Sedat Memili
Köşe Yazarı
Sedat Memili
 

CUMHURİYET KUTLAMALARI VE FİLİSTİN

Merdiven altı inanç pazarlamacıları yanılmıştır; İnançlı halkımız, özgür ibadetin ancak özgür ülkede olabileceği bilincine ulaşmış ve cumhuriyetine sahip çıkmıştır.   Cumhuriyet kurulduğu zaman babam henüz 4 yaşındaydı. Dedem doğduğunda Osmanlı yurttaşıydı, Cumhuriyetin bir yurttaşı olarak öldü. Babam ise Cumhuriyetin bir ferdiydi. O zamanlar, Avustralya 22, Mısır ise 1 yaşındaydı. Yani şöyle bir baktığınızda dedem, Norveç, Yeni Zelenda ve Avustralya gibi onlarca ülkeden daha yaşlıydı.   Cumhuriyet’ten sadece 4 yaş küçük olan babam Suudi Arabistan’dan 5 yaş büyük abisiydi. Cumhuriyet, Türkiye’yi, ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan inşa ederken 15. Kuruluş yıldönümünde babam, Akkapı İlkokulunun koridorlarını aşındırıyordu. Henüz İsrail Devleti’nin adı bile yoktu. Babam, ülkesi adına askere gittiği dönemde “Kuzey ve Güney Kore, Endonezya, Vietnam, Suriye, Ürdün gibi onlarca devletin kuruluşuna tanık olundu. 1973 yılında Cumhuriyet’in 50. Yılını coşku ile kutlarken, bugün dünyada var olan devletlerin henüz 58 tanesi hayatta değildi. Cumhuriyetimiz bugün dünyada var olan 130 ülkeden daha yaşlıdır. Belki kimse merak etmedi ama yine de söyleyeyim… Bendeniz, bugün dünyada var olan 110 devletten daha yaşlıyım… 50. Yıl kutlamalarında biraz durup karşılaştırma yapalım.   50.YIL KUTLAMALARI   50. Yıl kutlamalarında liseyi yeni bitirmiş, cumhuriyet eğitimi almış bir gençtim. O günlere tanık olmak kısmet oldu. Şanslıydım. O yıllar,“Kutlama yapılır gibi” yapılmadı; gerçekten kutlama yapıldı. Yıldönümünün yaklaşık bir yıl öncesinden bir kanun çıkarıldı. (*)Kanunun 2. Maddesi, kutlama programlarının amacını şöyle açıklıyordu: “Milletimizin istiklaline, tarihi haklarına ve yurdumuza yapılan haksız saldırılara karşı milletçe direnişi, saldırgan düşmanları yurdumuzdan kovmak için şahlanan milli şuur ve milli mücadele ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ ilkesini temel sayan, insan hak ve hürriyetlerine dayalı, milli demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuş ve gelişimini,  Türkiye Cumhuriyeti’nin varlık ve hayat sebebi olan Atatürk inkılabının milli hayatımızdaki önemli rolünü,  Türk milli mücadelesinin mazlum milletlerin kurtuluş çabalarına örnek ve önder oluşunu,  Modern Türk devletinin dünya milletleri aracındaki yerini,  İnsan hak ve hürriyetlerini geliştirme ve koruma azmini,  ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesine bağlılığını,  Türk milletinin bütün fertleriyle kaderde, kıvançta ve tasada ortak bölünmez bir bütün halinde milli şuur ve ülkü etrafında birleşme gereğini bütün imkânlardan yararlanarak içte ve dışta duyurmak, anlatmak ve kavratmaktır..” Ondan sonra diğer maddeler geldi. Fark ettiğiniz gibi, milli kurtuluş savaşının değerini, ülkemiz kuruluşunun temel niteliklerinin listesi yapılmış. Sadece bu nitelikler bile Araplaşmayı hedefleyenler için çıkmaz yoldur. Kanun özel olarak 10 ay önce çıkarılmıştı ki, bütün kurumlar, hazırlıklarını tamamlamak için yeterli süreleri olsun… Cumhuriyet’in 50. Yıl kutlamaları en muhteşem bayram havasında gerçekleşti. Sadece Adana’da değil, Türkiye’nin dört bir yanında etkinlikler ve kutlama şenlikleri yapıldı. Cumhuriyet bilinçlendirmesi kapsamında “Yurdun her tarafında konferans, seminer ve festivaller tertibi; kitap, broşür, filim ve öğretici malzeme yayını, Türk Bayrağı, madalya, pul, rozet dağıtımı ve tedavülü ile v. s. Hususlar” (Madde 5) konusunda çalışmalar yapıldı. Bugün benim kütüphanemde Cumhuriyet’in 50. Yılı onuruna basılmış onlarca kitap vardır.   FİLİSTİN VE CUMHURİYET Devleti yönetmek, öncelikle yurttaşlarına karşı içtenliği gerektirir. Bugün Filistin’in uğradığı saldırı / mezalim / katliam gerekçe gösterilerek, Cumhuriyetin 100 yılı kutlamaları gevşetildi ve gereken değer verilmedi. Kamuoyuna öyle yansıdı. Sonradan bu görüş yalanlandı ama kutlamaların neden iptal edildiği açıklanmadı. 50 Yıl önce aynı bugün gibi, Mısır, İsrail’e saldırdı (6 Ekim 1973) ve İsrail, birkaç günde kendini toparlayıp karşı saldırıya geçti. (**) Ortadoğu bir anda kana bulandı… Oluk gibi kan aktı. Aynı bu ay gibi. Hiç kimsenin aklına Cumhuriyet kutlamalarını iptal etmek gelmedi. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ve Başbakan’da Naim Talu idi… Onlar şunu biliyorlardı Cumhuriyetin temel ilkeleri ile yönetilen bir ülkeye kolay kolay saldırı gerçekleşmezdi. Gazze’ye yapılan mezalimi lanetliyorum… (Bu başka bir yazının konusu). Bu olay, Cumhuriyet yönetimin önemini kanıtlar. Gazze katliamları yaşanmasın diye cumhuriyete sarılmak zorunludur. Gazze katliamı Cumhuriyetin ne denli değerli olduğunu göstermektedir. Cumhuriyeti yasaklamak, önemsizleştirmek, gereğini yapmamak, yeni Gazzelerin zeminini hazırlar. Merdiven altı inanç pazarlamacıları yanılmıştır; Halkımız, özgür ibadetin ancak özgür ülkede olabileceği bilincine ulaşmış ve cumhuriyetine sahip çıkmıştır. Her ne kadar iktidara yakın televizyonlar program yapmasalar da, devlet bankaları ne kadar reklam vermemiş olsa da sokaktaki halk cumhuriyetine sahip çıkmıştır… Sadece Cumhuriyete sahip çıkanların sesi olacak siyasi bir lider henüz ufukta görülmemektedir. Ama Türkiye’nin talihi bu… En büyük liderler en karanlık zamanda ortaya çıkar. Mustafa Kemal Atatürk gibi…   (*) 4.4.1975 Tarih ve 14498 Sayılı “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 50 nci yıldönümünün kutlanması hakkında kanun. (**) Yom Kippur Savaşı ve bugün ile kıyaslanması, önümüzdeki yazının konusudur.        
Ekleme Tarihi: 30 Ekim 2023 - Pazartesi

