Kim ne derse desin, öyle veya böyle ülke olarak bir çok ürünü kendi imkânlarımız ve kendi mühendislerimiz ile yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Zira yapacak daha çooooook iş, gidilecek çooooook yolumuz var.
Özellikle de savunma sanayiinde TSK'nın ihtiyaçlarını kendi imkânlarımız ile geliştiriyor, geliştirmekle de kalmıyor bir müddet sonra da en iyilerini, en güzellerini ve segmentinin en ileri derecede plânlarını yapıyoruz. Geçtiğimiz 15 yıl içinde çeşitli çalışmalarımız ve kazanımlarımız oldu. Test altyapılarımız oluştu. En önemli kollardan biri olan insan kaynakları oluşturuldu. Ar-Ge projeleriyle de bunlar desteklendirildi. MİLGEM'i, ATAK'ı, ALTAY'ı, HÜRKUŞ'u, ANKA'yı yaptık. Fakat bunların üzerindeki pek çok alt sistem, parçalar, dışarıdan aldığımız ürünler... Tabii ki bu safha da hem kendimizi geliştirmeye, hem de ürünlerimizi geliştirmeye devam ettik. İnsansız hava araçlarımızın üzerindeki kameraları geliştirmeye başladık. Bu kamerayı yurt dışından alıyorduk. Kendimizin üretmesi gerekiyordu, çalıştık, ürettik. Çok şükür...
ATAK helikopterini değişik ülkelere satalım dedik, ancak motoru yurt dışından getiriyorduk, önümüze engeller çıktı, satamadık. Dolayısıyla burada ayağımıza bağ olan şeyleri gördük. Bundan sonraki stratejimizin ayağımıza bağ olan konulara odaklanarak, bunları çözerek ilerlemek olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Müsteşarlığımız bir karar aldı ve bir Alt Sistemler Daire Başkanlığı kurdu. Şimdi Ar-Ge çalışmalarını bu sistem üzerinden yapıyor. Ülke olarak gizli sayalım bir ambargo altındayız. Bu durumun olumlu yanları var. Kendimiz üretmeye çalışıyoruz. Yapıyoruz da. Ambargolar bizi üretmeye teşvik ediyor. Biz ne zaman ki silahlı insansız hava aracını yaptık, anında dışarıdan 'Size artık kamera satmıyoruz.' dediler.
Biz kendimiz çalıştık ve ürettik. ASELSAN çalıştı ve bir kamera yaptı. Uçurduk, oldu. Karşı taraftan bu sefer de 'Tamam, satıyoruz.' mesajı geldi. İşimiz zor. Çok yakından takip ediliyoruz.
Evet, çok hemde çok yakından takip ediliyoruz. İçimizdeki hainler tarafından (dışarıdakileri zaten saymıyoruz) BAYAĞI İYİ TAKİP EDİLİYORUZ.
Artık Aselsanda faili meçhul,
BALKONDAN ATLAMALAR
BİLEKLERI KESMELER
TRAFİK KAZALARI çok şükür olmuyor. Olmayacakta İNŞAALLAH.
Artık beyinler dışarıya değil ülkelerinde kalarak
VATANINA
MİLLETİNE
BAYRAĞINA HİZMET AŞKI İLE can-ı gönülden çalışmaya başladı. Ekonomi kadar düşünen üreten beyin çarklarıda raya girdi.
SİZE ÜRÜN SATMIYORUZ! diyenlere bugün biz daha güzel ve en iyisini satıyoruz.
Size teşekkür ve dua ediyorum.
İyi ki bu ülkeye, benim ülkeme mal satmıyorsunuz. TEŞEKKÜRLER...
Lütfen bize mal satmayın.
Zira böylelikle içimizdeki
BİZİ ÇIKARDINIZ.
Teşekkürler Avrupa!
Teşekkürler İsrail!
Teşekkürler ABD!
Teşekkürler...
KUTSAL HAÇLI İTTİFAKI
Selâm ve dua ile
Bülent ERTEKIN
Anasayfa
Yazarlar
Bülent Ertekin
Yazı Detayı
Bu yazı 1791+ kez okundu.
TEŞEKKÜRLER KUTSAL HAÇLI İTTİFAKI...
