RAMAZANI ÖZÜMÜZE ALALIM
En güzel sözlerin sahibinin adıyla…Allah’ın adıyla…
Mübarek Ramazan ayının manevi huzur atmosferiyle bir nebze olsun rahatladık, kalbimiz ruhumuz adeta bu mübarek ay sebebiyle yenilenmiş gibi oldu. İnşallah Allah Rasûlünün müjdesine mazhar olmakta nasipte vardır. Bir Hızır gibi geldi Ramazan ayı, karanlığın içinde batmakta olan tüm insanlığa Rahmet esintisini estirdi. Tüm endişelerimize, evhamlarımıza bu vesile ile ara vermiş olduk. Birçok kişiden ‘Bu Ramazan çok güzel geçti’ sözlerini duydum Elhamdülilah! Rabbim bizleri tekrarına kavuştursun… Ramazanın manevi ikliminden feyizlenen ve istifade edenlerden eylesin.(âmin)
Yüce Rabbimizin Kur’an-ı Kerim’in Ramazan ayında yeryüzüne inmesiyle mübarek sözüne muhatap ettiği bu ayın içinde Kadir gecesi var ki bu gece ile insanlığı vahiyle tanıştırmıştır. On iki aydan biri olan Ramazan ayı Kur’an-ı Kerim’in nüzulüyle şeref haysiyet kazanmış, nazil olduğu gece Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır övgüsüne mazhar olmuştur. Nazil olduğu zamanda insanlık karanlığın en zifirisini yaşıyorlardı şimdiki insanlık farklı mıydı? Zulmün en ağırı vardı , şimdiki zulümden daha az yanı var mıydı? Gözle görülmeyen bir virüs insana acziyetini yeniden göstermiş oldu. Ve insanlık ilahi bir müdahale ile bir nebze durduruldu… Ramazan ayı geldi ve Rahmeti yeniden hisseder olduk..
Nazil olduğu geceyi ihya eden Kur’an, kim bilir insanı nasıl bir sultan eder. Ülkemizde Ramazan ayı coşkuyla kutlanır adeta bir şenlik havasında geçerdi. Bulaşıcı hastalık ile alınan tedbirlerden dolayı sosyal hayatımızı en aza indirgediğimizden, Ramazan ayını da aynı düzeyde kısıtlayarak ihya ettik. Allah bilir ama en samimi Ramazanı yaşadık aslında. Kendi içimizde daha mütevazi, karantinadan bunalanlar için selametle geçen öze dönük bir Ramazan ayı…
Bu gün Kadir gecesini ihya edeceğimiz Ramazan ayını Bayramla birlikte tamamlayacağız. Ramazan ayında kazandığımız sevapları, geçmiş zamanlarda işlenen ufak tefek günahlardan dolayı yaptığımız tövbeleri, ahlaki zafiyetlerimizi, gıybet, haset, yalan vb. tüm kötü huyları Ramazan da terk etmişsek bir daha hayatımıza almamalıyız. Ramazan bir eğitim ayıdır. Manevi bir eğitimin kalıcı olabilmesi ve alışkanlık kazanabilmek için bir ay yeterli bir zaman dilimidir. Bunu istemek gerek. Ramazan ayını sadece yemeden içmeden kendimizi tutmak olarak anlıyorsak eksik anlamışız. Birçoğumuz genel olarak bu saydığımız ahlaki davranışlara uysa da Ramazan ayı bitince din de bitiyor ahlak bitiyor böyle bir anlayışta var maalesef.
Rabbimizin manevi eğitim sofrasından nimetlenmek için beden sofrasını sınırlamak gerekirse, manevi ahlak sofrasından nasiplenmek için tövbe etmek ve Allah’ın razı olacağı insan olmak için gayret sarf etmek gerek . ‘Nefesini bilen Rabbini bilir’ sırrıyla hareket etmek gerekirse; başkalarının dertlerini, eksikliğini, kusurlarını araştırmak için harcadığımız çabayı kendimize, kendi nefsimize harcamış olsak elbette daha hayırlı bir iş yapmış olacağız.
Ramazan ayı on iki aydan biri, manevi kazanımları çok olan bire on, bire yüz, bire binler olan Rabbimizin mağfiretinin çok olduğu zaman dilimi. Allah Rasulü efendimizin ‘Başı Rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden azat dediği Ramazanın iklimini yılın on bir ayına da yaymak nasip olsun inşallah. Haşa cahiliye döneminde insanların, Allah inanışlarında nasıl bir bozuk anlayış var ise, bazılarımızda sadece Ramazan ayında içki içilmez, Ramazan ayında zina edilmez, Küfür edilmez ama diğer zamanlar serbest gibi bir anlayış var. Ramazan ayı bitti mi Müslümanca olmayan bir yaşam şekline giren insanlarımız var. Ramazan İçinde nazil olan Kura’n-ı Kerim bir hayat kitabıdır. Sadece Ramazan ayında değil tüm hayatımızı Ramazanmış gibi yaşamalıyız.
Tüm ömrünü Ramazan ikliminde yaşayanların elbette ki Ahiretleri de bayram olur. Bu vesile ile gelecek bayramınızı şimdiden tebrik ediyorum, tüm İslam âlemine ve insanlığa hayırlar getirmesini niyaz ediyorum.
Ravza Zeybek
Samsung Galaxy akıllı telefonumdan gönderildi.