24 Haziran seçimleri Türk siyasi tarihinin en çekişmeli sahnelerine sebep oldu.
Partiler arası ittifaklar, zayıf partilerin güçlü partilerden
kontenjanla seçime giren adayları, hepsi siyasi argünmaların bir göstergesi oldu.
İttiklar ve bu ittifakla beraber saf değiştiren partiler.
Erbakan Hoca'nın vafatı ile başlayıp sevgili evlatlarının dahi partiden
ihraç edilmesi ile Saadet Partisi'nin Milli Görüş çizgisinden
çıkmaya başlamasının ilk adımları oldu.
Saadet Partisi'nin daha önceleri Erbakan Hoca'yı anma programlarına
Chp lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Barolar Birliği Genel Başkanı
Metin Feyzioğlu ve namaz kılan çocukları bir terörist gibi gösteren Uğur Dündar
ile Ruşen Çakır'ı davet etmesi Saadet Partisin'nin kimlerle beraber
olduğu ve saf tuttuğu aşikar oldu.
Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca'nın vafatından sonra saf değiştirmeye geçen
Saadet Partisi bu seçimlerde de safını Chp ile beraber ittifak yaparak pekiştirdi.
Milli Görüş çizgisinin dışına çıkan Saadet Partisi bütün değerlerini yerle bir edip
Chp ile seçimlerde beraber çalışması hatta bazı bölgelerde kendi adaylarını
Chp kontenjanlarından sıraya sokması Saadet Partisi'nin tamamen Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca'nın çizdiği yoldan çıkmasını sağladı.
Seçim çalışmalarının başlangıçlarında Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'nun Chp ile beraber çalışmayı kabul etmesi ile artık bütün dengeleri değiştirmişti. İlk seçim çalışmalarının başlangıcında Chp'nin Cumhurbaşkanı adayı ile ağız birliği yapmışcasına terör örgütü üyeliğinden bugün halen cezaevinde yatan Selahattin Demitaş'ın özgür kalmasını istemesi ise bir hezeyandı.
Bu zaman zarfı içerisinde Erbakan Vakfı Genel Başkanı Sayın Fatih Erbakan'ın
"Saadet Partisi, Chp ile yaptığı bu ittifaktan dolayı Chp'ye 10 tane
milletvekili kazandıracak" dediğinde Saadet Partisi genel başkanı ve partililer
bu sözü kulak ardı ettikleri gibi Fatih Bey'e olan kinlerini kustular.
Sonuçta mı Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan haklı çıktı.
Chp Saadet Partisi sayesinde meclise 11 tane milletvekili sokmuş
ve de yine Chp, Saadet Partisi sayesinde hiç milletvekili çıkaramadığı
yerlerden milletvekili çıkarmıştır.
Şu bir gerçek ki artık Saadet Partisi Milli Görüş'ü savunan ve o yoldan giden bir
parti konumundan çıkmış tamamen Chp'nin yan kuruluşu olmuştur.
Milli Görüş bir davadır ve bu davanın Saadet Partisi ile ilgi hiç bir bağı kalmamıştır.
Bugün Milli Görüş çizgisinden asla sapmayan ve Milli Görüş davasını en iyi savunup
bu yolda emin adımlarla yürüyen tek kuruluş ERBAKAN VAKFI'dır.
Milli Görüş'ün tek lideri ise Fatih ERBAKAN'dır.
Selam ve dua ile...