KESİN DAVET 67
ALLAH’IN CC KİTABI OLAN DÜNYANIN MANASINI BİL
Kur'ân'ı dinleyen insana,
Kur'ân'daki ilm-i hakikatı, gerçek ilmi ve
nur-u hakikatle, gerçeğin ışığı ile dünyanın mahiyetini bildirmekliği ile dünyaya aşk ve
alâka pek mânasız olduğunu anlatmaktır.
Yâni, insana der ve isbat eder ki:
"Dünya; bir kitab-ı samedânîdir,
herşeyin heran ona muhtaç olduğu Allah’ın CC kıtabıdır.
Huruf ve kelimâtı, harfleri ve kelimeleri,
nefislerine değil;
belki, başkasının zât ve sıfât ve esmâsına delâlet ediyorlar.
Allah’ın varlığına, sıfatlarına, güzel isimlerine kılavuzluk ediyor.
Öyle ise, mânasını bil, al; İç yüzünü, kastedileni ara, bul, al;
Nukuşunu, süslemelerini bırak git!..
Hem bir mezraadır, tarladır.
Ek ve mahsulünü al,
muhafaza et;
müzahrafatını, çöplerini at,
ehemmiyet verme!..
Hem birbiri arkasında daim gelen geçen âyineler mecmuasıdır, aynalar topluluğudur.
Öyle ise, onlarda tecelli edeni bil,
envarını, nurlarını gör ve
onlarda tezahür eden, görünen esmânın tecelliyatını, Allah’ın CC isimlerinin görüntülerini anla ve
müsemmâlarını, adlandırılanları sev ve
zevale, son bulmaya ve kırılmaya mahkûm olan o cam parçalarından alâkanı kes!..
GEÇİCİ DÜNYADA KARLI TİCARET YAP
Hem seyyar bir ticaretgâhtır, gezici bir alışveriş yeridir.
Öyle ise, alış verişini yap, gel.
Ve senden kaçan ve
sana iltifat etmeyen kafilelerin arkalarından beyhûde koşma, yorulma!..
Hem muvakkat bir seyrangâhtır, az bir zaman için gezinti yeridir.
Öyle ise, nazar-ı ibretle, ders almak için bak ve
zâhirî çirkin yüzüne, dış görünüşüne değil;
belki, Cemîl-i Bâkî'ye, sonsuz güzellikler sahibi olan Allah’a CC bakan gizli,
güzel yüzüne dikkat et,
hoş ve faideli bir tenezzüh, gezinti yap, dön.
Ve o güzel manzaraları irâe eden ve
güzelleri gösteren perdelerin kapanmasıyla akılsız çocuk gibi ağlama,
merak etme!..
DÜNYA MİSAFİRHANESİNE KARIŞMA
"Hem bir misafirhânedir.
Öyle ise, onu yapan Mihmandar-ı Kerîm'in, çok cömert ve iyilik severlikle misafirlerini ağırlayan Allah’ın CC izni dairesinde ye, iç, şükret.
Kanunu dairesinde işle, hareket et.
Sonra arkana bakma, çık, git.
Herzekârâne, boş laflarla, fuzulî, faydasız bir surette karışma.
Senden ayrılan ve sana ait olmayan şeylerle mânasız uğraşma ve
geçici işlerine bağlanıp boğulma!.."
gibi zâhir, açık hakikatlarla dünyanın iç yüzündeki esrarı, sırları gösterip,
dünyadan müfarakatı, ayrılığı gayet hafifleştirir,
belki hüşyâr, uyanık olanlara sevdirir ve ,
rahmetinin her şeyde ve her şe'ninde, hadisesinde bir izi bulunduğunu gösterir. (4/222-223)
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
30.04.2020