İnsanı bir kap olarak düşünürsek, doğal olarak bunun içinde de bir şeylerin bulunması doğaldır. İçindekileri maddi ve manevi olarak ta ayırmak gerekir. Maddi kısmı bu yazının konusu olmadığı için manevi kısmına odaklanmaya çalışacağım.
Her insanın İslam fıtratı üzere dünyaya gelmiş olduğu herkesin malumudur. Dolayısı ile Yüce Allah bu kabı en azından ruh vererek şekillendirmiştir. Bundan sonrası önce ailesi, daha sonra çevresi ve son olarak ta kişinin kendi cüzi iradesi ile şekillenmiş olacaktır. Çocuğun özü ve mayasının sağlam olması annesinden geçmektedir. Daha anne karnında başlayan bu kutsal ilişki sonsuza kadar devam edecektir.
Anne; inancı, dünya görüşü, kutsal değerleri, idealleri, beklentileri ve hayalleri çerçevesinde çocuğuna şekil verecektir. Bu temel eğitim ne kadar sağlam olursa bunun üzerinde inşa edilecek diğer süreçler de sorunsuz kat edilmiş olacaktır. Ailelerde direkt eğitimin dışında ebeveynlerin tavır, davranış ve alışkanlıkları birer hal eğitimi olarak çocuk tarafından benimsenip, onaylanacaktır. Bir rol ve model olarak çocuğun kişilik kazanması konusunda iyi veriler bu şekilde toplanmış olacaktır.
Belli bir yaşın sonrasında eğitim okulda devam edeceği için özellikle öğretmen bir çocuk için çok önemlidir. Sağlam bir aile kazanımın üstüne öğretmeni de olumlu katkılar yaptığında çocuk sarsılmaz bir şeklide ayakta duracaktır. Bundan sonraki aşamada çocuk etkileşim ve okumayla etrafını keşfederek başka dünyalara yelken açacaktır.
Okudukça, öğrendikçe daha çok merak ve ilgi ile ilim okyanusuna yelken açacaktır. Bu durum kabın dolma sürecini hızla tamamlayıp kendi serbest ve özgür iradesi ile karakteri oluşumunu da tamamlamış olacaktır. Bundan sonraki süreçte oturmuş bu kişilik ve karakterin başka yerlere evrilerek yoldan çıkması olası değildir.
Olgun bir insan olarak inancı, kutsalları ve evrensel değerler konusunda son derece duyarlı bir insan olarak etrafına da ışık saçmaya başlamış olacaktır. Böyle bir insan hem kendisi için hem de toplum için önemli bir kazanç ve katma değer olacaktır. Dolayısı ne iş yaparsa yapsa önce Allah’ın rızasını gözetecek bunun yanında değerlerine bağlı olarak topluma faydalı bir birey olacaktır.
Sonuç olarak; kişilik olarak kabın içinde ne varsa dışına da o sızmış olacaktır. Fakat kabın nerede ve nasıl dolduğu konusu da önemlidir. Geleceğimizin güvencesi ve teminatı olan geçlerimizin heba olmaması için kaplarını en güzel şekilde doldurmalarına yardımcı olmak elzemdir.
Esenlik dileklerimle,
Erol Aydın