SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN (KUDDİSE SIRRUH) HAZRETLERİNİ RAHMETLE, MUHABBETLE, ŞÜKRANLA, ANIYORUZ.

SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN (KUDDİSE SIRRUH) HAZRETLERİNİN VEFATININ 63. SENESİNDE RAHMETLE, MUHABBETLE, ŞÜKRANLA, ANIYORUZ. Bugün16.09.2022 Vefatının 63. senesi. Ehli Sünnet vel cemaat itikadını yaşayan, yaşatan yayan büyük müceddid Süleyman Hilmi Tunahan(kuddise sirruh) hazretlerinin biz gafillerin gözünden kaybolmasının sene-i devriyesi. Allah demenin yasak olduğu, yazısı değiştirilmiş, medreseleri kapatılmış, hilafetin ilga edildiği, cenaze yıkayacak imamın dahi bulunamadığı, her türlü dini yayın ve neşriyatın yayınlanması değil düşünülmesinin yasak olduğu o zifiri karanlık günlerde ezeli takdir ile 1925 li yıllardan başlayarak; yok olmaya yüz tutmuş ehli sünnet vel cemaat yolunu ihya ederek büyük bir çığır açan o zatı muhteremi minnetle, rahmetle yad ediyoruz. Makamı ali olsun. Süleyman Hilmi Tunahan efendi hazretleri'nin(kuddise sirruh) davası İslam davası, Ümmet davasıydı. Onun her sabah namazlarından sonra talebeleriyle beraber gözyaşları içinde yapmış olduğu dua; Ümmet-i Muhammed içindi. Dualarında: "Allahım Ümmet-i Muhammed'i dinin etrafında, kitabın etrafında, nurunun ve hidayetinin etrafında topla" olurdu. En son vefatından kısa zaman önce; 1959 senesinde; Topçular tekamül kursunu ziyaret edip, talabelerine, evlatlarına sohbetten sonra özetle son sözleri şu olmuştur. "Sizi tebrik ederim çocuklar. Burada öğrendikleriniz ile Ümmet-i Muhammed'in evlâdını bataklıktan kurtarmaya hazırlanıyorsunuz. Bu ne yüce vazifedir. Yemin ederim çocuklar, sizler dünyanın en bahtiyar insanları ve Hâtemü saâdet bahçesinin fidanlarısınız. Hepiniz Ümmet-i Muhammed'e yadigâr olsun". Yukarıdaki tavsiyeleri defaatle okuyup anlamak lazım.Büyük payda, gerçek payda ÜMMET-İ MUHAMMED. Ne buyurmuşlardı: "Evlatlarım ben bu ilmi sizlere, müftü olasınız, imam olasınız diye okutmuyorum.(Burada müftü olmaya, imam olmaya karşı bir tavrı kesinlikle olmamış bilakis tavsiye etmişlerdir.) İmanlı bir Ümmet-i Muhammed olasınız ve diğer Ümmet-i Muhammed'i irşad edesiniz diye okutuyorum. Kim menfaat için ilim okutursa, Allah Teâlâ onu çarpar" Duaları o yönde, tavsiyeleri o yönde tek derdi Ümmeti Muhammed ve evladının hidayetine vesile olmak. İşte bu aşk, iştiyak ve Ümmet-i Muhammed sevdası sayesinde 1960 lı yılların sonu 70 yılların başında Türkiye'nin camilerinin %70 ine imam ve hatip yetiştirmişti. Bu camilerden Ümmet-i Muhammed irşad edilmeye gayret edilmiştir. Cenaze namazı kılacak kimse bulunamayan en ucra köşelere bile talebeleri hizmet götürmüştü. Bugün bazı inkirazlar yaşansa da, onun tavsiye ve göstermiş olduğu, yaşamış ve yaşatmış olduğu islam davasında; kuruluş ve hizmet gayesi çizgisinden zikzak vuku bulsa da; bizler her zaman iyimseriz. Kardeşlerimizin ye'se düşmesine gerek yoktur. Su akar yolunu bulur. Biz kendimize bakalım, dua ve ilticalarımıza devam edelim ve meyus olmayalım. Yolda teker patlayınca, patlak tekerle yol alınmaz. Çare tekeri değiştirmektir.. Bizler bugüne kadar hep teker patlak deyip eleştirdik. Artık sahaya inme zamanı gelmedi mi? Bu mübarek zatın emanetlerinin ehil ellerde devam etmesi için; daha ne kadar bekleyeceğiz.. Her geçen gün zarardayız. Zararın neresinden dönülürse kârdır.. Laf değil icraat zamanı inşaAllah.. Müceddid islam alimlerinin açtığı temeli sağlam ehli sünnet davası kolay kolay imha edilemez.. Fetret devirleri olur, inişler çıkışlar olur fakat tekrar toparlanır. İslam tarihinde buna bir çok misal anlatılabilir. Netice! Bendeniz kardeşinizin şahsi kanaatim şudur. Anadolu coğrafyasında onlarca büyük çapta, yüzlerce küçük çapta ehli sünnet cemaat var. Milyonlarca müntesibi olan devasa bir Ümmet topluluğumuz var. Kahır ekseriyetde akide noktasında bir sıkıntımız yok. Bu ehli sünnet ve akide noksanlığı olmayan bu gruplar önünde sonunda bir araya gelmek mecburiyetinde kalacak. Nasıl olacak. ne şekil olacak fakat sonunda olacak. Bu hilafet birliğinde olur, Ümmet birliğinde olur. "Allahu teala nurunu tamamlayacaktır"! Bin yıl İslam'a sancaktarlık yapan bir millet buna muvaffak olacaktır inşaAllahu Teâlâ.. Selam ve dua ile Adnan Bayraktar 15.09.2022