Bu bayramı yapanlar Kore’den tanıyorum… Gümrük Birliği’e girişte de görmüştüm;  Şimdi de Suriye’nin parçalanmasında… “Şam’a girildi; Esat devrildi Ve 61 yıllık rejim sona erdi…” Ve İslam dünyasının bazı kesimlerinde bir bayram başladı…  Dikkat edin hep “di”li geçmiş zaman kullandım.  “Şam’a girildi, Esat devrildi…”  Sanki bunlar kendiliğinden oldu.  Ortada hiçbir şey yokken… İlahlar gazaba geldi ve Suriye’deki “61 Yıllık rejim sona erdi?”  Öyle mi?    KORE’DEN TANIYORUM…  Bazı Müslümanlar bayram yapıyor…  Hele bizim medyamızda bazı kişiler, ortaya düşüp oynamamak için kendini zor tutuyor.  Ben, bayram kutlamalarına katılan bu zihniyeti tanıyorum:  Bu anlayış Kurtuluş Savaşı’na “Bayrak” şiirini yazdırırken:  “Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım! Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım…” Çoğu sınırlarımızda olmak üzere 30’dan fazla ülkenin savaşa girip 60 milyondan fazla insanın öldüğü 2. Dünya Savaşı’na girmedik. Daha sonra, Bu başarıyı sağlayan İsmet İnönü’ye hakaret ede ede bizimle hiç alakası olmayan Kore’ye savaşa giderken de bayram yaptık.  İktidar değiştikten sonra ABD Sermayesi için Kore’ye gönderilen Türklere;  “Gördüm ki gelmiş benden önce / Kuşların kanadında müjdem… Bekler beni dostlarım kollarım açık, / Serili bekler beni seccadem.  ‘Mehmetçik’ dediler gönülleri / Fethetmeye yetti bir kelime… Aptes aldım, Kore çeşmeleri / Su döktü elime…” İkisini yazan da Arif Nihat Asya…   GÜMRÜK BİRLİĞİNDEN TANIYORUM Aynı topluluğu Gümrük Birliğine geçerken de görmüştüm. İş adamları, Gümrük Birliğine katılmamızı havai fişek atarak kutluyorlardı. Kendilerine kurşun sıkan ekonomi haramisini, maytaplarla alkışladılar. Öle öle vurula vurula bayram kutladılar. Neyi kutladıklarını ekonomik olarak çöktükten sonra anladılar… Geriye sadece bayram kutlamalarının hüzünlü anısı kaldı.  Bilmem kaç yıldır, İsrail’in Filistin’e yaptığı mezalim için bilinen en ağır ithamlarda bulunanlar, şimdi Şam’ın düşüp bilmem kimlerin eline geçtiğine mersiye yazmaya başladılar.    BU NEYİN BAYRAMI?  Buradaki felaketlerin giriş kapısında neler yazıyor onlardan söz edeyim.  Birincisi, hiçbir siyasi hesap aramadan şunu sorayım, Müslüman (?) örgütler, Müslüman devletle savaşıyor: Bu durum sizi hiç rahatsız etmedi mi?  İkincisi, Şam’ı kim teslim aldı?  Müslüman kılığına girmiş haramilerin teslim aldığını gerçekten görmediniz mi?  Burayı teslim alanların bilmem kaç yıldır bağıra çağıra eleştirdiğimiz İsrail olduğunu fark etmediniz mi?  Esat’ın gitmesi gözleri öylesine kör etti ki bu gerçek toz duman arasında kayboldu.  Aynı gerçek Suudi Arabistan ve yemen arasında da yaşanıyor.  İslam Dünyası’ndan tık yok.  Daha dün, Necmettin Erbakan “Bilin ki Suriye bölünürse hedef Türkiye’dir” demedi mi?  Merhum yerden göğe kadar haklı…  Neyin bayramını kutluyorsunuz?  Sosyal medyaya bakıyorum, İsrail aleyhine laf söyleyenlerin çoğunluğu, bayram yapıyor… Bu neyin bayramı?