Bugün karne günü, erken kalktı çocuklar.. Velilerde.. Bir telaş - bir sevinç - bir heyecan.. Kimi sevinçli çünkü özgüvenli, biliyor ki karnesi iyi.. Kimi de kendini suçlu hissediyor mahçup, biliyor ki kanesi kırık dökük hani.. Ötekinin de karne umrunda değil çünkü babasını görmek için bir umut sömestr tatili. Onlar boşanmış anne babaların ‘’Haczedilen’’ çocukları.. Bir de mahkum çocukları var..! Onlara da görüş günü olacak bu yarı yıl tatili ve umutla bekledikleri ‘’af’’ hayallerindeki en güzel karne hediyesi.. Hayat kimi çocuğa elma şeker, kimisine elem - dert - keder.. Eskiler ‘’Allah büyüktür elbet! geçer’’ der.. Geçer!.. Büyüynce elbet geçer..! Fakat.. Delip de geçer.. AİLELERİN TAKDİR-TEŞEKKÜR BAĞIMLILIĞI.. Bugün sosyal medya takdir/Teşekkür fotolarıyla dolup taşacak.. Bizim dönemimizde bu belgeleri alanlar okulda parmakla gösterilirdi.. Anlamadığım, bizim mi hakkımız yendi yoksa şimdikilerin mi hakkı abartıldı..! Ebeveynler çocuklardan daha çok yarışıyor sanki ‘’Takdir-Teşekkür Bağımlılığı’’ gelinen noktada ülkedeki neredeyse bütün çocukların fazlaca akıllı olduğunu gösteriyor. E peki biz niye Pisa sonuçlarında 75 ülke içerisinde 50’nci sıradayız..? Okuduğumuzu anlamıyorsak, dinleyince de anlamıyoruz demektir.. Bu işi yine ANLAMADIM.. OKULLARIN ÖNÜNDE POLİS BEKLİYOR Bu arada; Devlet okullarının önünde polis bekliyor. Hangi özel okulun önünde devletin polisi var..? Yok..   Öyle arabada oturarak falan da değil, yakın markaj dolaşıyor bu soğukta okulun etrafında, çocukların arasında.. Sabah çocuklar okula girinceye kadar, akşam da okul çıkışında.. Yetmiyor, öğlen arası uzun tenefüslerde de..   Geçen gün durup sohbet ettim nasıl da babacan, nasıl da saygılı bir polis memuru.. Kim ne derse desin, Süleyman Soylu başarılı bir ‘’İçişleri’’ yönetiyor abi.. Bakan Soylu Uyuşturucuya karşı büyük bir mücadele verdiklerini söylerken; "Arada sırada duyuyorum, 'okulların etrafında var' diyorlar. Bir tane okulun etrafında uyuşturucu satıcısı görün, istifa etmeyen Süleyman Soylu namerttir ve alçaktır" diyerek ne kadar kararlı ve iddialı olduklarını da ortaya koyuyor..   Bir anne olarak teşekkür ediyorum..   BİR FIKRA.. Adamın biri, oğluna karnesini sorar. Çocuk, üzgün bir şekilde getirip, karneyi babasına uzatır. Adam, karneyi incelemeye başlar. Türkçe, matematik, fen, müzik, tüm derslerin zayıf olduğunu görür ve kaşlarını çatar. Sonra, bir de bakar ki; hâl ve hareket, arkadaşlarla uyum, kişisel temizlik pekiyi. Adamın birden göğsü kabarır ve eşine dönerek; “bak, gördün mü? Koskoca Hocanın öğrettikleri zayıf, bizim öğrettiklerimiz pekiyi.” FİLİZ AKGÜN / CAFESİYASET