Korona virüsü dolayısı ile ortaya birçok olumsuzluğun yanında az da olsa olumlu sonuçlarda çıkmış bulunmaktadır. Bu durumu fırsata çevirdiğimizde hayatımıza bir anlam da katmış olacağız. Dolayısı ile krizi fırsata çevirerek normal şartlarda gerçekleşme imkânı olmayan yeni kazanımlar elde etmemiz söz konusudur.
Bu salgın dolayısı ailece evlere kapanmış olmamız normalde rastlanır bir durum değildir. Yirmi dört saat boyunca bir arada bulunmak ilk başlarda sıkıcı gibi olsa da ortaya koyacağınız aksiyonlarla bu süreci verimli geçirmekte mümkündür.
Mesela ibadethanelerin toplu olarak namaza kapatılmış olmasını fırsat bilerek evde cemaat yapmak bir kazanç olacaktır. Böylece namaz sayesinde birlikte ortak bir eylem yapmanın hazzını iliklerinize kadar hissetmiş olacaksınızdır. Cemaate katılamayan bayanlarında bu sevaptan hissedar olmaları az şey değildir. Ayrıca çocuklarında bu cemaate katılması ile aile bağları güçlenmiş olarak sağlam bağlar oluşturulmuş olacaktır.
Bunun yanında toplu okuma saatleri düzenleyebilir, hatta ortak dersler yaparak aidiyet duygusunu en üst seviyeye çıkarmış olmanız da bir kazançtır. Bütün bunlar ailenin bir arada ortak zaman geçirmesi adına olumlu ve pozitif eylemlerdir. Normal zamanlarda bu tür eylemler söz konusu olmadığına göre bunu da fırsat olarak görüp değerlendirmek gerekir. Ayrıca evde ortak olarak uygulayacağınız bir hobi ve geleneksel el sanatları ile uğraşmanız bile hem sıkılmanızı önleyecek hem de unutulmaya yüz tutmuş sanatların yaşamasına katkı sunmuş olacaksınızdır.
Bütün bunlara ek olarak günlük tutabilir, anılarınızı yazabilirsiniz. Şu an için bir şey ifade etmiyor gibi gözükse de tarihe not düşmek akılcı ve rasyonel bir davranış olacaktır. Bu anıları bir asır sonra torunlarınız okuduğunda onlar için hazine değerinde veriler olduğunu, yine hesaba katmak gerekir.
Bu ve benzeri aksiyonları almadığınız zaman ise karantina günleri işkenceye dönerek azap kaynağı olacaktır. Bu sefer eş ve çocuklarınızla didişerek negatif enerji ile hayatı daha da çekilmez hale getirmeniz de olasıdır. Bütün bunların bir sınav ve imtihan olduğu düşüncesi ile olayları tevekkülle karşılamak hem bize hem de çevremize moral olacaktır.
Sonuç olarak: as olan sıkıntılı dönemleri hasarsız atlatabilme erdemini gösterebilmektir. Bunu başarabildiğimiz zaman kendimize olan güvenimiz artacak ve bununla birlikte etrafımıza da ışık olmaya devam edeceğizdir. Her gecenin mutlaka bir sabahı olduğu düşüncesi ile bu günlerinde geçeceğini sabır ve sağduyu ile düşünüp mutlu olmamız kendi elimizdedir. Tabi bunu tam tersi de yaşamı çekilmez kılacaktır.
Esenlik dileklerimle,
Erol Aydın