KESİN DAVET 45
RUH SAHİPLERİNİN EN ŞEREFLİSİ İNSAN
"Lâkin, zîruhların en eşrefi, ruh sahiplerinin en şereflisi,
şu bayramlarda kemiyet ve keyfiyet cihetiyle en ziyade, en çok istifade eden insan,
dünyaya pek çok meftun ve müptelâ, tutkun olduğu halde,
dünyadan nefret ve âlem-i bekaya geçmek için eser-i rahmet olarak iştiyak-engîz bir hâlet,
hayattan tiksinme ve sonsuz aleme geçmek için acıma ve merhamet eseri olarak isteklendirici bir durum verir.
Kendi insaniyeti dalâlette boğulmayan,
iman ve islam yolundan sapmayan insan,
o haletten, o durumdan istifade eder.
Rahat-ı kalb, huzur içinde gider.
Şimdi, o haleti intâc eden vecihlerden,
o durumu meydana getiren yönlerden,
nümune olarak beşini beyan edeceğiz.
Birincisi: İhtiyarlık mevsimiyle,
dünyevî, güzel ve cazibedar şeyler üstünde
fena, yok olma ve zevâlin, son bulmanın damgasını ve
acı mânâsını göstererek o insanı dünyadan ürkütüp,
o fâniye bedel, bir bâki matlubu arattırıyor,
o gelip geçiciye bedel, sonsuz bir isteği bulmaya çalışıyor.
İkincisi: İnsanın alâka peyda ettiği bütün ahbaplardan
yüzde doksan dokuzu dünyadan gidip
diğer bir âleme yerleştikleri için,
o ciddî muhabbet saikasıyla, samimi sevginin sürüklemesi ile,
o ahbabın gittiği yere bir iştiyak ihsan edip,
o dostların gittiği yere şiddetli bir istek verilip,
mevt ve eceli mesrurane, sevinçle karşılattırıyor.
KABİR NEDİR
Üçüncüsü: İnsandaki nihayetsiz zayıflık ve âcizliği bazı şeylerle hissettirip,
hayat yükü ve yaşamak tekâlifi, yükümlükleri ne kadar ağır olduğunu anlattırıp, istirahate ciddî bir arzu ve
bir diyar-ı âhare, başka bir memlekete gitmeye samimî bir şevk, kuvvetli arzu veriyor.
Dördüncüsü: İnsan-ı mü'mine, imanlı insana,
nur-u imanla, iman işığı ile gösterir ki,
mevt,
idam değil, yok olma değil,
tebdil-i mekândır, yer değiştirmedir.
Kabir ise,
Zulümatlı, karanlık bir kuyu ağzı değil;
Nuraniyetli, aydınlık âlemlerin kapısıdır.
Dünya ise,
bütün şaşaasıyla, gösterişiyle
âhirete, ölümsüz âleme nisbeten
bir zindan, karanlık yer hükmündedir. (4/203)
18.03.2020
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu