Yüzdelik Dilimlerin Uygulanması İçin Hukuki Süreç Başlattı

YURT HABERLERİ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 21.02.2019 - 12:38, Güncelleme: 28.03.2022 - 15:38 2646+ kez okundu.
 

Yüzdelik Dilimlerin Uygulanması İçin Hukuki Süreç Başlattı

Toy;Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak, taşeron uygulamasından 4/ D kadrosuna geçenleri zarara uğratan yüzdelik dilimler için hukuki süreç başlattık.dedi
Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Başkanı Hakan TOY sendikanın internet sitesi üzerinden açıklamada bulundu Toy açıklamasında ; Taşeron uygulamasında çalışan işçilerimiz, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle 02.04.2018 tarihi itibariyle mevcut ücret ve sosyal hakları korunarak sürekli işçi kadrosuna geçirilmişlerdir. Fakat 4/D kadrosuna geçmeden önce işçilerimiz, eğitim ve nitelikli özelliklerine göre hizmet alım ihaleleri kapsamında “asgari ücret ve asgari ücretin % ….. fazlası oranında” zam alırlardı. Ne yazık ki 4 / D kadrosuna geçmeleri sonucu bu hakları ellerinden alındı.  Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak, Sağlık Bakanlığı’nda, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında ve Üniversitelerin Hastanelerinde çalışan üyelerimizin yaşamış olduğu bu hak kaybının giderilmesi için hukuki süreç başlattık. Her zaman işçinin alın terinden ve emeğinden yana olan Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak; başlattığımız hukuki süreçte özellikle aşağıda belirttiğimiz konular üzerinde durarak yaşanan hak kaybının giderilmesini talep ettik.  “Kuruntunuzun sürekli işçi kadrolarına geçişi yapılan işçilerin ücretlerinin, ihale sözleşmelerinde belirlenen oranın altında kalmayacak şekilde asgari ücret veya asgari ücretin %... fazlası olarak belirlenmemesi “Kazanılmış Hak İlkesi” ve “Hukuk Devleti İlkesine" aykırı olacaktır. Anayasa’ nm 2. Maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesinin zorunlu koşulu, kazanılmış hakların korunması ve kazanılmış haklara yapılan müdahalelerin önlenmesidir. Anayasa Mahkemesi tarafından verilen bir kararda; “Hukuk devleti; yönetilenlere hukuk güvenliği sağlayan, adaletli bir hukuk sistemine dayanan devlet düzeninin adıdır. Hukuka güvenin, kamu düzeninin ve istikrarın korunması da kazanılmış hakların korunması ilkesine bağlılık ile mümkündür. Kazanılmış haklar, hukuk devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurdur. Kazanılmış hakların ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan uygulamalar Anayasa' nın 2 nci maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir." hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi, toplumsal kararlılığı ve hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez. Sürekli işçi kadrolarına geçişi yapılan işçilerin ücretlerinin asgari ücret ve asgari ücretin % .... fazlası olarak uygulanmaması, işveren tarafından tek taraflı olarak işçi ücretlerinin düşürülmesi niteliğinde olup, bu durum anılan kanun hükümlerine ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına açıkça aykırılık oluşturacaktır. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 12.06.2017 tarih 2017/34844 E. 2017/13909 K. sayılı kararı şu şekildedir: “...Davalı Sağlık Bakanlığı ile dava dışı alt işverenler arasında yapılan 2009 yılını kapsayan hizmet alım sözleşmelerinin eki olan idari şartnamelerde ücretin asgari ücrete endekslenerek işçinin yaptığı işe ve eğitim durumuna göre "asgari ücretin yüzde 15, 20, 25, 30, 35 fazlası " şeklinde belirlendiği, 2010 yılı için akdedilen hizmet alım sözleşmelerine ait idari şartnamelerde ise ücretin işçinin yaptığı işe ve eğitim durumuna göre değişmekle birlikte önceki dönem hizmet alım sözleşmelerinde kararlaştırılandan daha düşük oranlarda belirlendiği ve bu şekilde işçilerin ücretlerinde indirim yoluna gidildiği, asgari ücretteki artış oranına bağlı olarak ödenen ücret artmakla birlikte oranın düşürülmesi nedeni ile ücrette azalma olduğu görülmektedir. Bu şekilde hizmet alımı sözleşmeleri ile yapılan ücretteki indirim 4857 sayılı Kanun'un 62. maddesine aykırı olduğu gibi, aynı Kanun'un 22. maddesi hükmüne uygun biçimde isçinin yazılı rızası alınmadığından isçiyi bağlamayacağı acıktır. Temel uyuşmazlık, fark ücret alacağının ne şekilde hesaplanacağına ilişkin olup davacının düşürülmeden önceki ücreti asgari ücretin belli bir oranda fazlası olarak kararlaştırıldığına göre bu oranın yeni dönemde de korunması esastır. ...”  Kulunumuzun sürekli işçi kadrolarına 02.04.2018 tarihi itibariyle geçirilen işçilerin hizmet alım ihalelerine göre belirlenen ASGARİ ÜCRET ve ASGARİ ÜCRETİN YÜZDE FAZLASI şeklindeki ücretlerinde her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamayacağı, anılan kanun ve Yargıtay kararında açık bir şekilde vurgulanmıştır.” Her platformda işçinin emeğinden ve ekmeğinden yana olan Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak bundan sonrada her daim işçimizin uğradığı her türlü haksızlığın karşısında olacağımızın bilinmesini önemle arz ederiz. 
Toy;Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak, taşeron uygulamasından 4/ D kadrosuna geçenleri zarara uğratan yüzdelik dilimler için hukuki süreç başlattık.dedi