CUMHURİYET KUTLAMALARI VE FİLİSTİN

Merdiven altı inanç pazarlamacıları yanılmıştır; İnançlı halkımız, özgür ibadetin

ancak özgür ülkede olabileceği bilincine ulaşmış ve cumhuriyetine sahip çıkmıştır.

 

Cumhuriyet kurulduğu zaman babam henüz 4 yaşındaydı. Dedem doğduğunda Osmanlı yurttaşıydı, Cumhuriyetin bir yurttaşı olarak öldü. Babam ise Cumhuriyetin bir ferdiydi. O zamanlar, Avustralya 22, Mısır ise 1 yaşındaydı. Yani şöyle bir baktığınızda dedem, Norveç, Yeni Zelenda ve Avustralya gibi onlarca ülkeden daha yaşlıydı.

 

Cumhuriyet’ten sadece 4 yaş küçük olan babam Suudi Arabistan’dan 5 yaş büyük abisiydi.

Cumhuriyet, Türkiye’yi, ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan inşa ederken 15. Kuruluş yıldönümünde babam, Akkapı İlkokulunun koridorlarını aşındırıyordu.

Henüz İsrail Devleti’nin adı bile yoktu.

Babam, ülkesi adına askere gittiği dönemde “Kuzey ve Güney Kore, Endonezya, Vietnam, Suriye, Ürdün gibi onlarca devletin kuruluşuna tanık olundu.

1973 yılında Cumhuriyet’in 50. Yılını coşku ile kutlarken, bugün dünyada var olan devletlerin henüz 58 tanesi hayatta değildi.

Cumhuriyetimiz bugün dünyada var olan 130 ülkeden daha yaşlıdır.

Belki kimse merak etmedi ama yine de söyleyeyim… Bendeniz, bugün dünyada var olan 110 devletten daha yaşlıyım…

50. Yıl kutlamalarında biraz durup karşılaştırma yapalım.

 

50.YIL KUTLAMALARI

 

50. Yıl kutlamalarında liseyi yeni bitirmiş, cumhuriyet eğitimi almış bir gençtim. O günlere tanık olmak kısmet oldu. Şanslıydım.

O yıllar,“Kutlama yapılır gibi” yapılmadı; gerçekten kutlama yapıldı.

