Mezarlıklar kendisini vazgeçilmez sananlarla dolu...
Mevlâna Celaleddin-i Rumi
-Allah Allaaaaah, müdürüm, bu nedir şimdi?
-Ne yazıyor? Sen, ne anlıyorsun?
-Valla müdürüm, söz belli ki çok güzel, lâkin ben inanın hiç bir şey anlamadım.
-Anlarsın anarsıııın. Her şeyin bir vakti, bir de saati vardır. O an, işte o an geldimi beyninin devreleri yanar.
Vay be, demek müdür bize bunu anlatmak istiyordu haaaaa dersin.
Evet dostlar. Uzun yıllar hizmet sektöründe çalıştığımı bir önce ki yazımda belirtmiştim .
Malum adı üstünde HİZMET SEKTÖRÜ, bir ürün ve bu ürünü nihai tüketiciye ulaştırmak için yapılan tüm faaliyetler ve hizmetlerdir. Hizmetin kalitesine göre de piyasada bilinirliğiniz ve raflardaki satış grafiğiniz yükselir yada dibe çakarsınız.
Bu hizmeti yapan elbette HİZMETKARLAR vardır.
Biz onlara satış organizasyonu içerisinde,
SATICI,
PLASİYER,
MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ vs vs deriz. Kısaca amiyane adı ile SATICIDIR.
İşte bu satıcılar; bir müddet sonra nedeni bilinmez bir gurur ve enaniyete, ve kibirli davranışlar içerisine girerler. Kendilerini avam lisanı ile bulunmayan bir hint kumaşı zannederler.
İşte bu durumlarda devreye bu satıcıların başındaki bizler, yani müdürleri devreye girer. Artık eleman şirket ve şirket çalışanları için problem olmaya başlamış veya başlayacaktır. Problemin hemen hallolması gerekmektedir. Yönetici arkadaşlar, satıcılar ile toplantı yaptığımız odalara veya giriş çıkışların olduğu faal koridorlara bu mana dolu sözü asarlar.
MEZARLIKLAR KENDİSİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU.
Akıllı plasiyer ne demek istediğimizi anlar, Hemen kendine ve çalışmalarına çeki düzen verir. Kısa sürede görünen yerlere asılan bu söz, bir kişiyi veya kişileri HİZAYA GETİRMİŞTİR.
Lâkin anlamayan yada anlamak istemeyenlere de hemen akabin de küçük bir ders verilir. Oda şudur.
Satıcının yanına hemen yardımcı bir eleman verilir. Kendisine, bütün bir hafta yanına yedek bir arkadaş verildiği ve bu arkadaşa rutu yani gün içerisinde ziyaret ettiği bütün noktaları göstermesi istenilir. Satıcı kafasına elli kiloluk un çuvalı düşmüş gibi sersemler. Hemen müdürün odasına gider ve,
-Müdürüm ne oldu?, Neden bu arkadaşı yanıma verdiniz?, Yoksa benden ve işimden memnun değilmisiniz? Diye ardı arkası gelmeyen sorulara muhatap olursunuz. Bu küçük bir hatırlatma SATICI ARKADAŞIMIZI KENDİNE GETİRMİŞTİR.
Bundan sonraki çalışmaları biraz daha kontrollü ve satış prensiplerine uygun hal ve hareketlerle geçer. Satıcı artık seve seve de olmasa hizaya girmiştir.
Bir aydır gündemdeki konulardan biriside METAL YORGUNLUĞU idi. Ne metal yorgunluğumuş birader. Bir türlü bitmedi de bitmedi yaaaa.
Netice de bizim satıcıların tabiri ile METAL YORGUNLUĞUNA
müdür (Pardon GENEL MÜDÜR) el attı ve
MEZARLIKLAR KENDİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLUDUR....
dedi ve düğmeye bastı.
Helal olsun müdürüm.
Helal olsun sana. Yoksa bu arkadaşların burayı yada buraları bırakmak gibi ne bir niyetleri, nede gayretleri vardı.
Memleket sevdalısı olupta canı, cananı, bütün varını vatan sana feda olsun diyen sevdalıların kusura bakmasınlar ama
KENDİLERİNİ VAZGEÇİLMEZ sanmaları kadar
EBLEHCE BİR DÜŞÜNCE OLAMAZ OLMAMALI..
Hizmet bir bayrak yarışıdır. Kabul edersiniz veya etmezsiniz. Hizmetiniz bugün burdadır, yarın vatanın bir başka yerinde, bir başka departmanında, bir başka makam ve mevkiindedir. İlla bir makam ve mevki olacakta değil, bugün ülkenin en tepesindeki de vatana hizmet ediyor, bir erde hizmet ediyor.
Yeter ki, hizmetin mana ve ehemmiyetini bilenlerden olsunlar.
Son günlerde bulundukları mevkilerden istifa etti edecek haberlerini okuyunca işte aklıma taaa yıllar önce satıcı kardeşlerimin odalarına astığım Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretlerinin öz lâkin içi mana dolu bu sözü aklıma geldi
MEZARLIKLAR KENDİLERİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU
Selam ve dua ile..
Anasayfa
Yazarlar
Bülent Ertekin
Yazı Detayı
Bu yazı 1477+ kez okundu.
MEZARLIKLAR KENDİSİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU...
