacılık ve uzay teknolojileri, bu alana gönül veren gençlerin, girişimcilerin, firmaların ve üniversitelerin omuzlarında yükselmelidir. Ülkemizin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali Teknofest’in düzenlenmesi, hem gençlere çağrı hem de sektöre moral niteliğindedir. Başta Baykar olmak üzere; Aselsan, Roketsan ve Üniversitemizin de işbirliği yaptığı Havelsan ve Tusaş gibi kurumların varlığı da savunma sanayimiz adına kritik öneme sahiptir. AR-GE faaliyetlerine, inovasyon gerektiren bilimsel çalışmalara katkı sunmak, ticari ve kişisel bir beklenti değil; milli bir görevdir. Dolasıyla milli ve manevi değerlerimize bağlı kurumumuz da, ulusal savunma politikalarını bu perspektifte değerlendirmektedir.” Düzenlenen etkinlikte katılımcılara seslenen Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, “Baykar’daki milli ve insansız hava araçları mücadelesi ve milli teknoloji hamlesi seferberliğinden söz etmek istiyorum. Havacılık 100 yıl önce doğuyor, Osmanlı’da tayyare cemiyetleri kuruluyor. 1950’lere kadar o atılımlar yok ediliyor. Bir konuya erkenden başlamak, ona geleceğin teknolojisine bugünden hazır olmak çok önemlidir. Bizim başarımızın temelini de bu oluşturuyor. Şuan dünyadaki en iyi teknolojileri üretiyoruz. Bayraktar olarak, 2005 yılında milli ve özgün çalışmaları ve ilk prototiplerin yapımına başladık. Ülkemizin yüksek teknolojiye büyük ihtiyacı vardı, Bundan dolayı büyük sıkıntı içindeydik. Dışarıdan da alamıyor, alsak bile kısıtlamalar geliyordu. Bayraktar TB2’nin, Akıncı TİHA’nın uçuş serüveni bu şekilde başladı” dedi. Geleceğin akıllı uçan mobiliteler ile olacağını kaydeden Selçuk Bayraktar, “Cumhuriyetin 100’üncü yılında ülkemizin kendi üretimi olan Bayraktar Kızılelma’yı hazırladık. 2022’de ilk uçuşunu gerçekleştirdik. Kızılelma, dünyada insansız savaş uçaklarını, bizim oyun kurucu olduğumuzu müjdeleyen bir uçuştu. Dünya havacılık tarihinde ilktir. Tüm yaptığımız işlerde aidiyetlik. Milli teknoloji serüvenimizde yol yürüdüğümüz arkadaşlarımıza kendinden öte aileni, cemiyetini, milletini, tüm insanlığın faydasını gözeterek çalış. Bunu yaparken, dosdoğru şekilde yaparsan, insanlığına faydalı olacak şekilde gayretini gösterirsen, bugünün değil yarının yarışına hazırlanırsan, dünyanın en iyisini yapabilirsin, buna inanın. Bizim sırrımız budur” diye konuştu. Türkiye’nin 2005’te yüzde 85’i dışa bağımlı olduğunu kaydeden Bayraktar, “Ülkemiz o dönemde sadece ara montaj yapabiliyordu. Terörle mücadele konusunda insansız hava araçlarına ülkemizin çok ihtiyacı vardı. O dönemde biz bu çalışmaların başındaydık ve projelerin ilk adımlarını atıyorduk. 15 yılda dünyanın en gelişmiş SİHA’larını yapmak bize nasip oldu. Bizim çalışmalarımız burada bitmiyor. Dünyada Bayraktar TB2 önemli bir saygı kazandı. Adına marşlar yazıldı. Yarış sürekli devam ediyor. Ülkemiz adına çalışarak liderliğimizi korumamız mümkün. Teknofest yarın başlıyor. O eserlerden ilham alarak, uçaklara dokunarak ülkemizin uzay ve sivil alanda nice eserler geliştireceksiniz. Engel ne kadar büyük olursa olsun, doğruluktan ayrılmayın” ifadelerinde bulundu.