Hayat boyu edindiğimiz deneyimler hem sınırlar koyar hem de bizi geliştirir.
Bu durum, deneyimlerimizi nasıl yorumladığımız ve onlardan nasıl ders çıkardığımızla ilgilidir.
Kötü anlar, hayal kırıklıkları veya yaşadığımız travmalar cesaretimizi kırabilir ve bizi risk almaktan alıkoyarak sınırlayabilir.
Örneğin, geçmişte birkaç kez başarısız olmuş biri “Ben zaten hiç yapamıyorum.” diyerek karşısına çıkan yeni fırsatları değerlendiremeyebilir.
Geçmişte öğrendiğimiz yanlış ve sınırlayıcı inançlar, “İnsanlara güvenilmez.” ya da “Ben bu işte yeteri kadar iyi değilim.” gibi düşünceler, kendimizi belirli kalıplara hapsetmemize ve gerçek potansiyelimizi keşfetmemize engel olabilir.
Aile ve toplumdan gelen baskılar da bazı yönlerde gelişmemizi engelleyebilir.
Başarısızlıkla biten bir iş görüşmesi, “Nasıl olsa yine reddedileceğim.” düşüncesiyle yeni iş fırsatlarına açık olmamızı engelleyebilir.
Aynı şekilde, geçmişte yaşadığımız bir travma veya başarısızlık, özgüvenimizi kaybetmemize neden olabilir.
Diğer yandan, geçmişte yaşadığımız olumlu ya da olumsuz deneyimler, kendimizi geliştirmemize ve daha bilinçli kararlar almamıza yardımcı olabilir.
Başarısızlıklarımız, nasıl daha iyi olabileceğimiz konusunda bize katkı sağlar.
Zorlukları aşmak ve küllerimizden yeniden doğmak, bizi daha güçlü ve dirençli kılar.
Zorlu bir süreçten geçmiş biri, gelecekte benzer durumlarla daha iyi başa çıkabilir.
Geçmişte kazandığımız beceriler, yeni fırsatlara kapı açabilir.
Geçmişte başarısız olduğumuz bir girişim, ikinci bir girişimde hatalarımızı telafi ederek başarıya ulaşmamızı sağlayabilir.
Dale Earnhardt bir sözünde Kazanan, en hızlı arabaya sahip olan değil, kaybetmeyi reddeden kişidir. der.
Vazgeçmemek ve hatalardan ders alarak ilerlemek, başarının anahtarıdır.
Geçmiş deneyimlerimizi nasıl kullandığımız ve nasıl yorumladığımız çok önemlidir.
Eğer geçmişi bir engel olarak görürsek, bizi sınırlar.
Ancak geçmişten ders çıkarır ve deneyimlerimizi bir rehber olarak kullanırsak, gelişmemize katkı sağlar.
Önemli olan, geçmişin bizi sınırlamasına izin vermemek; aksine ondan öğrenerek, ders alarak geleceğimizi şekillendirmektir.
Serpil GÜLEÇYÜZ
Eğitim Yöneticisi