Oruç ve diyabet ilişkisi
SAĞLIK
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
28.03.2023 - 14:02, Güncelleme:
28.03.2023 - 13:54 1999+ kez okundu.
Oruç ve diyabet ilişkisi
Oruç ve diyabet ilişkisi
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hulusi Atmaca, diyabet hastalarına oruçla ilgili uyarılarda bulunarak, “Diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” dedi.VM Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hulusi Atmaca, Ramazan’da diyabet hastalarının oruç tutup tutmaması hakkında açıklamalarda bulundu.Diyabet hastaları dikkat etmeliProf. Dr. Atmaca, orucun, uzun süren açlık ve susuzluk nedeniyle diyabetik hastalar için çok dikkat edilmesi gereken bazı özelliklerin göz önünde bulundurulması gereken bir durum olduğunu söyledi. Prof. Dr. Atmaca, “Diyabet; besin içeriğine göre kan şekerinin kolay yükseldiği bir hastalık olarak bilinmesine rağmen aynı zamanda da kan şekerinin kolay düşebildiği bir hastalıktır. Bu açıdan diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Diyabeti olmayan sağlıklı bireylerde beslenmedeki dengesizliklere rağmen kan şekeri normal sınırlarda seyredebilirken, diyabetik bireylerde pankreastan salgılanan insülindeki yetersizlik nedeniyle bu denge kurulamaz. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” diye konuştu.Oruç ve diyabet ilişkisiOruç ve diyabetik hasta ilişkisini basitçe üç grupta ele alınabileceğini söyleyen Prof. Dr. Atmaca, “Koşulsuz oruç tutmaması gereken hastalar: Bunlar; tip 1 diyabeti olanlar, tip 2 diyabeti olup ta kan şekeri dengesiz ve kontrol dışı seyredenler, hipoglisemi yaşayanlar, yoğun insülin tedavisi (günde 3 kez veya daha fazla insülin enjeksiyonu) alanlar ve böbrek yetmezliği eşlik eden hastalardır. Belirli önlemleri alması koşuluyla oruç tutabilecek hastalar, diyabet hapları ile veya günde bir veya iki kez insülin kullanımı ile kan şekeri dengede olan tip 2 diyabetli hastalardır. Bu gruba giren hastaların hekimlerine başvurarak oruca özgü bir tedavi düzenlemesi yapmalıdır. Oruç tutabilecek hastalar, kan şekeri sadece diyetle veya metformin ve/veya pioglitazon içeren haplarla kontrol altında olan hastalardır. Bu hastaların oruç tutmaları halinde ilaçlarında herhangi bir değişikliğe ihtiyacı yoktur” şeklinde konuştu.Mutlaka sahur yapılmalıOruç tutması uygun görülen hastaların yaklaşık 14 saat sürecek açlık ve susuzlukta dikkat etmesi geren durumların olduğunun altını çizen Prof. Dr. Atmaca, “Hastaların mutlaka sahura kalkmaları, yeteri kadar sıvı almaları ve menü içeriği ve miktarı büyük önem arz eder. Tatlı ve hamur içerikli gıdalardan uzak kalmak ve kalori sınırlaması özellikle kilo sorunu olan hastalar için kilo kaybı sağlayabilir. Sonuç olarak, uygun hastalar için Ramazan ayı sağlık açısından bir fırsat ve kazanç ayına dönüştürülebilir” ifadelerini kullandı.
Oruç ve diyabet ilişkisi
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hulusi Atmaca, diyabet hastalarına oruçla ilgili uyarılarda bulunarak, “Diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” dedi.
VM Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hulusi Atmaca, Ramazan’da diyabet hastalarının oruç tutup tutmaması hakkında açıklamalarda bulundu.
Diyabet hastaları dikkat etmeli
Prof. Dr. Atmaca, orucun, uzun süren açlık ve susuzluk nedeniyle diyabetik hastalar için çok dikkat edilmesi gereken bazı özelliklerin göz önünde bulundurulması gereken bir durum olduğunu söyledi. Prof. Dr. Atmaca, “Diyabet; besin içeriğine göre kan şekerinin kolay yükseldiği bir hastalık olarak bilinmesine rağmen aynı zamanda da kan şekerinin kolay düşebildiği bir hastalıktır. Bu açıdan diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Diyabeti olmayan sağlıklı bireylerde beslenmedeki dengesizliklere rağmen kan şekeri normal sınırlarda seyredebilirken, diyabetik bireylerde pankreastan salgılanan insülindeki yetersizlik nedeniyle bu denge kurulamaz. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” diye konuştu.
