Yüce Allah bizleri yaratırken birçok izzet ve ikramla da donatmıştır. “Yaradan rızkı da verir” genel kabul görmüş bir önermedir. Fakat bunun gerçekleşmesi direk olmayacağına göre insanları bunun için vasıta kılmıştır.
İnsanların gönlüne merhamet duygusunu yerleştirmek süratiyle diğer canlılarında rızkını temin etmiştir. Bu kapsamda özellikle semtimizde bulunan kediler çok şanslılar. Çünkü onların bir İzzet amcaları var.
Dile kolay tam 13 yıldır sabah ve akşam olmak üzere günde iki öğün onları beslemektedir. Beslemek dediysem evdeki çöp ve artıklarla değil, bizzat kasaptan aldığı kanat uçları ile bunu yapmaktadır. Her gün toplamda 4,5 kilo kanat uçlarını almak için kasapları dolaşarak mesai harcamaktadır. Normalde kanat uçları kıkırdak olduğu için yenmiyor ve bunlar çöpe atılıyor. Fakat İzzet abim gibi bir potansiyel müşteri ortaya çıkınca da bu parçalar kıymete binerek değerleniyor. Bazı sözde hayvan sever kasaplar bunu bile fırsata çevirmekten geri durmuyorlar.
İzzet abim üstelik emekli falan da değil, yani çok fazla boş vakti de yok. Bir kamu kuruluşunda müfettiş olarak çalışan kariyer sahibi bir insan olması yaptığı iyiliğe engel değil. Kendisi 62 yaşında ve birçok hastalıkla da mücadele ediyor olmasına rağmen bu sevdadan vazgeçmiyor. Maddi ve manevi gücünün yettiği sürece bu görevi sürdüreceğini ifade ediyor.
Bu işin bir de maddi boyutu var. Aylık olarak 1500 TL bir gider söz konusu, bu her babayiğidin yapacağı bir iş değil. Bu işi yaparken; “rahatladığını, hafiflediğini ve huzur bulduğunu” söylüyor. En büyük burukluğu ise, bazı insanların çevreyi kirletiyorsun diye şikâyet ederek engel olmaya çalışmalarıdır.
Kedilerle çok özel bir ilişkisi var, arabasını bile tanıyarak peşinden koşturdukları oluyor. Ayrıca arabanın etrafını sarıp, üstüne çıkıp sevgi gösterilerinde bulunmaları vakayı adliyeden sayılıyor. Bütün kedilerin adeta şeceresini biliyor, kim nerde yuva yapmış, kim nerede doğurmuş, kaç yavrusu varmış bunlar ezbere biliniyor.
Bu işin tatili, Pazarı ve bayramı yok hayat devam ettiği sürece bu döngünün de devam etmesi gerekiyor. Fakat burada çok büyük bir istikrar ve özveri gerekiyor, hiçbir faninin yapacağı iş değil.
Sonuç olarak; oldukça, naif, kibar ve hümanist olan İzzet abim kimseyle bu konuda polemiğe girip lafı uzatmıyor. Bu hayat her şeye rağmen devam ediyorsa bu şekilde görünmez kahramanların yüzü suyu hürmetine olsa gerek. Allah’ın izzetinin yanında her semte de bir İzzet abi lazım diyorum.
Saygılarımla,
Erol Aydın