Ülkemiz büyük bir afetin içerisinde, dünya artık bunu Asrın felaketi olarak niteliyor.
Öncelikle Yaşanan bu felaketin ardından hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet yaralılara acil şifa, yakınlarını kaybedenlere de başsağlığı diliyorum.
Milletçe büyük bir sınavın içerisine girdik, afetin yanında sadece depremle mücadele etmediğimizi de hep beraber görmüş olduk.
Bir yandan sosyal medyanın da aslında çok da iyi bir şey olmadığını, algı operasyonlarında da büyük bir güç olduğunu bir kez daha öğrenmiş olduk.
Depremin hemen ardından sanki bir yerlerden birileri düğmeye basmış gibi bozguncular toplu bir şekilde hemen harekete geçti
Tüm dünyaya devlet itibarsızlaştırılmaya çalışılırken, diğer yandan da devletin kurumlarının görevlerini yapmadığını veya bazı kurumların güvensiz olduğu iması yapıldı.
Düşünebiliyor musunuz sosyal medyada öyle şeyler yazıldı ki mesela enkazdan Ak Partilileri çıkartıyorlar dendi, Kahramanmaraş’ta yanardağ mı patladı, cesetlerin ellerini kesip bilezikleri alındı, üzerinde bira reklamı olan yardım kutuları geri çevrildi, Hatay'da baraj patladı, alevi vatandaşlara yardım edilmedi gibi birçok şey söylendi.
Bunların hepsine iyi bakarsanız hepsi bir amaç için sanki tek bir elden çıkmış gibi görünüyor.
Mesela hepsinin amacı Türk ordusuna hakaret, devlete güvensizlik aşılamak, halklar arasında ayrımcılık var gibi göstermek, etnik kimlikleri kışkırtmak, karamsarlık yaymak, korku enjekte etmek…
Demek ki bizler ülke olarak sadece afetle mücadele etmedik bir de bu bozguncularla mücadele etmek zorunda bırakıldık.
2003 yılında Irak işgali öncesini hatırlayanlar var mı?
O dönemde de tek merkezden yayılan haberler vardı. Mesela Kuveyt sahilleri fena kirlenmişti, karabatak kuşları petrole bulaşmıştı, uçamıyorlardı. Tüm dünyadaki çevreciler ayaklanmıştı kimse sormadı Kuveyt’te karabatak kuşunun ne işi var diye? Sonuç yıllar sonra ortaya çıktı, görüntülerin hiçbiri doğru değildi. Hatta öyle ortaya çıktı ki o görüntüler Fransa kıyılarında çekilmiş olduğu anlaşıldı.
Şimdi hep beraber düşünelim bazı batılı gazeteler bazı televizyonlar FETÖ, PKK hesapları büyük bir algı operasyonu içerisindeyken bizlerin daha başka sürprizler beklemesi yanlış olmaz değil mi?
Ülke olarak tüm yaralarımız taze iken, bu millet bu hengâmeden çıktıktan sonra çadırların üzerlerinden foto montaj ile kendi belediye isimlerini yazanları unutur mu sanıyorsunuz?
Deprem bölgesine kepçe yetiştirmek için veya yardım malzemelerini yetiştirmek için kendi hayatını hiçe sayan, tırları rüzgâr gibi kullanan abilerim bunları yer mi sanıyorsunuz?
Evindeki sobayı içinde odunu ile gönderen anneannem bu numaraları yer mi sanıyorsunuz?
Deprem bölgesinde su yok, burada susuz kaldık videoları çekenlerin hemen ardındaki tırda su dağıtıldığını bu millet görmüyor mu sanıyorsunuz?
Biz devletten daha iyi yardım topluyoruz biz daha güvenliyiz iması ile videolar çekerken arkadan bırakın AFAD’ı biz varız diyenleri bu millet unutur mu sanıyorsunuz?
Eğer böyle sanıyorsanız şimdiden söyleyeyim yanılıyorsunuz
Benden söylemesi yine yanlış ata oynadınız...