Yıldönümünün yaklaşık bir yıl öncesinden bir kanun çıkarıldı. (*)Kanunun 2. Maddesi, kutlama programlarının amacını şöyle açıklıyordu:

Milletimizin istiklaline, tarihi haklarına ve yurdumuza yapılan haksız saldırılara karşı milletçe direnişi, saldırgan düşmanları yurdumuzdan kovmak için şahlanan milli şuur ve milli mücadele ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ ilkesini temel sayan, insan hak ve hürriyetlerine dayalı, milli demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuş ve gelişimini, 

Türkiye Cumhuriyeti’nin varlık ve hayat sebebi olan Atatürk inkılabının milli hayatımızdaki önemli rolünü, 

Türk milli mücadelesinin mazlum milletlerin kurtuluş çabalarına örnek ve önder oluşunu, 

Modern Türk devletinin dünya milletleri aracındaki yerini, 

İnsan hak ve hürriyetlerini geliştirme ve koruma azmini, 

‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesine bağlılığını, 

Türk milletinin bütün fertleriyle kaderde, kıvançta ve tasada ortak bölünmez bir bütün halinde milli şuur ve ülkü etrafında birleşme gereğini bütün imkânlardan yararlanarak içte ve dışta duyurmak, anlatmak ve kavratmaktır..”

Ondan sonra diğer maddeler geldi. Fark ettiğiniz gibi, milli kurtuluş savaşının değerini, ülkemiz kuruluşunun temel niteliklerinin listesi yapılmış.

Sadece bu nitelikler bile Araplaşmayı hedefleyenler için çıkmaz yoldur.

Kanun özel olarak 10 ay önce çıkarılmıştı ki, bütün kurumlar, hazırlıklarını tamamlamak için yeterli süreleri olsun…

Cumhuriyet’in 50. Yıl kutlamaları en muhteşem bayram havasında gerçekleşti. Sadece Adana’da değil, Türkiye’nin dört bir yanında etkinlikler ve kutlama şenlikleri yapıldı. Cumhuriyet bilinçlendirmesi kapsamında “Yurdun her tarafında konferans, seminer ve festivaller tertibi; kitap, broşür, filim ve öğretici malzeme yayını, Türk Bayrağı, madalya, pul, rozet dağıtımı ve tedavülü ile v. s. Hususlar” (Madde 5) konusunda çalışmalar yapıldı.

Bugün benim kütüphanemde Cumhuriyet’in 50. Yılı onuruna basılmış onlarca kitap vardır.

 

FİLİSTİN VE CUMHURİYET

Devleti yönetmek, öncelikle yurttaşlarına karşı içtenliği gerektirir.

Bugün Filistin’in uğradığı saldırı / mezalim / katliam gerekçe gösterilerek, Cumhuriyetin 100 yılı kutlamaları gevşetildi ve gereken değer verilmedi. Kamuoyuna öyle yansıdı. Sonradan bu görüş yalanlandı ama kutlamaların neden iptal edildiği açıklanmadı.

50 Yıl önce aynı bugün gibi, Mısır, İsrail’e saldırdı (6 Ekim 1973) ve İsrail, birkaç günde kendini toparlayıp karşı saldırıya geçti. (**)

Ortadoğu bir anda kana bulandı… Oluk gibi kan aktı. Aynı bu ay gibi.

Hiç kimsenin aklına Cumhuriyet kutlamalarını iptal etmek gelmedi.

Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ve Başbakan’da Naim Talu idi…

Onlar şunu biliyorlardı

Cumhuriyetin temel ilkeleri ile yönetilen bir ülkeye kolay kolay saldırı gerçekleşmezdi.

Gazze’ye yapılan mezalimi lanetliyorum… (Bu başka bir yazının konusu). Bu olay, Cumhuriyet yönetimin önemini kanıtlar.

Gazze katliamları yaşanmasın diye cumhuriyete sarılmak zorunludur.

Gazze katliamı Cumhuriyetin ne denli değerli olduğunu göstermektedir.

Cumhuriyeti yasaklamak, önemsizleştirmek, gereğini yapmamak, yeni Gazzelerin zeminini hazırlar.

Merdiven altı inanç pazarlamacıları yanılmıştır; Halkımız, özgür ibadetin ancak özgür ülkede olabileceği bilincine ulaşmış ve cumhuriyetine sahip çıkmıştır.

Her ne kadar iktidara yakın televizyonlar program yapmasalar da, devlet bankaları ne kadar reklam vermemiş olsa da sokaktaki halk cumhuriyetine sahip çıkmıştır…

Sadece Cumhuriyete sahip çıkanların sesi olacak siyasi bir lider henüz ufukta görülmemektedir.

Ama Türkiye’nin talihi bu… En büyük liderler en karanlık zamanda ortaya çıkar.

Mustafa Kemal Atatürk gibi…

 

(*) 4.4.1975 Tarih ve 14498 Sayılı “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 50 nci yıldönümünün kutlanması hakkında kanun.

(**) Yom Kippur Savaşı ve bugün ile kıyaslanması, önümüzdeki yazının konusudur.

 

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.