Kim ne derse desin, öyle veya böyle ülke olarak bir çok ürünü kendi imkânlarımız ve kendi mühendislerimiz ile yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Zira yapacak daha çooooook iş, gidilecek çooooook yolumuz var.
Özellikle de savunma sanayiinde TSK'nın ihtiyaçlarını kendi imkânlarımız ile geliştiriyor, geliştirmekle de kalmıyor bir müddet sonra da en iyilerini, en güzellerini ve segmentinin en ileri derecede plânlarını yapıyoruz. Geçtiğimiz 15 yıl içinde çeşitli çalışmalarımız ve kazanımlarımız oldu. Test altyapılarımız oluştu. En önemli kollardan biri olan insan kaynakları oluşturuldu. Ar-Ge projeleriyle de bunlar desteklendirildi. MİLGEM'i, ATAK'ı, ALTAY'ı, HÜRKUŞ'u, ANKA'yı yaptık. Fakat bunların üzerindeki pek çok alt sistem, parçalar, dışarıdan aldığımız ürünler... Tabii ki bu safha da hem kendimizi geliştirmeye, hem de ürünlerimizi geliştirmeye devam ettik. İnsansız hava araçlarımızın üzerindeki kameraları geliştirmeye başladık. Bu kamerayı yurt dışından alıyorduk. Kendimizin üretmesi gerekiyordu, çalıştık, ürettik. Çok şükür...
ATAK helikopterini değişik ülkelere satalım dedik, ancak motoru yurt dışından getiriyorduk, önümüze engeller çıktı, satamadık. Dolayısıyla burada ayağımıza bağ olan şeyleri gördük. Bundan sonraki stratejimizin ayağımıza bağ olan konulara odaklanarak, bunları çözerek ilerlemek olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Müsteşarlığımız bir karar aldı ve bir Alt Sistemler Daire Başkanlığı kurdu. Şimdi Ar-Ge çalışmalarını bu sistem üzerinden yapıyor. Ülke olarak gizli sayalım bir ambargo altındayız. Bu durumun olumlu yanları var. Kendimiz üretmeye çalışıyoruz. Yapıyoruz da. Ambargolar bizi üretmeye teşvik ediyor. Biz ne zaman ki silahlı insansız hava aracını yaptık, anında dışarıdan 'Size artık kamera satmıyoruz.' dediler.
Biz kendimiz çalıştık ve ürettik. ASELSAN çalıştı ve bir kamera yaptı. Uçurduk, oldu. Karşı taraftan bu sefer de 'Tamam, satıyoruz.' mesajı geldi. İşimiz zor. Çok yakından takip ediliyoruz.
Evet, çok hemde çok yakından takip ediliyoruz. İçimizdeki hainler tarafından (dışarıdakileri zaten saymıyoruz) BAYAĞI İYİ TAKİP EDİLİYORUZ.
Artık Aselsanda faili meçhul,
BALKONDAN ATLAMALAR
BİLEKLERI KESMELER
TRAFİK KAZALARI çok şükür olmuyor. Olmayacakta İNŞAALLAH.
Artık beyinler dışarıya değil ülkelerinde kalarak
VATANINA
MİLLETİNE
BAYRAĞINA HİZMET AŞKI İLE can-ı gönülden çalışmaya başladı. Ekonomi kadar düşünen üreten beyin çarklarıda raya girdi.
SİZE ÜRÜN SATMIYORUZ! diyenlere bugün biz daha güzel ve en iyisini satıyoruz.
Size teşekkür ve dua ediyorum.
İyi ki bu ülkeye, benim ülkeme mal satmıyorsunuz. TEŞEKKÜRLER...
Lütfen bize mal satmayın.
Zira böylelikle içimizdeki
BİZİ ÇIKARDINIZ.
Teşekkürler Avrupa!
Teşekkürler İsrail!
Teşekkürler ABD!
Teşekkürler...
KUTSAL HAÇLI İTTİFAKI
Selâm ve dua ile
Bülent ERTEKIN
Ekleme
Tarihi: 20 Aralık 2017 - Çarşamba
TEŞEKKÜRLER KUTSAL HAÇLI İTTİFAKI...
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.