Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
 

KESİN DAVET -17-

KESİN DAVET 17 HAYAT   Hayat Allah’ın bir tasarrufu ve vergisidir. Hayat bir kanundur. Herhangi bir projeye  veya ortağa ihtiyaç duymadan hiçten ve yoktan yaratılmaktadır. İmkanlar müsait olmasa da, şartlar karşı çıksa da bol miktarda yaratılmaktadır. Üstelik bu yaratılmada, büyük için daha çok mesai ve zaman da harcanmıyor. Küçük büyükten daha sanatlıdır. Bir sinek ile bir fil karşılaştırıldığı zaman, sinek sanatça filden geri olmadığı gibi, hatta daha da mükemmeldir. Bir DNA sanatça hücreden geri olmadığı gibi, bir hücre de vücuddan geri değildir. Hayatın var edilmesinde, hiçbir şeyin ve varlığın bir müdahalesi ve sebeplere dayalı bir tasarrufu yoktur. Okyanusun tabanında yaşayan bir canlının hayatını devam ettirmesi için ihtiyacı olan yiyecekleri kim onun emrine verebilir. Hayatı veren, mahiyetini ve ihtiyaçlarını hazırladıktan sonra hayatı yaratmıştır. Hayatı yaratan, hayatı verip de başı boş bırakmamış; hayatın devamı için ne lazım ise onları da vermiştir. Dünyaya gelen bir yavrunun, neye ihtiyacı var ise, onun ile beraber gönderiliyor. Onu yaratan Allah, kan ve fışkı arasından, memeler musluğu ile sütü, yavrunun ağzını açıp yumması ile boğazına fışkırttırıyor. Yoksa annesinin ilmi ve memenin mahareti değildir.  Evet hayatın devamı için hava, su  ve yiyecekleri ihtiyaç anında hayatın hizmetine en mükemmel bir şekilde arz edilmiştir. Şimdi biz hayat sahibi olan bir canlının ihtiyaçlarına karşılıksız vasıta  olur muyuz? Elbette değil? O halde hayatı ve hayatın devamı için ihtiyaçlarını veren Zatın, hayat sahibi varlıktan bir beklentisi olduğunu düşünmemek mümkün müdür? Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu 20.01.2020
Ekleme Tarihi: 20 Ocak 2020 - Pazartesi

KESİN DAVET -17-

KESİN DAVET 17

HAYAT
 

Hayat Allah’ın bir tasarrufu ve vergisidir. Hayat bir kanundur. Herhangi bir projeye  veya ortağa ihtiyaç duymadan hiçten ve yoktan yaratılmaktadır.

İmkanlar müsait olmasa da, şartlar karşı çıksa da bol miktarda yaratılmaktadır. Üstelik bu yaratılmada, büyük için daha çok mesai ve zaman da harcanmıyor. Küçük büyükten daha sanatlıdır.

Bir sinek ile bir fil karşılaştırıldığı zaman, sinek sanatça filden geri olmadığı gibi, hatta daha da mükemmeldir. Bir DNA sanatça hücreden geri olmadığı gibi, bir hücre de vücuddan geri değildir. Hayatın var edilmesinde, hiçbir şeyin ve varlığın bir müdahalesi ve sebeplere dayalı bir tasarrufu yoktur.

Okyanusun tabanında yaşayan bir canlının hayatını devam ettirmesi için ihtiyacı olan yiyecekleri kim onun emrine verebilir. Hayatı veren, mahiyetini ve ihtiyaçlarını hazırladıktan sonra hayatı yaratmıştır.

Hayatı yaratan, hayatı verip de başı boş bırakmamış; hayatın devamı için ne lazım ise onları da vermiştir. Dünyaya gelen bir yavrunun, neye ihtiyacı var ise, onun ile beraber gönderiliyor. Onu yaratan Allah, kan ve fışkı arasından, memeler musluğu ile sütü, yavrunun ağzını açıp yumması ile boğazına fışkırttırıyor. Yoksa annesinin ilmi ve memenin mahareti değildir. 

Evet hayatın devamı için hava, su  ve yiyecekleri ihtiyaç anında hayatın hizmetine en mükemmel bir şekilde arz edilmiştir.

Şimdi biz hayat sahibi olan bir canlının ihtiyaçlarına karşılıksız vasıta  olur muyuz?

Elbette değil?

O halde hayatı ve hayatın devamı için ihtiyaçlarını veren Zatın, hayat sahibi varlıktan bir beklentisi olduğunu düşünmemek mümkün müdür?

Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu

20.01.2020

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.