BİR DAHA BÖYLE BİR ŞEYE KALKIŞIRLARSA BİZ O FIRSATI ALMIŞ OLURUZ.(S.SOYLU) Ne kinleri... Ne nefretleri... Ne de düşmanlıkları bitecek. Yıllarca bu milletin sırtına binip insafsızca muamele eden gene bunlar. Ve bu millet bu CHP yi ebedi muhalefete iterek bu milletin partisi değilsiniz diyerek yapılan her seçimde yerini belirtti.  İktidarı sadece ihtilal sevdalıları ve rejim düşmanları ile el el vererek düşürenlerin artık o hayalleri de bitti. Bitti bitmesine de içlerindeki kin hâlâ bitmedi,  bitmeyecektir.  Hâlâ ihtilalden ve ihtilalcilerden medet uman sütü bozuklar var. Üstelik bunlar milletin meclisinin çatısının altında Demokrasinin yegane unsuru olan SEÇİMLE GELEN, SEÇİMLE GİDER prensibini BAŞARAMADIKLARI için olsa gerek tıpkı DEDELERİ gibi ali cengiz oyunları ile iktidarı yıkmak ve ele geçirmek hayallerinden bir türlü vazgeçmeyecekler. Şimdi bir de rejimi değiştireceklerini haykırıyorlar. Derler ya hani aç tavuk kendini darı ambarında görürmüş.  HDP, İP ve CHP'nin ortak sözcüsü gibi konuşan CHP'li Özgür Özel'in Başkan Erdoğan'ı ve devlet memurlarını tehdit eden skandal açıklamalarına bir yenisi daha eklendi. Özel yaptığı açıklamada: Saray rejiminin sonu geliyor. O son Atatürk'ün kemiklerini sızlatacak bütün bu atamaların, bütün bu liyakatsizliklerin de sonunu getirecek. Herkes şunu bilsin. Bütün devlet memurları... ......" Devlete... Devletin en üst kurumuna... Devletin kurumlarına... alenen sopa göstererek sonunuzu hazırlayın demeye getiriyor.. Oysa unuttuğu bir şey var. Bu devlet ve bu hükümet 2002 senesinden bu yana ve ondan önce bir çok ihtilallere, e-muhtıralara ve alçakça ayaklanmaları Allah'ın izni ile   VATAN MİLLET EL ELE vererek en güzel cevabı verdi. Millet artık ihtilal istemiyor.. E-muhtura istemiyor... Ahmeti Mehmete öldürten... Alevi Sünnü çatışması istemiyor. Buraya kadar tamam. Bundan sonrada olursa tıpkı 15 Temmuz da olduğu gibi belediyenin havuzunda abdestini alıp mermilere göğsünü siper etmesini verir. O gün bir şey eksikti. Aslında eksik değildi. Zira Namluyu elinde tutan Ahmet, namlunun ucunda Mehmet vardı. Namlunun ucundaki Mehmetler Ahmetlere merhamet ve şefkatle  Yapmayın... Silahlarınızı bırakın... Teslim olun... Demiş evlatları gibi sevdikleri KINALI kuzuları bağırlarına basmışlardı. Bugün gelinen noktaya bakarsak akl-ı selim ile beyanat veremeyen, vermeyen milletvekiline verilecek en güzel cevap: Sakın kaşıma...  Sakin kanatmaya çalışma... Aklınızı başınıza alın. Bir değil binlerce kez dahi düşünmeyi aklınızın ucundan dahi geçirmeyin. Zira o gün merhamet ve şefkat ile askerini bağrına basan bu millet emin olun ikinci bir şans vermez. İsterseniz yere göğe sığdıramadığınız, faaliyetleri için teşekkür, minnetler (!)sıraladığınız asil insan SOYLU dan bunun nerelere gideceğini okuyun. Okuyun ki aklınız başınıza gelsin. SIKIYORSA... MAÇANIZ YİYİYORSA deneyin. ................ Nasıl bir operasyon olduğunu da biliyorduk ama içerideki sistem çok karmaşık kompleks bir sistem. Yüzdeyüz bu tehlike geçti dediğim andan itibaren bana söylenecek şey sen 14 temmuzda böyle bir şey düşünüyor musun diye sorarlar.  Makul bir soru da olur ama ŞUNU DA SÖYLEYEBİLİRİM Kİ BİZ 15 TEMMUZDA ASIL YAPACAKLARIMIZI YAPAMADIK.  BU ÇOK NET YANİ.  BİZE BİR DAHA O FIRSATI VERİRLER Mİ BİLMİYORUM.  Yani bu şu :  BİR DAHA BÖYLE BİR ŞEYE KALKIŞIRLARSA BİZ O FIRSATI ALMIŞ OLURUZ. (Süleyman SOYLU) Akıllı olun... Sakin olun... Adam gibi durmayacaksınız ama.. Soylu'yu bir kez daha okuyun ve youtupa girip O GECEYİ DİNLEYİN.  https://youtu.be/LdAcBrlb2FQ Selam ve dua ile. Bülent ERTEKİN