Dünyada suistimale bağlı 4,5 trilyon dolarlık küresel kayıp yaşanıyor

Dünyanın ortak sorunları arasında yer alan ve Dünya Ekonomik Forumu tarafından yapılan araştırmaya göre yolsuzluk dünya genelinde iş yapma maliyetini %10 oranında arttırıyor. Bunun yanı sıra, Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Birliği ACFE’nin 2020 raporuna göre dünya genelinde kurumlar yıllık gelirlerinin ortalama %5’ini suistimaller nedeniyle kaybederken, bu da dünya üzerinde suistimale bağlı olarak yaklaşık 4,5 trilyon dolarlık bir küresel kayıp anlamına geliyor.

Etik ve İtibar Derneği TEİD Yönetim Kurulu Başkanı Aslı Ertekin, şirketlerin var olma amaçlarının artık sadece kâr etmek ve sektördeki rakiplerini saf dışı bırakmaktan daha fazlasını olduğunu belirterek, “Artık iş dünyasının dinamiklerinde toplumsal fayda sağlayan şirketlerin ön plana çıktığı açıkça görülmeye başladı. Günümüzde eski model iş yapmanın yerini gittikçe insanileşen, çevre ile bir bütün olduğunu fark etmiş, etik kültürü iyice içselleştirmiş ve iş dünyasının tüm oyuncularını kapsayan bir iş yapma anlayışı alıyor. Bunu görmeyen veya görmek istemeyen şirketleri ise ileride itibar kayıpları ve dolayısıyla mali kayıplar bekliyor. Böyle bir ekosistemde iş etiği “başkaları” ile ilişkilerinde şirketlere kılavuzluk eden “ilke ve değerlerin” ne olduğu ile ilgili bir kavram olarak öne çıkmaya başlıyor. Günümüzde İş Etiği ise sürekli bir evrim içinde olan, verilere dayalı, raporlanan ve sadece şirketler tarafından değil toplumun tüm katmanlarınca içselleştirilmesi gereken bir yönetim sistemi olarak görülüyor. Geçtiğimiz Mart ayından beri hayatımızı büyük ölçüde etkileyen COVİD-19 pandemisinin ise bu değişimin yavaşlamasına değil artık bir zorunluluk haline gelmesine sebep olduğu görülüyor. Özellikle böyle bir küresel krizden sonra iş etiğine ihtiyaç çok daha fazla artıyor. Bunun yanı sıra hukuki anlamda da iş etiği artık günümüz iş dünyasında çok büyük önem sahip. Ulusal ve uluslararası ölçekte bütün şirketlere uygulanabilecek olan yolsuzlukla mücadele yasaları küresel olarak dünyanın değişik coğrafyalarında yürürlüğe giriyor. Foreign Corrupt Practives Act (FCPA), UK Bribery Act – Birleşik Krallık Yolsuzlukla Mücadele Yasası, , Brezilya Temiz Şirket Yasası, Sapin II gibi yasalarla küresel olarak yolsuzlukla savaşta yeni mevziler kazanılıyor. İş dünyası artık küresel olarak da yeni sorumluluklara sahip olarak görülüyor. İşte tam da bu doğrultuda Etik ve İtibar Derneği’nin çalışmaları daha da anlamlı bir hale geliyor. 2010 yılında 11 öncü şirket tarafından kurulan Etik ve İtibar Derneği, 2021 yılına geldiğinde 160’dan fazla kurumsal üyeye ulaşarak, etik ilke ve değerlerin şirketlerin tüm idari ve ticari fonksiyonları tarafından benimsenmesi, bir iş yapma biçimi haline getirilmesi için çalışmalarını sürdürüyor.” dedi. 12 Nisan 2021 ‘de yapılan Genel Kurul sonrası TEİD Yönetim Kurulu Başkanı görevini teslim alan Ertekin, “TEİD gerek kurumsal gerek bireysel üyelerinin katkıları ile etik, uyum ve itibar konularında bir bilgi üretim ve paylaşım platform oluşturmak böylelikle bir referans noktası olabilme hedefine ulaşmak için tüm gücü ile çalışmaya devam edecektir. Derneğimiz yeni dönemde de gerek ulusal gerekse küresel ticaretin olmazsa olmazı haline gelen iş etiği ve etik ve uyum risklerin yönetimi alanındaki en güncel veri ve bilgiyi uluslararası ilişki ve bağları ülkemize getirmeyi ve üyeleri arasında paylaşım toplantıları düzenleyerek iyi örneklerin uygulamasının arttırılması için faaliyetlerine ara vermeden sürdürecektir. Derneğimiz tarafından alanında eğitim ve referans merkezi olması amacı ile kurulan TEİD Akademi, şirketlere özel eğitimler sunduğu gibi şirketlerin en büyük ihtiyacı olan etik ve uyum yöneticilerinin yetişmesine de öncülük etmeye devam edecektir. TEİD olarak üçüncü taraf etik ve uyum riskleri ve yönetimi konusunda da çalışmalarımıza hız vereceğiz. Etik ilke ve değerlerin büyük şirketlerden başlayarak orta ve daha küçük şirketlere, yayılmasını en önemli ve acil hedeflerden biri olarak görüyoruz. Bu anlamda şirketlerin mevcut bilgi ve birikimlerine eklemeler ve geliştirmeler yapabilmek adına, TEİD’de biriken bilgi ve deneyimin KOBİ’lere aktarılmasıyla, onları yolsuzluğa ve suistimallere açık kırılgan yapıdan kurtarmak, etik ve uyum risklerini etkin yürütmelerini sağlamak ve yönetim sistemlerini kalıcı hale getirmeyi hedefliyoruz. Uluslararası arenada çok büyük bir potansiyele sahip ülkemizin etik, itibar ve uyum risklerinin etkin yönetimi, dürüstlük, hesap verilebilirlik ve şeffaflık konularında farkındalık düzeyinin arttırılması ve iş etiğinin ülkemizde faaliyet gösteren şirketlerin kültürlerinin ayrılmaz bir parçası haline gelmesi amacımızı takip ederek, kendi sektörlerinde büyük öneme sahip kurumsal üyelerimiz ve tüm paydaşlarımızla çalışmalarımıza devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.