Mezarlıklar kendisini vazgeçilmez sananlarla dolu...
Mevlâna Celaleddin-i Rumi
-Allah Allaaaaah, müdürüm, bu nedir şimdi?
-Ne yazıyor? Sen, ne anlıyorsun?
-Valla müdürüm, söz belli ki çok güzel, lâkin ben inanın hiç bir şey anlamadım.
-Anlarsın anarsıııın. Her şeyin bir vakti, bir de saati vardır. O an, işte o an geldimi beyninin devreleri yanar.
Vay be, demek müdür bize bunu anlatmak istiyordu haaaaa dersin.
Evet dostlar. Uzun yıllar hizmet sektöründe çalıştığımı bir önce ki yazımda belirtmiştim .
Malum adı üstünde HİZMET SEKTÖRÜ, bir ürün ve bu ürünü nihai tüketiciye ulaştırmak için yapılan tüm faaliyetler ve hizmetlerdir. Hizmetin kalitesine göre de piyasada bilinirliğiniz ve raflardaki satış grafiğiniz yükselir yada dibe çakarsınız.
Bu hizmeti yapan elbette HİZMETKARLAR vardır.
Biz onlara satış organizasyonu içerisinde,
SATICI,
PLASİYER,
MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ vs vs deriz. Kısaca amiyane adı ile SATICIDIR.
İşte bu satıcılar; bir müddet sonra nedeni bilinmez bir gurur ve enaniyete, ve kibirli davranışlar içerisine girerler. Kendilerini avam lisanı ile bulunmayan bir hint kumaşı zannederler.
İşte bu durumlarda devreye bu satıcıların başındaki bizler, yani müdürleri devreye girer. Artık eleman şirket ve şirket çalışanları için problem olmaya başlamış veya başlayacaktır. Problemin hemen hallolması gerekmektedir. Yönetici arkadaşlar, satıcılar ile toplantı yaptığımız odalara veya giriş çıkışların olduğu faal koridorlara bu mana dolu sözü asarlar.
MEZARLIKLAR KENDİSİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU.
Akıllı plasiyer ne demek istediğimizi anlar, Hemen kendine ve çalışmalarına çeki düzen verir. Kısa sürede görünen yerlere asılan bu söz, bir kişiyi veya kişileri HİZAYA GETİRMİŞTİR.
Lâkin anlamayan yada anlamak istemeyenlere de hemen akabin de küçük bir ders verilir. Oda şudur.
Satıcının yanına hemen yardımcı bir eleman verilir. Kendisine, bütün bir hafta yanına yedek bir arkadaş verildiği ve bu arkadaşa rutu yani gün içerisinde ziyaret ettiği bütün noktaları göstermesi istenilir. Satıcı kafasına elli kiloluk un çuvalı düşmüş gibi sersemler. Hemen müdürün odasına gider ve,
-Müdürüm ne oldu?, Neden bu arkadaşı yanıma verdiniz?, Yoksa benden ve işimden memnun değilmisiniz? Diye ardı arkası gelmeyen sorulara muhatap olursunuz. Bu küçük bir hatırlatma SATICI ARKADAŞIMIZI KENDİNE GETİRMİŞTİR.
Bundan sonraki çalışmaları biraz daha kontrollü ve satış prensiplerine uygun hal ve hareketlerle geçer. Satıcı artık seve seve de olmasa hizaya girmiştir.
Bir aydır gündemdeki konulardan biriside METAL YORGUNLUĞU idi. Ne metal yorgunluğumuş birader. Bir türlü bitmedi de bitmedi yaaaa.
Netice de bizim satıcıların tabiri ile METAL YORGUNLUĞUNA
müdür (Pardon GENEL MÜDÜR) el attı ve
MEZARLIKLAR KENDİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLUDUR....
dedi ve düğmeye bastı.
Helal olsun müdürüm.
Helal olsun sana. Yoksa bu arkadaşların burayı yada buraları bırakmak gibi ne bir niyetleri, nede gayretleri vardı.
Memleket sevdalısı olupta canı, cananı, bütün varını vatan sana feda olsun diyen sevdalıların kusura bakmasınlar ama
KENDİLERİNİ VAZGEÇİLMEZ sanmaları kadar
EBLEHCE BİR DÜŞÜNCE OLAMAZ OLMAMALI..
Hizmet bir bayrak yarışıdır. Kabul edersiniz veya etmezsiniz. Hizmetiniz bugün burdadır, yarın vatanın bir başka yerinde, bir başka departmanında, bir başka makam ve mevkiindedir. İlla bir makam ve mevki olacakta değil, bugün ülkenin en tepesindeki de vatana hizmet ediyor, bir erde hizmet ediyor.
Yeter ki, hizmetin mana ve ehemmiyetini bilenlerden olsunlar.
Son günlerde bulundukları mevkilerden istifa etti edecek haberlerini okuyunca işte aklıma taaa yıllar önce satıcı kardeşlerimin odalarına astığım Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretlerinin öz lâkin içi mana dolu bu sözü aklıma geldi
MEZARLIKLAR KENDİLERİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU
Selam ve dua ile..
Ekleme
Tarihi: 16 Şubat 2018 - Cuma
MEZARLIKLAR KENDİSİNİ VAZGEÇİLMEZ SANANLARLA DOLU...
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.