İzmir, Yapay zekada öncü şehirler arasında

Yaşar Üniversitesi tarafından “Akıllı Sistemlerde Yenilik ve Uygulamaları Konferansı” düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Elektral A.Ş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Erdem Dinçsoy,  firmanın yapay zekâ konusunda hangi noktada olduğunu anlattı.  

Katma Değer Yaratabilecek Ürünlere Yönelmeliyiz Türkiye’nin refah seviyesinin artması için daha fazla katma değer yaratacak ürünlere yönelmesi gerektiğine vurgu yapan Erdem Dinçsoy, konunun önemini çelik üzerinden verdiği örnek ile dinleyicilere aktardı. Dinçsoy, “Bugün çeliğin kilosu 8 lira. Biz Elektral A.Ş olarak aldığımız çeliği kilosu 30 Avro ile 100 Avro arasında bir bedelle katma değer ürününe dönüştürüyoruz ve ülkemize para kazandırıyoruz. Ancak bir cep telefonu kg bazında değerlendirildiği zaman 103 bin lira ya da bir işlemcinin para cinsinden değeri milyonlara varıyor. Bizler ne kadar yazılım ve yapay zeka ürünlere yönelirsek refah seviyemiz o kadar artacaktır” dedi. İki Ana Ürün Grubumuz Var Elektral A.Ş’nin ürettiği iki ana ürün grubu olduğunu dile getiren Erdem Dinçsoy, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Elektral A.Ş olarak iki ana ürün grubumuz var. Bunlardan ilkini Toplum Konforu, diğerini ise Toplum Huzuru olarak adlandırıyoruz. Türkiye iş kazasında Avrupa’da ne yazık ki birinci, biz de firma olarak iş ve işçi güvenliği otomatı düşündük ve bu rakamı daha aşağı çekebilecek bir ürün ortaya koyduk. Bugün Mercedes’in Türkiye’deki fabrikalarında 80 adet iş ve işçi güvenliği otomatı  çalışmakta ve siz fabrikanızda çalışan işçilere aylık istihkak belirleyerek onların daha güvenli bir ortamda çalışmasını sağlayabilirsiniz. Son 4 seneden beri Ar-Ge konusunda uğraştığımız ve sonuçlandırdığımız bir cihazımız var. Dünyanın en gelişmiş cihazı haline geldi ve tamamen akıllı bir cihaz çünkü tehdit unsuru metalleri algılıyor ve kendisini sürekli olarak yeni tehdit unsuru metallere göre yeniliyor, geliştiriyor” Yapay Zekayı İki Karşıt Örnek ile Açıkladı Yapay zekanın artık tüm alanları kapsayacak şekilde geliştiğine değinen Erdem Dinçsoy, makinelerin artık daha akıllı hale geldiğini sözlerine ekledi. Dinçsoy: “ Günümüz dünyasında yapay zekanın girmediği alan kalmadı. Sağlıktan endüstriye, iletişimden finansa ve hatta güvenliğe kadar yapay zeka destekli makineler hayatımıza girdi. Bugün ülkemizde Cumhurbaşkanlığı bünyesinde yeni bir birim oluşturuldu. Biz yapay zekanın makine öğrenmesi alanında faaliyet gösteriyoruz.  Yapay zeka sayesinde dil sorunu ortadan kalkıyor. Bugün hepimiz Google Translate kullanıyoruz. İlk hali ile şu anki hali arasında büyük fark var ve makine kendisini sürekli olarak yeniliyor, geliştiriyor. Ancak elbette yapay zeka kötüye de kullanılmaktadır. Örneğin, Barack Obama’nın bir görüntüsü ve konuşması yapay zeka aracılığı ile başka hale getirilebiliyor. Bugün artık gördüğümüze ve duyduğumuza hemen inanmamamız gerektiğini bizlere gösteriyor. Olumlu yanı da elbette var. Atatürk’ün o yıllarda çekilmiş olan siyah beyaz görüntülerini algılayan sistem, Atatürk’ün o görüntüsünü otomatik olarak renkli hale getiriyor” diye konuştu. İzmir’in Büyük Potansiyeli Var İzmir’de pek çok alanda üretim yapıldığına dikkat çeken Erdem Dinçsoy, İzmir’in bu alanda büyük potansiyeli olduğunun altını çizdi. Dinçsoy: “Savunma sanayinde, sağlık sektöründe, yenilenebilir enerjide İzmir, kendisini çok geliştirdi ve ülkemizin öncü şehirlerinden oldu. Burada arkadaşımız güneş enerjisi ile çalışan araç yapmıştı. Şu an bunu daha da geliştirerek sürücüsüz şekilde çalışması için  çalışma yürütüyor. İki hafta önce Airport Startup Day yapıldı şehrimizde ve iki firmamız burada yarıştı. Yine bu şehirde ilginç tasarımcılar var. Elektral A.Ş olarak yazılım, donanım, görüntüleme sistemleri, metal şekillendirme gibi alanlarda ağırlıklı faaliyet gösteriyoruz. Bizim için birinci ürettiğimiz makine ile bininci ürettiğimiz makine aynı düzeyde ve standartta olmalıdır. Bu nedenle kendimizi geliştirecek yatırımdan asla kaçmıyoruz” dedi. Ürettiğimiz Ürünler Kendisini Yenileyebiliyor Elektral A.Ş tarafından üretilen güvenlik kapı dedektörü sayesinde zararlı metalleri, zararsız olanlardan ayırabildiklerini belirten Dinçsoy, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:  “4 yıl boyunca üzerinde çalıştığımız güvenlik kapı dedektörü sayesinde dünya üzerindeki tekeli kırmayı başardık ve sektöre yeni standart getirdik. Bu dedektör kişinin üzerindeki zararlı metalleri algılayarak sizi uyarıyor. Tabi bunun yanında zararsız diye tabir ettiğimiz metaller de var. Bunları ayırt edebilen sistem size herhangi bir problem olmadığına dair bilgi veriyor. Zaman içerisinde bazı metaller zararsız grubuna alınabilir. Bu noktada sistem bulut teknolojisinin desteği ile kendisini yenileyebiliyor”