Oruç ve diyabet ilişkisi
Oruç ve diyabetik hasta ilişkisini basitçe üç grupta ele alınabileceğini söyleyen Prof. Dr. Atmaca, “Koşulsuz oruç tutmaması gereken hastalar: Bunlar; tip 1 diyabeti olanlar, tip 2 diyabeti olup ta kan şekeri dengesiz ve kontrol dışı seyredenler, hipoglisemi yaşayanlar, yoğun insülin tedavisi (günde 3 kez veya daha fazla insülin enjeksiyonu) alanlar ve böbrek yetmezliği eşlik eden hastalardır. Belirli önlemleri alması koşuluyla oruç tutabilecek hastalar, diyabet hapları ile veya günde bir veya iki kez insülin kullanımı ile kan şekeri dengede olan tip 2 diyabetli hastalardır. Bu gruba giren hastaların hekimlerine başvurarak oruca özgü bir tedavi düzenlemesi yapmalıdır. Oruç tutabilecek hastalar, kan şekeri sadece diyetle veya metformin ve/veya pioglitazon içeren haplarla kontrol altında olan hastalardır. Bu hastaların oruç tutmaları halinde ilaçlarında herhangi bir değişikliğe ihtiyacı yoktur” şeklinde konuştu.
Mutlaka sahur yapılmalı
Oruç tutması uygun görülen hastaların yaklaşık 14 saat sürecek açlık ve susuzlukta dikkat etmesi geren durumların olduğunun altını çizen Prof. Dr. Atmaca, “Hastaların mutlaka sahura kalkmaları, yeteri kadar sıvı almaları ve menü içeriği ve miktarı büyük önem arz eder. Tatlı ve hamur içerikli gıdalardan uzak kalmak ve kalori sınırlaması özellikle kilo sorunu olan hastalar için kilo kaybı sağlayabilir. Sonuç olarak, uygun hastalar için Ramazan ayı sağlık açısından bir fırsat ve kazanç ayına dönüştürülebilir” ifadelerini kullandı.
VM Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hulusi Atmaca, Ramazan’da diyabet hastalarının oruç tutup tutmaması hakkında açıklamalarda bulundu.
Diyabet hastaları dikkat etmeli
Prof. Dr. Atmaca, orucun, uzun süren açlık ve susuzluk nedeniyle diyabetik hastalar için çok dikkat edilmesi gereken bazı özelliklerin göz önünde bulundurulması gereken bir durum olduğunu söyledi. Prof. Dr. Atmaca, “Diyabet; besin içeriğine göre kan şekerinin kolay yükseldiği bir hastalık olarak bilinmesine rağmen aynı zamanda da kan şekerinin kolay düşebildiği bir hastalıktır. Bu açıdan diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Diyabeti olmayan sağlıklı bireylerde beslenmedeki dengesizliklere rağmen kan şekeri normal sınırlarda seyredebilirken, diyabetik bireylerde pankreastan salgılanan insülindeki yetersizlik nedeniyle bu denge kurulamaz. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” diye konuştu.
Oruç ve diyabet ilişkisi
Oruç ve diyabetik hasta ilişkisini basitçe üç grupta ele alınabileceğini söyleyen Prof. Dr. Atmaca, “Koşulsuz oruç tutmaması gereken hastalar: Bunlar; tip 1 diyabeti olanlar, tip 2 diyabeti olup ta kan şekeri dengesiz ve kontrol dışı seyredenler, hipoglisemi yaşayanlar, yoğun insülin tedavisi (günde 3 kez veya daha fazla insülin enjeksiyonu) alanlar ve böbrek yetmezliği eşlik eden hastalardır. Belirli önlemleri alması koşuluyla oruç tutabilecek hastalar, diyabet hapları ile veya günde bir veya iki kez insülin kullanımı ile kan şekeri dengede olan tip 2 diyabetli hastalardır. Bu gruba giren hastaların hekimlerine başvurarak oruca özgü bir tedavi düzenlemesi yapmalıdır. Oruç tutabilecek hastalar, kan şekeri sadece diyetle veya metformin ve/veya pioglitazon içeren haplarla kontrol altında olan hastalardır. Bu hastaların oruç tutmaları halinde ilaçlarında herhangi bir değişikliğe ihtiyacı yoktur” şeklinde konuştu.
Mutlaka sahur yapılmalı
Oruç tutması uygun görülen hastaların yaklaşık 14 saat sürecek açlık ve susuzlukta dikkat etmesi geren durumların olduğunun altını çizen Prof. Dr. Atmaca, “Hastaların mutlaka sahura kalkmaları, yeteri kadar sıvı almaları ve menü içeriği ve miktarı büyük önem arz eder. Tatlı ve hamur içerikli gıdalardan uzak kalmak ve kalori sınırlaması özellikle kilo sorunu olan hastalar için kilo kaybı sağlayabilir. Sonuç olarak, uygun hastalar için Ramazan ayı sağlık açısından bir fırsat ve kazanç ayına dönüştürülebilir” ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.