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Başkanı Hakan TOY sendikanın internet sitesi üzerinden açıklamada bulundu

Toy açıklamasında ;

Taşeron uygulamasında çalışan işçilerimiz, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle 02.04.2018 tarihi itibariyle mevcut ücret ve sosyal hakları korunarak sürekli işçi kadrosuna geçirilmişlerdir. Fakat 4/D kadrosuna geçmeden önce işçilerimiz, eğitim ve nitelikli özelliklerine göre hizmet alım ihaleleri kapsamında “asgari ücret ve asgari ücretin % ….. fazlası oranında” zam alırlardı. Ne yazık ki 4 / D kadrosuna geçmeleri sonucu bu hakları ellerinden alındı. 

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak, Sağlık Bakanlığı’nda, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında ve Üniversitelerin Hastanelerinde çalışan üyelerimizin yaşamış olduğu bu hak kaybının giderilmesi için hukuki süreç başlattık.

Her zaman işçinin alın terinden ve emeğinden yana olan Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak; başlattığımız hukuki süreçte özellikle aşağıda belirttiğimiz konular üzerinde durarak yaşanan hak kaybının giderilmesini talep ettik. 

“Kuruntunuzun sürekli işçi kadrolarına geçişi yapılan işçilerin ücretlerinin, ihale sözleşmelerinde belirlenen oranın altında kalmayacak şekilde asgari ücret veya asgari ücretin %... fazlası olarak belirlenmemesi “Kazanılmış Hak İlkesi” ve “Hukuk Devleti İlkesine" aykırı olacaktır.

Anayasa’ nm 2. Maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesinin zorunlu koşulu, kazanılmış hakların korunması ve kazanılmış haklara yapılan müdahalelerin önlenmesidir.

Anayasa Mahkemesi tarafından verilen bir kararda;

“Hukuk devleti; yönetilenlere hukuk güvenliği sağlayan, adaletli bir hukuk sistemine dayanan devlet düzeninin adıdır. Hukuka güvenin, kamu düzeninin ve istikrarın korunması da kazanılmış hakların korunması ilkesine bağlılık ile mümkündür.

Kazanılmış haklar, hukuk devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurdur. Kazanılmış hakların ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan uygulamalar Anayasa' nın 2 nci maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir." hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi, toplumsal kararlılığı ve hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.

Sürekli işçi kadrolarına geçişi yapılan işçilerin ücretlerinin asgari ücret ve asgari ücretin % .... fazlası olarak uygulanmaması, işveren tarafından tek taraflı olarak işçi ücretlerinin düşürülmesi niteliğinde olup, bu durum anılan kanun hükümlerine ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına açıkça aykırılık oluşturacaktır.

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 12.06.2017 tarih 2017/34844 E. 2017/13909 K. sayılı kararı şu şekildedir:

“...Davalı Sağlık Bakanlığı ile dava dışı alt işverenler arasında yapılan 2009 yılını kapsayan hizmet alım sözleşmelerinin eki olan idari şartnamelerde ücretin asgari ücrete endekslenerek işçinin yaptığı işe ve eğitim durumuna göre "asgari ücretin yüzde 15, 20, 25, 30, 35 fazlası " şeklinde belirlendiği, 2010 yılı için akdedilen hizmet alım sözleşmelerine ait idari şartnamelerde ise ücretin işçinin yaptığı işe ve eğitim durumuna göre değişmekle birlikte önceki dönem hizmet alım sözleşmelerinde kararlaştırılandan daha düşük oranlarda belirlendiği ve bu şekilde işçilerin ücretlerinde indirim yoluna gidildiği, asgari ücretteki artış oranına bağlı olarak ödenen ücret artmakla birlikte oranın düşürülmesi nedeni ile ücrette azalma olduğu görülmektedir.

Bu şekilde hizmet alımı sözleşmeleri ile yapılan ücretteki indirim 4857 sayılı Kanun'un 62. maddesine aykırı olduğu gibi, aynı Kanun'un 22. maddesi hükmüne uygun biçimde isçinin yazılı rızası alınmadığından isçiyi bağlamayacağı acıktır. Temel uyuşmazlık, fark ücret alacağının ne şekilde hesaplanacağına ilişkin olup davacının düşürülmeden önceki ücreti asgari ücretin belli bir oranda fazlası olarak kararlaştırıldığına göre bu oranın yeni dönemde de korunması esastır. ...” 

Kulunumuzun sürekli işçi kadrolarına 02.04.2018 tarihi itibariyle geçirilen işçilerin hizmet alım ihalelerine göre belirlenen ASGARİ ÜCRET ve ASGARİ ÜCRETİN YÜZDE FAZLASI şeklindeki ücretlerinde her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamayacağı, anılan kanun ve Yargıtay kararında açık bir şekilde vurgulanmıştır.”

Her platformda işçinin emeğinden ve ekmeğinden yana olan Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak bundan sonrada her daim işçimizin uğradığı her türlü haksızlığın karşısında olacağımızın bilinmesini önemle arz ederiz. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergundemim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.