BU MİLLET SİZİ ŞÜKRAN VE MİNNETLE DAİMA ANACAKTIR.
ÜSTADIMIZIN VARİSLERİ KAHRAMAN AĞABEYLERİMİZİN YÜKSEK FERASETİ, KESKİN NAZARLARI, SANKİ BU GÜNLERİ GÖRMÜŞ GİBİ, BİZLERE GÜNEŞ GİBİ IŞIK VE REHBER OLDULAR...
BAZI KENDİNİ BİLMEZ HADDİNDEN TECAVÜZ EDENLER, BU KAHRAMAN AĞABEYLERİMİZİ İKTİDARI DESTEKLİYOR DİYE MAALESEF ELEŞTİRMİŞLERDi...
Üstadımız Bediüzzaman Said Nursi (r.a.) hazretlerinin rahle-i tedrisinde, taht-ı riyâset’inde ve terbiyesinde yetişen kahraman ağabeylerimiz, Keskin nazarları ve ferasetleriyle, meşru olan hükümet’e ve açık açık Recep Tayyip Erdoğan beyefendiye destek vermek, sitayişkarane, mültefitane ve övgüyle bahsetmek teşvik ve teşci etmekle ve Mustafa Sungur ağabeyimize ehvenüşşer mi? diye sorulduğunda, “ne ehvenüşşerri kardeşim! Azamul hayırdır” diyerek mukabele edip, destek ve sahip çıktıkları, ve bu destekleriyle ülkemizin ve alem-i İslamın azılı düşmanları olan iç ve dış zındıka komitelerinin tüm planlarını akim bırakarak çok büyük kazanımlara vesile olmaları, topluma yön vermede pusula gibi şaşmaz müdakkik rota gibi öğreti ve ikazatlarıyla, sel gibi gelecek tahribat ve fitnelerin büyük oranda önüne geçmişlerdir.
İmanlarının tereşşuhatından fışkıran, keskin nazarlı ferasetleriyle, başta vefat eden ağabeylerlerimizden Mustafa sungur ağabey, Said Özdemir ağabey, Salih Özcan ağabey, Ahmed Aytimur ağabey, Abdullah yeğin ağabey, AbdulKadir Badıllı ağabey (R.h.ecmain) ve şuan hayatta olan, Mehmet fırıncı ağabey ve üstadımızın vekili Hüsnü Bayram ağabeylerimizin, Üstadımıza layık bir talebe, bu vatan ve millete ve İslam alemine karşı vazifesini bi temamiha yapmış birer kahraman olarak tarihe geçmişlerdir...
Bazı kendini bilmez ve haddinden tecavüz etmiş ferasetleri dümura uğramış, hiçbir vizyon ve hizmete sahip olmayan, sadece ve sadece terakkiyatını eleştirme ve ötekileştirmede bulan, ilerleme ve rüçhaniyeti tek dişi kalmış canavarların mel’abegah’ı ve mimsiz medeniyetin varisi işgalci ve istilacı batılılar da arayan, zındıka komitelerinin gönüllü piyon, tetikçi, kalemşör ve avukatlığına soyunmakta beis görmemiş bu hilkat acibeleri, maalesef ve maalesef bu islam kahramanı ağabeylerimizi, eleştirerek ve hatta daha da ileri giderek, biz Nur talebelerine, “sizin akıllarınız ağabeylerinizin cebinde mi? “ deme cür’et’inde bulunarak edepsizlikte dahi sınır tanımamışlardır. Bizlere bu iftira ve bühtanları atanların bilakis kendi akıllarının kimlerin cebinde olduğu gün gibi bugün aşikar ortaya çıkmıştır...
Bu menfi ve tahribatçı şer odaklarının gece gündüz aleyhinde bulunarak eleştirdikleri sayın Muhterem Recep Tayyip Erdoğan beyefendi, üstadımızın çok istediği üç büyük vasiyetlerinden olan, Risale-i Nur’un devlet eliyle basılması, firenklerin sembolü olan şapkanın askerimizin başından kaldırıması ve Ayasofya camiinin tekrar asliyetine rücu edilmesi vasiyetini yerine getirmek ve İttihad-ı İslam’a kuvvet vermekle bir islam kahramanı paye ve nişanını bihakkın haketmiştir.
Bizim kahraman ağabeylerimiz, ne dünya malı ne sevgisi ne makam ve ne de şöhret peşinde asla koşmamış, dünyalarını ve gençliklerini millet ve vatanına Alem-i İslama feda ederek, tüm hayatlarını İman ve Kur'an hizmetine, İslam toplumunu, anarşi terör ve imansızlık cereyanına karşı korumakla geçirmiş, Ülkelerini terketmemiş, vatan ve milletlerine asla hıyanet etmeyerek, azami takvayı esas alarak Bediüzzaman hazretlerine layık birer talebe ve varis olduklarını ispat etmişlerdir...
Bu millet sizi şükran ve minnetle daima anacaktır. Rabbim Siz ağabeylerimizden ebediyyen razı olsun...
Murat FİDAN