Siyasetçi denilince akla gelmesi gereken ilk iş ne olmalı. Bana soracak olursanız, HİZMET derim. Elbette hangi düşünceden, hangi misyondan, hangi partiden gelirse gelsin. Gelen kadroların yapacakları iş, vatan, millet ve gelecek için taş üstüne taş koymalarıdır. Velakin ne benim istediğim,nede sizin istediğiniz ve arzu ettiğimiz gibi olmuyor. Eskiden siyasi partiler ve onu temsil makamında olan siyasetçiler gerek meydanlarda gerekse ekranlara çıktıklarında projelerini anlatır, vatandaşta bunları dinler daha sonra da sandık başına gider; kim vatan için, millet için, gelecek için güzel ve olması muhtemel vaatleri  aklına ve vicdanına uygun ise oyunu da; o siyasi parti ve liderine verirdi. Günümüzde artık sistem değişti yâda bazı siyasi partiler ve onların temsil makamında bulunan liderlerin vaatleri değişti gibi. Mesela ne ? diyebilirsiniz. Mesela, Cumhurbaşkanlığı sarayının yıkılması... Mesela, üçüncü havalimanı inşaatının durdurulması... Mesela, Yapılan ve yapılacak olan tüm projelerin iptal edilmesi... Mesela,  Askerî sanayinin çalışan  tüm birimlerinin durdurulması gibi vs vs vs... İşin garib tarafida kendi misyonu içinden gelenlerinde  " Yahu kardeşim biz iktidara, YAPMAYA, ONARMAYA, TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYMAYA GÖNÜLLERİ KAZANMAYA talip olmayacak mıydık diyememesi. Siyasette, siyasetin dilide, siyasetçi de; bizim bildiğimiz klişe siyasetçilerden uzak mı uzak. Toplumdan uzak, toplumun inançlarına uzak ve düşman olan bir siyasetçi nasıl ve hangi gaye ile  ÜLKENİN İDARESİNİ ALMAYA NAMZET olabilir ki.  Böyle; YIKICI, TAHRİP EDİCİ, KİN VE NEFRET ÜZERİNE KURULU, YAKAN, YIKAN, bir siyaseti; hangi meczup, hangi vatan sevdalısı,  hangi bayrak sevdalısı; hangi kardeş sevdalısı, hangi birlik ve beraberlik sevdalısı  OYUM SİZE!!!  yâda TAMAM!!! mührüne vurur?  Lastik patladı. Lastik patladı, derken hemen yüzlerimizi güldürecek şu karikatürü birlikte okuyalım ve biraz tebessüm edelim. LASTİK PATLADI... Adamın birisinin arabasının lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar. Adam arabanın lastiğini söker.  Ama lastikten söktüğü 4 bijon yuvarlanıp yağmur mazgalının içerisine düşer. Adam bakar mazgaldaki bijonlar görünmüyor bile, çaresiz oturup düşünmeye başlar. Olayı başından beri gören bir deli parmaklıkların arkasından adama derki : – Arkadaşım sen ne yapıyorsun orada öyle? – Sorma bilader, lastik patladı. Tam değiştirecektim bijonlar mazgala düştü. – Düşündüğün şeye bak. Ondan kolay ne var. Bütün lastiklerden birer bijon çıkar. Lastiğe tak. Hepsinde 3 bijon olur. Seni lastikçiye kadar idare eder. – Adama çok mantıklı gelir, hemen delinin dediğini yapar. Giderkende deliye der ki : – Senin ne işin var bu akıl hastanesinde. Deli cevap verir : – Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil :) Evet, LASTİK PATLADI... Vatan sevdası... Bayrak sevdası... Birlik ve beraberlik sevdası ile yola çıkanların  MASKELERİ DÜŞTÜ, KEL GÖRÜNDÜ, LASTİKLER PATLADI ve o araç nasipse inşaallah, BİR KEZ DAHA ŞER, NİFAK,  KÜFÜR İTTİFAK KAMYONU İNŞAALLAH DEVRİLECEK. Selam ve dua ile. Bülent ERTEKİN