Tam tamına 16 yıl geçti. Bu süre içerisinde çok sıkıntılar çektik, çok badireler, ihanetler ve birde darbe gördük. Bir çok masum öldü. Vatan için, bayrak için, birliğimiz ve milli güvenliğimiz için; "ŞİMDİ ÖLMEYECEK İSEK  NE ZAMAN ÖLECEĞİZ ANNE BABA"  diyen gencecik kadın, erkek, çocuk, genç,ihtiyarı o gün CENNET-İ ÂLAYA uğurladık. Kimimiz üzüldük, beyaz kefenlileri kıskandık.  Keşke bende, bende ŞEHİT OLSA İDİM dedik.  Kimimiz bu güzel ölüme sevindik... Ve sonun da  YENİ BİR DÖNEM YENİ BİR SİSTEM YENİ BİR TÜRKİYE için sandık başına gittik. Geçmişi... Kaosları... Karaborsa dönemlerini... Sıraları,kuyrukları, devasa çöp dağlarını, yokları, "TSK ülke idaresine el koydu" diyen ihtilalleri,  yüksek enflasyonları,  3 ay gibi kısa süren KOALİSYON hükümetlerini, Başındaki bu örtü ile OKULA GİREMEZSİN diyen solakşörleri ve daha nice SIKINTILARI VE AYRIMCILIKLARI GÖRMEMEK ve YAŞAMAMAK İÇİN DEVAAAAAAAAAM dedik. Peki İŞLEM BİTTİ Mİ? Sandıktan alınan İCAZET ile bütün SIKINTILARIMIZ, PROBLEMLERİMİZ, HAYALLERİMİZ, YAPMAK İSTEYİPTE , YAPAMADIKLARIMIZ BİTTİ Mİ? HAYIR!!!! Peki bundan sonra  NE YAPACAĞIZ? NE OLACAĞIZ? BİZİ NELER BEKLİYOR? NELERE CEVAP VERECEĞİZ?  ve  en önemlisi; DÜNYA DA YERİMİZ NE VE NEREDE OLACAĞIZ. Bu zamana kadar hep cepten yedik. Askerî sahada ki dışa bağımlılığımızı  kısmen bitirsekte hâlâ yapacağımız iş, alacağımız çok yol var. Zira bu zamana kadar yapmaya çalıştığımız askerî araç, gereç ve muhimmatlar ile vatanımızı korurken harcadığımız parayı, vatanımıza saldıranlara ödedik. 30 küsür yıldır devam eden bu karmaşık düzeni ve sistemi  değiştirmek için ortaya koyduğumuz çaba akıttığımız kanla ölçüldü. Bunu yaparken de en büyük acıyı, sıkıntıyı, eza ve cefayı,üzüntüyü gene milletimiz ödedi ve en önemlisi de  HEPİMİZİN CANI YANDI ÜZÜLDÜK, ÜZÜLÜYORUZ. PEKİ NE YAPACAĞIZ? Cevap ve çare bekleyen bir çok problemlerimiz var.  Genç bir nüfusumuz, Hâlâ işlemeyi bekleyen topraklarımız, Üç tarafı denizlerle çevrili denizlerimiz, Yeraltı ve yerüstünde dünyanın emperyal güçlerin adeta ağızlarının suyunu akıtan zenginliklerimiz, Turizm cenneti kıyılarımız ve ormanlarımız ve daha nice keşfedilmeyi ve  İŞLEMEYİ BEKLEYEN KAYNAKLARIMIZ VAR!!! Şimdi  HANGİ KALKINMAYI BENİMSEYECEĞİZ.  VE O İSTİKAMET ÜZERE KOŞACAĞIZ. Askeri anlamda güçlenerek para kazanan ülkelerden mi olmak istiyoruz? yoksa,  Güney Kore gibi teknoloji, Kuzey Kore gibi nükleer bazlı silahlarla mı? Hollanda gibi tarım, ABD gibi silah tüccarı, İspanya gibi turizm girişimlerini birleştirerek karma/ılımlı kalkınma modelini mi , benimseyeceğiz? YA  EĞİTİM? Yıllarca YAZ/BOZ TAHTASINA DÖNEN MİLLİ EĞİTİME NE DEMELİ? HAYDİ TÜRKİYE!!! YOLUNU SEÇ!!! ŞİMDİ KOŞMA!! ŞİMDİ KANATLANMA ZAMANI!!! TERCİHİMİZİ YAPALIM, VE .... Selâm ve dua ile  Bülent ERTEKİN