Erol Aydın
Köşe Yazarı
Erol Aydın
 

ARKAMDAN MI, ARKASINDAN MI?

Müslümanlar için Kur'an önemli bir rehber ve aynı zamanda şaşmaz bir referanstır. Teorik olarak böyle olmakla birlikte uygulama da maalesef büyük sapmalar görülmektedir. Ortaya çıkan bu tezat ve çifte standart samimiyet testi olarak ak ile karayı ortaya koymaktadır. Burada soru basittir; arkamdan gelen Kur’an mı yoksa arkasından gittiğim Kur’an mı olmaktadır. Ebediyete uğurladıklarımız için arkasından hayır hasenat yaparken en fazla da Kur’an göndeririz. Bu durum ona orada yardımcı olmakla birlikte onun amelini tersine çevirmeye yeterli olmayacaktır. O yüzden de arkamızdan gelecek Kur’an ile gönlümüzü ferahlatmamız olsa olsa züğürt tesellisi olacaktır. Dolayısıyla arkamızdan gelecek olanlara bel bağlamak yerine Kur’an arkasından gitmek daha rasyonel olacaktır. Kur’an arkasından gitmek zor mudur ve nefse çok mu ağır gelmektedir? El cevap; kolay olan ne var ki? Fakat her zorluğun arkasından da bir kolaylık ve ferahlığın olacağını düşündüğümüzde denemeye değer bir durumdur. Burada bugüne kadar yapmaktan hoşlandığımız ve nefsimize hoş gelen şeylerden fedakârlık etmemiz elzemdir. Öncelikle kendimize dönmemiz ve içimize doğru bir yolculuğa çıkmamız gerekiyor. Başkalarının ne yaptığının, ne ettiğinin, ne düşündüğünün bir önemi olmadığını bir kenara bırakarak sadece kendimize dışarıdan bakarak öz eleştiri ile işe başlayabiliriz. Sadece Kur’an bizden ne istiyor, nasıl bir istikamet üzere olmamızı talep ediyor ona odaklanmamız gerekiyor. Gerisi basamak basamak kendiliğinden hallolacaktır. Kur’an bizden öncelikle iyi bir kul olmamızı talep ediyor. Kulluk ile ortaya konan görevler belli dolayısıyla onları eksiksiz olarak yerine getirmek olmazsa olmazlarımızdır. Tabii ki bunlar yetmez; sosyal hayatta, ikili ilişkilerde, alışverişte, akrabayı gözetmede, komşu hakkında, çevre ve diğer canlılarla ilgili tutum ve davranışlarınızda Kur’an ve sünnet ışığında bir hayat sürmemiz gerekir. Bunların yanında; eşitlik, adalet, hakkaniyet, kul hakkı, şefkat, merhamet ve ihsan konularında sarsılmaz bir erdeme sahip olmakta kaçınılmazdır. Ahlak ve etik değerleri de bütün bunları kapsayacak şekilde bir şemsiye olarak görmek de göz ardı edilmemelidir. Sonuç olarak; ölmeden önce ölme konusunda her türlü hazırlığı kendimiz burada yaparak hurcumuz dolu bir şekilde ahiret yolculuğuna çıkmak en temel hedef ve gayemiz olmalıdır. Yoksa arkamızdan yapılan hiç bir şey bizi diğer tarafta kurtarmaya yetmeyecektir. Bu bilinçle arkamızdan gelecek Kur’an bizi kurtarmayacağı için arkasından gideceğimiz Kur’an bizi ebedi kurtuluşa taşımış olacaktır. Kolay olduğunu söylemek mümkün olmamakla birlikte cennet için değmez mi? Esenlik dileklerimle, Erol Aydın
Ekleme Tarihi: 20 Kasım 2023 - Pazartesi

ARKAMDAN MI, ARKASINDAN MI?

Müslümanlar için Kur'an önemli bir rehber ve aynı zamanda şaşmaz bir referanstır. Teorik olarak böyle olmakla birlikte uygulama da maalesef büyük sapmalar görülmektedir. Ortaya çıkan bu tezat ve çifte standart samimiyet testi olarak ak ile karayı ortaya koymaktadır. Burada soru basittir; arkamdan gelen Kur’an mı yoksa arkasından gittiğim Kur’an mı olmaktadır. Ebediyete uğurladıklarımız için arkasından hayır hasenat yaparken en fazla da Kur’an göndeririz. Bu durum ona orada yardımcı olmakla birlikte onun amelini tersine çevirmeye yeterli olmayacaktır. O yüzden de arkamızdan gelecek Kur’an ile gönlümüzü ferahlatmamız olsa olsa züğürt tesellisi olacaktır. Dolayısıyla arkamızdan gelecek olanlara bel bağlamak yerine Kur’an arkasından gitmek daha rasyonel olacaktır. Kur’an arkasından gitmek zor mudur ve nefse çok mu ağır gelmektedir? El cevap; kolay olan ne var ki? Fakat her zorluğun arkasından da bir kolaylık ve ferahlığın olacağını düşündüğümüzde denemeye değer bir durumdur. Burada bugüne kadar yapmaktan hoşlandığımız ve nefsimize hoş gelen şeylerden fedakârlık etmemiz elzemdir. Öncelikle kendimize dönmemiz ve içimize doğru bir yolculuğa çıkmamız gerekiyor. Başkalarının ne yaptığının, ne ettiğinin, ne düşündüğünün bir önemi olmadığını bir kenara bırakarak sadece kendimize dışarıdan bakarak öz eleştiri ile işe başlayabiliriz. Sadece Kur’an bizden ne istiyor, nasıl bir istikamet üzere olmamızı talep ediyor ona odaklanmamız gerekiyor. Gerisi basamak basamak kendiliğinden hallolacaktır. Kur’an bizden öncelikle iyi bir kul olmamızı talep ediyor. Kulluk ile ortaya konan görevler belli dolayısıyla onları eksiksiz olarak yerine getirmek olmazsa olmazlarımızdır. Tabii ki bunlar yetmez; sosyal hayatta, ikili ilişkilerde, alışverişte, akrabayı gözetmede, komşu hakkında, çevre ve diğer canlılarla ilgili tutum ve davranışlarınızda Kur’an ve sünnet ışığında bir hayat sürmemiz gerekir. Bunların yanında; eşitlik, adalet, hakkaniyet, kul hakkı, şefkat, merhamet ve ihsan konularında sarsılmaz bir erdeme sahip olmakta kaçınılmazdır. Ahlak ve etik değerleri de bütün bunları kapsayacak şekilde bir şemsiye olarak görmek de göz ardı edilmemelidir. Sonuç olarak; ölmeden önce ölme konusunda her türlü hazırlığı kendimiz burada yaparak hurcumuz dolu bir şekilde ahiret yolculuğuna çıkmak en temel hedef ve gayemiz olmalıdır. Yoksa arkamızdan yapılan hiç bir şey bizi diğer tarafta kurtarmaya yetmeyecektir. Bu bilinçle arkamızdan gelecek Kur’an bizi kurtarmayacağı için arkasından gideceğimiz Kur’an bizi ebedi kurtuluşa taşımış olacaktır. Kolay olduğunu söylemek mümkün olmamakla birlikte cennet için değmez mi? Esenlik dileklerimle, Erol Aydın
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.